Jump to content

Genel Araştırma

'film' etiketi için arama sonuçları.

  • Etiketlere Göre Ara

    Etiketleri virgülle ayırarak yazın.
  • Yazara Göre Ara

İçerik Türü


Forumlar

  • Duyuru & Kurallar
    • Forum Kuralları & Yardım
    • İstek, Şikayet ve Öneri
    • Tanışın Kaynaşın
    • Türk Anime TV Etkinlikleri
    • E-dergi
  • Türk Anime Çeviri Ekibi (TAÇE)
    • Tamamlanan Projelerimiz
    • Devam Eden Projelerimiz
    • Gelecek Projelerimiz
    • Askıya Alınanlar
    • TAÇE Duyuruları
  • Anime GENEL
    • Anime İstek ve Öneri Bölümü
    • Bilinmeyen Animeler ve Karakterler İçin Yardım Bölümü
    • Anime Genel
    • Anime Geyik
    • Animeler & Karakter Anketleri
    • Anime Tanıtım ve İncelemeleri
    • Anime Serileri Bölüm Tartışma Alanı
  • Manga GENEL
  • Fansub Takımları
  • Anime Manga Live-Action Download
  • Fan Kulübü
  • Japonya
  • Program Deposu
  • Konu Dışı
  • Roronoa Zoro's Roronoa Zoro Kimdir?

Sonuçları bul...

İçeren sonuçları bulun


Oluşturma Tarihi

  • Start

    End


Son Güncelleme

  • Start

    End


Filter by number of...

Kayıt tarihi

  • Start

    End


Üye Grubu


Hakkımda


Outlook


Web Sitesi


ICQ


Yahoo


Jabber


Skype


Konum


İlgi Alanları

21 sonuç bulundu

  1. Anime Adı : Bakemono no Ko Anime Türü : Macera, Doğaüstü Güçler, Movie Bölüm Sayısı : 01 / 01 Yapım Yılı : 2015 Çevirmen : arishok Özet: Dünyada birçok canavarın yaşadığı, sokakları kıpır kıpır olan Hayvan Cenneti Bölgesi'nin Suribachi şehrinde canavar sayısı yüz binin üstündedir. Bir gün onlara uzun süredir önderlik eden canavar bilgesi, emekli olup tanrı olarak geri doğacağını bildirdi. "Neyin tanrısı olurum bilinmez ancak olursam yeni bir lider seçilecek, o yüzden herkes hazırlansın" diye buyurdu. Güç ve itibar, varis olmak için gereken koşullardandır. Durum böyle olunca ilk akla gelen Iouzen denilen canavardır. Sakin, kendinden emin ve bir o kadar cesurdur. Çok sayıda öğrencisi olan güçlü biri olması yanında Ichirouhiko ve Jiroumaru denilen ikilinin de babasıdır. Ancak onun haricinde varisliğe uygun bir canavar daha vardır. İsmine Kumatetsu demiştir. Bu arada bu adam biraz sorunlu bir tiptir. Vahşi, gururlu, kendini beğenmiş ve başa çıkılamaz derecede bencil olduğundan bir tane bile öğrencisi yoktur. Durum böyle olunca oğlu olmasına da imkân yoktur. Klasör Linki [hide][/hide]
  2. Evet arkadaşlar, başlıkta da yazdığı gibi en çok aklınızda kalan, sizi etkileyen, filmi durdurup not aldığınız replikler nelerdir ? Siz başlayın, ben devamını getiririm :D
  3. Selamlar, bir çok yabancı içeriğe elimizden geldiğince Türkçe dublaj yapıyoruz. Fakat ekibimizde bu aralar montajcı ve seslendirmen eksiği var, güncel olmayan bir çok kişiyi çıkartmak zorunda kaldığımız için. Bundan dolayı bize destek olmak isteyen ve vokal silmeyi bilen montajcılar, mikrofonu olan ve seslendirmen olmak isteyen herkesi bekliyoruz. Bana ulaşmak için Facebook hesabımı kullanabilirsiniz. https://www.facebook.com/MezarlikGulleri Buraya kadar okuduğunuz için ekipçe çok teşekkür ederiz, hepinizi ekibimize bekliyoruz. Kendinize çok iyi bakın.
  4. seneler önce(2009-2012 yılları gibi) ntvde ya da cnbc-ede bi akşam yayınlanmış bi anime film vardı. Filmde havai fişeklerin patladığı, ejderhaların olduğu festival gibi bi sahne vardı ve filmin sonunda insanlar tavşan ya da sincap gibi bi şeye dönüşüyordu. Bileniniz varsa yazsın lütfen. Bir arkadaş The Cat Returns demişti fakat ne yazık ki o film değil. (Önceden konuyu anime genel kısmına açmıştım, silinmiş. Burası da yanlış yerse lütfen nereye açmam gerek konuyu biri söylesin)
  5. SAO- Ordinal Scale Filmi Sword Art Online'ın yeni çıkacak filmi olan Ordinal Scale'nin ilk 12 dakikası yayınlandı. Buradan alt yazılı olarak izleyebilir veya indirebilirsiniz. https://drive.google.com/open?id=0B0GqALEZgIXuMGwyZ0g4WVNVWDQ Türkanime linki: https://www.turkanime.tv/video/sword-art-online-movie-ordinal-scale-preview
  6. mangAnime Türkiye Anime Film Gösterim ve Atölyeleri www.manganimetr.com MangAnime Türkiye'yi zaten bir diğer açtığımız konumuzdan biliyorsunuz. MangAnime Türkiye'yi bilmeyenler için, Biz de aynı sizin gibi anime ve manga sever insanlardan oluşan bir grubuz. Anime/manga karakterleri ile eğleniyoruz, heyecanlanıyoruz, korkuyoruz, geriliyoruz, seviyoruz ve üzülüyoruz. Onlarla ağlayıp, onlarla gülüyoruz. Şimdiye kadar farklı platformlarda tonla şey yaptık, ama nihayetinde içimizdeki anime, manga ve Japon kültürü sevgisi bizi hep paylaşma noktasına getirdiği için. İşte bu sevdiklerimizi paylaşma arzusunun son vardığı nokta mangAnime Türkiye oldu. Umarız siz de bizimle birlikte anime ve mangaların sihirli dünyasında keyifli vakit geçirirsiniz. ^_^ Gel gelelim mangAnime Türkiye Anime Film Gösterim ve Atölyelerinde neler var? Şubat ayından itibaren anime film gösterim ve atölyelerine başlıyoruz, programda Jin-Roh ve Ninja Scroll gibi klasikler var. Bu etkinlik dizisinde her ay önemli bir anime film klasiğini izleyeceğiz ve ardından da beraberce sohbet ederek çözümlemesini yapacağız. Atölye bölümlerinde filmlerin yapımından, konularından, temalarından, hikayelerinden, karakterlerinden ve çeşitli ayrıntılarından bahsedeceğiz. Tasarım Atölyesi Kadıköy’de (TAK) düzenlenecek olan her atölye sonunda yapılacak çekilişlerde, etkinliğe katılanlar arasından bir kişi hediye manga kazanacak. ^_^ Etkinlikler tüm sinema ve anime meraklılarına açıktır ve ücretsizdir. Gösterilecek bütün filmler Japonca seslendirmeli ve Türkçe altyazılı olacaktır. Tüm etkinliklerin tarihleri aşağıdaki gibidir: – 13 Şubat 2016, Cts. / Jin-Roh: The Wolf Brigade (Bülent Tellan, Burak N. Aydın) – 12 Mart 2016, Cts. / Eve No Jikan: The Movie (Merve Çay, Burak N. Aydın) – 9 Nisan 2016, Cts. / Summer Wars (Burak N. Aydın, Merve Çay) – 14 Mayıs 2016, Cts. / Ninja Scroll (Merve Çay, Bülent Tellan) – 11 Haziran 2916, Cts. / Escaflowne: The Movie (Burak N. Aydın, Bülent Tellan) 13 Şubat Jin-Roh atölyesine kayıt için Facebook etkinlik sayfasına bu linkten gidebilirsiniz: https://www.facebook.com/events/965428806870669/ 13 Şubat Cumartesi günkü ilk etkinlikte, Mamoru Oshii‘nin klasik anime filmlerinden “Jin-Roh: The Wolf Brigade”i ele alacağız. Jin-Roh’un hikayesi paralel bir dünyada, 1950’lerin Japonyasında geçmekte. Film, işgal sonrası halk isyanlarını arka plan olarak alıyor. Terörist grupları ortadan kaldırmaya uğraşan Başkent Polisi’nin bir üyesi olan Kazuki Fuse, bomba taşıyan bir kızı durdurmaya çalışır ama durum beklendiği gibi gelişmez. Fuse kendini birden acımasız bir “Kırmızı Başlıklı Kız” öyküsünün içinde buluverir. Bu ölümcül öykünün sonunda avcı mı, yoksa kurt mu kazanacak? “Jin-Roh: The Wolf Brigade” (Jin-Roh: Kurt Tugayı) Yıl: 1999 Süre: 1 saat 42 dk. Dil: Japonca seslendirme, Türkçe altyazı Yapım: Production I.G Yönetmen: Hiroyuki Okiura (Cowboy Bebop: The Movie, A Letter to Momo, Record of Lodoss War, Aoki Ryusei SPT Layzner , Black Magic M-66) Senaryo: Mamoru Oshii (Ghost in the Shell, Dallos, Kagaku Ninja-Tai Gatchaman II, Patlabor, Sky Crawlers, Urusei Yatsura, Wonderful Adventures of Nils, Halo Legends) Müzik: Hajime Mizoguchi (Vision of Escaflowne, Escaflowne: The Movie, Please Save My Earth, Texhnolyze, Tokimeki Memorial ~Only Love~) Seslendirme Kadrosu: Kei Amemiya: Sumi Mutoh Kazuki Fuse: Yoshikatsu Fujiki Atsushi Henmi: Hiroyuki Kinoshita Hachiroh Tohbe: Yoshisada Sakaguchi Nanami Agawa: Eri Sendai Isao Aniya: Kenji Nakagawa Bunmei Muroto: Kousei Hirota Shiroh Tatsumi: Ryuichi Horibe Hajime Handa: Yukihiro Yoshida Bunmei Muroto: Yukio Hiroda Resmi web sayfası: http://www.productionig.com/contents/works_sp/15_/index.html ANN sayfası: http://www.animenewsnetwork.com/encyclopedia/anime.php?id=161 MAL sayfası: http://myanimelist.net/anime/570/Jin-Rou Wikipedia sayfası: https://en.wikipedia.org/wiki/Jin-Roh:_The_Wolf_Brigade IMDB sayfası: http://www.imdb.com/title/tt0193253/ Rotten Tomatoes sayfası: http://www.rottentomatoes.com/m/jin_roh_the_wolf_brigade/
  7. MERHABA Sensee ben ^^ Tanıyan tanır, birçok konuda ücretsiz kostümlü kostümsüz kültürel etkinlikler düzenlemekteyim. Bu seferki sponsorumuz American Life'ın bize sunduğu mini sinema salonu ile anime sinema etkinlikleri serisini başlatıyoruz! Katılmak çok basit. BURAYA tıklayarak açıklamaları okuyun, yönergeye uyarak e-postanızı yollayın. Etkinlik tamamen ücretsizdir ve sürpriz hediyelerle dolu olacaktır. Aile bireylerinizle katılabiliyorsunuz. Kostüm giyebiliyorsunuz. Fotoğrafçınızı getirebiliyorsunuz. Sayfamızdan daha sonraki sinemalarımızı da takip edebilirsiniz. Etkileşimlerinizi beklerim! Sevgiler !
  8. Kingsglaive: Final Fantasy XV Filmi İnanılmaz Görünüyor Mart ayının sonunda hatırlarsanız Square Enix devasa bir duyuru yapmış ve Final Fantasy XV ile ilgili bilgiler ve çıkış tarihini paylaştıktan sonra Brotherhood Final Fantasy XV anime serisinin yanında bir de anime filmi duyurmuştu. Spin-off GCI anime filmi Kingsglaive: Final Fantasy XV ile ilgili bu haftaki Famitsu ve 4Gamer yeni görüntüler ve karakterler ile ilgili bilgiler paylaştı, bizlerin de dibi düştü yine. Nyx Ulric Filmin ana kahramanı olan Nyx Ulric, Kingsglaive ekibinin bir üyesi. Küçükken savaşta Kral Regis tarafından kurtarılan Nyx, kendini bir bakıma krala olan borcunu ödemek zorunda hisseden birisi. Ayrıca kraliyet ailesinin büyü güçleriyle de bağı bulunuyor. Lunafrena Nox Fleuret Lunafrena Nox Fleuret, tanrılarla iletişim kurabilen bir kahin, Noctis’in çocukluk arkadaşı. Drautos Drautos, Kingsglaive’in komutanı ve Nyx’in bildiği her şeyi öğreten adam. Libertus Ostium Libertus Ostium, Nyx’in hemşerisi ve yakın arkadaşı. Luche Lazarus Luche, ekibin lideri, güvenilir ve zeki biri olarak tanımlanıyor. Crowe Altius Büyü kullanabilen biri olan Crowe, yetim olarak büyümüş ve Kingsglaive’i ailesi olarak görüyor. Karakterlerden başka filme ait diğer görseller de paylaşıldı. Film Japonya’da 9 Temmuz 2016’da gösterime girecek, bizim buralara ise Blu-ray ve dijital formatta gelecek. STemmuza az kaldı, hadi neyse de eylül nasıl gelecek. Kaynak: AnimeFantastica
  9. Ruhların Kaçışı, Ponyo ve Prenses Mononoke gibi ani-film dünyasının önemli eserlerinin yaratıcısı Studio Ghibli bu kez ilk ortak çalışmalarını gerçekleştirip The Red Turtle / Kırmızı Kaplumbağa adlı yeni bir filmle geri dönüyor. 80 dakika uzunluğundaki film, denizde kaybolarak ıssız bir adaya düşen denizcinin balıklar ve yengeçlerle geçirdiği sonsuz yalnızlıkla dolu hayatını ele alıyor.Adam, elinden geleni yapıp adadan kaçmayı deniyor ta ki büyük kırmızı bir kaplumbağa ile birlikte denizden çıkagelen gizemli kadınla tanışana dek. Proje partnerleri stüdyo Wild Bunch ve Londra stilini takip eden animatör Michael Dudok de Wit olan animasyon, Ghibli’nin ilk ortak yapımı. Ayrıca Japon/ Fransız işbirliğini içeren filmde diyalog yok, tamamen Dudok de Wit’in içe işleyen görselleri ve Isao Takahata'nın sanatsal anlatımına bırakılmış. The Red Turtle, uluslararası La Tortue Rouge adı ile bilinip, Dudok de Wit’in çıkış yapacak başyapıtıdır. Animatör, özellikle başarılı eleştiriler alan bir diğer kısa sessiz animasyonu Father and Daughter ( Baba ve Kızı) ile ünlüdür. Studio Ghibli’nin artık daha fazla kendi animasyonlarını yapmadığını da göz önünde bulundurursak oldukça yerinde bir proje. Animasyon genel olarak Japon yaratıcılığında gördüğümüz havayı içerse de, coşkulu ve duygulara dokunan ince geçişler ve anime detaylarına sahip değil. Geçen sene, Wild Bunch’ın CEO’su Vincent Maraval, 2008’de Studio Ghibli’de Hayao Miyazaki ile yaptığı görüşmenin sonucuna dikkat çekerek, olası bir iş birliğinin sinyallerini yakmıştı zaten. “ Ponyo’nun çıkış döneminde Studio Ghibli’yi ziyaret ettiğimde Miyazaki bana Father and Daughter’ı göstererek ‘ Benim için onu ( Michael Dudok de Wit) bulmanı istiyorum’ demişti. Bunun karışık bir durum olabileceğini söyledim. ‘ Eğer bir gün Studio Ghibli dışarıdan bir başka stüdyo ile bir animasyon yapmaya karar verirse, bu kesinlikle o olacak’ diye yanıt vermişti” diyor Maraval. The Red Turtle Cannes Film Festivali’nde 18 Mayıs tarihinde çıkış yapacak. Orj haber için :http://www.dazeddigital.com/artsandculture/article/31134/1/studio-ghibli-s-back-with-a-co-produced-silent-film Bu da animasyonun ilk fragmanı. Ben çok beğendim.
  10. Roman serisinden uyarlama olan Bakemonogatari. Seriye special niteliğindeki Kizumonogatari’nin de animesinin çıkacak olması serinin hayranlarını sevindirecektir. Geçmişi ele alacak olan bu filmin ilk partı second tekketsu-hen . 3 partlık olan bu filmin ilk partı gösterime girdi :) Serinin duyurusu, Nekomonogatari romanının çıkması ile birlikte yapıldı. Oshino Shinobu isimli vampirin etrafında şekillenecek olan Kizumonogatari anime serisinin bitmesi büyük ihtimalle uzun sürecek, ama işin içinde SHAFT olduğu için beklemeye kesinlikle değecektir. Filmin fragmanına gelirsek işte burada;
  11. !f İstanbul nedir? !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, 15 yıldır 80.000 kişilik izleyici kitlesiyle kültür sanat hayatına yeni bir soluk getiren, dünyanın her yanından farklı bakışları sinemaseverlerle buluşturan ve düzenlediği partiler, atölyeler ve çeşitli etkinliklerle programını zenginleştiren bir oluşum. Her yıl İstanbul'da, Ankara'da ve İzmir'de Cinemaximum Sinemalarında Şubat ve Mart aylarında izleyicisiyle buluşan festival, filmleri farklı ve güncel temalar altında toplayarak izleyicisine ulaştırıyor. Bir festival tarafından dünyada ilk kez gerçekleştirilen 'alternatif dağıtım ve paylaşım' projesi !f ² ile, Türkiye ve komşu ülkelerde 30'dan fazla kente festival ruhu taşıyor. Konuyu açma sebebime gelince biraz geç kaldım ama benimde tesadüfen haberim oldu, gazete de beklediğim anime filminin resmini görünce inamıyorummmmm nidaları ile okuyan kişinin eline yapışıp (onu da şoka uğratıp) makaleye göz gezdirmem sonucunda haberdar oldum, İstanbul etkinliğini kaçırdık sayılır ama Ankara ve İzmir illeri için oldukça geniş bir zaman var gitmek isteyen forumdaşlar internet sitelerinden detaylara ulaşabilir. http://www.ifistanbul.com/index.asp Benim ilgimi çeken film ise uzun zamandır beklediğim Bakemono no Ko (Çocuk ve Canavar) adlı anime film, Sitedeki tanıtımdan alıntı; “Hangi baba çocuğu tarafından taklit edilmekten hoşlanmaz ki?” (Filmden) ÖZET Vurdulu kırdılı, ama bir o kadar da dokunaklı bir usta-çırak hikâyesi. Geçtiğimiz sene Ghibli’nin kapanmasıyla kırılan kalplerimiz, başarılı yeni nesil anime yönetmenlerinden Mamoru Hosada’nın bol vurdulu kırdılı ama bir o kadar da dokunaklı usta-çırak hikâyesiyle yeniden canlanıyor. Annesinin ve babasının yokluğuyla baş etmeye çalışan dokuz yaşındaki Ren, umutsuzluk ve öfkeyle kendini sokaklara atmış koştururken, bir anda paralel bir evrende bulur kendini. Canavarların yaşadığı bu evrende son derece kaba, duygusuz ve bencil bir dövüşçü olan Kumametsu, Ren’i çırağı yapmaya karar verir. Kavga, gürültü ve zorlu bir eğitimle geçen uzun yıllara rağmen, arkasında bıraktığı dünyayı aklından çıkaramayan Ren, geri dönüp kaldığı yerden devam mı edecektir, yoksa bu evrende kalıp usta bir dövüşçü mü olacaktır? Mitolojik ve doğaüstü öğelerle görkemli dövüş sahnelerini harmanlayan Çocuk ve Canavar, sıcacık bir kendini bulma hikâyesiyle içimizi ısıtıyor. FESTİVALLER 2015 TORONTO, SAN SEBASTIAN YÖNETMEN HAKKINDA Japon yönetmen ve animatör Mamoru Hosoda, 2000’lerin fenomenlerinden Digimon serisinin ilk iki filmini yönetti. Zamandan Atlayan Kız (2006, !f 2007), Yaz Savaşları (2009, !f 2010) ve Kurt Çocuklar (2012, !f 2013) Hosoda’nın büyük festival başarısı yakalayan diğer filmleri. Kaynak; !f İstanbul
  12. Merhaba arkadaşlar direkt konuya gireceğim, Mushishi animesinin 2006 yılında çekilmiş bir filmi bulunuyor ama henüz türkçeye çevrilmemiş. Eğer yardımcı olacak encoder arkadaş varsa bu filme bir el atalım diyorum ^^
  13. 2015’te Yayımlanacak Psycho-Pass Filminin Tanıtım Videosu 9 Ocak 2015’te sinemalarda gösterime girecek olan Psycho-Pass filmi ile ilgili bir görsel ve fragman yayımlandı. Ling Toshite Shigure grubunun “Who What Who What” şarkısı eşliğinde bize sunulan fragman, görsel kaliteyi bir hayli öne seriyor. Yeni karakterlerin dahil olacağı filmde eski ve özlenen karakterleri de göreceğiz. Bu filmi ülkemizde sinemalarda izlemek için neler vermezdiniz? Kaynak: AnimeFantastica
  14. merhabalar, uzun yıllardır anime izleyicisiyim. sanırım 2001 yılında, bundan 13 sene önce, lisede iken "spirited away"i izlememle birlikte kafayı bozdum diyebiliriz. tabi öncesinde her 90lar çocuğu gibi dedektif konan, sailor moon, dragon ball, tsubasa gibi klasikleri ezberlemiştim :) tabi o zamanlar anime dünyası şimdiki gibi değildi. anime izlemenin tek yolu show atv star gibi kanalların japonyada olay yaratan animeleri satın almasıydı. pokemon ya da şeker kız candy gibi animeler bu sayede çok geniş kitlelere ulaştı. ama her zaman film açısından bakınca animasyon dünyası biraz geride kaldı. yani amerikan animasyonları her zaman kendine kolay yer bulurken, pek de para getirmeyen film sektörü japonyada bile emekleyerek ilerledi. yine de miyazaki, takahata, oshii ya da yakın zamanda hosoda gibi isimler sayesinde anime sektörü sinema anlamında da güzel yerlere geldi. ben de oturdum ve dizileri bir kenara bırakıp sadece anime filmleri ile ilgili bir site yapmaya karar verdim. böylece naruto, bleach ya da attack on titan gibi güzel animeleri izleyen seyircilere sevebilecekleri, sevgilileri, arkadaşları ile izleyebilecekleri anime filmlerini bulabilecekleri bir database yaratmak istedim. bu da sitemin kendisi: http://animefilmleri.blogspot.com.tr/ yorumlarınızı, geri dönüşlerinizi bekliyorum. yeni film yorumları yaptıkça da up etmeyi düşünüyorum. izlemediğim anime filmi azdır ama yine de çok bilinmeyen ama izlenmesi gerektiğini düşündüğünüz animeleri, imdb linki ile bana gönderirseniz sevinirim. dikkatinizi çekerim, izlemek isterseniz diye en alta turkanime.tv linklerini de koyuyorum. böylece bu güzel animeler, turkanime.tv sayesinde bir tık uzağınızda :) sevgiler tetsuo monogatari
  15. Detayları henüz açıklanmasa da, Kōshi Tachibana ve Tsunako twitter üzerinden Date Alive'ın film çalışmalarına devam edildiği mesajını verdiler. (Kaynak: Crunchyroll) Date Alive'ın 2. sezonu toplam 10 bölüm sürdü ve 2 arctan oluşuyordu. Bence gayet güzeldi ama filminin çıkması demek 3. sezonun en az bir sene uzamasına sebep olacaktır. Sizin 2. sezonla ilgili fikriniz nedir?
  16. 劇場版 シュタインズ・ゲート 負荷領域のデジャヴ Bilim-kurgu hayranlarına müjde! Steins;Gate Movie bu bahar geliyor! Normalde pek forumlarda dolaşmayan birisiyim. Fakat bu haber beni o kadar heyecanlandırdı ki, hemen herkese duyurmak istedim. Seriyi bitirdiğimde bir filmi olmadığını görmek beni üzmüştü. Daha sonra güzel bir OVA bölümü gelsede, kimseye yetmemişti. Ve şimdi o zaman dan beri büyük umutlarla beklediğim bu olay gerçek oluyor. Hikaye bu sefer Makise Kurisu üzerine olacak gibi görünüyor. Ayrıca bir de web sitesi var. isteyenler ziyaret edebilir. http-~~-//www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=tLTQAKDnpOQ
  17. Filmin tema şarkısı Yuzu’dan. Geçtiğimiz yaz Hiromu Arakawa’nın popüler mangası Silver Spoon (Gin no Saji)’un live action filmine uyarlanacağını duyurmuştuk. Filmin ikinci teaserı ve ilk uzun fragmanı yayınlandı. Fragman açılışa bir hikayecinin İngilizce olarak Yugo Hachiken’in “gerçek kurtarıcı” olmasını anlatarak başlıyor. Hachiken Hokkaido’da 3 yıl içinde tarım ile ilgili bir liseyi bitirmeyi aklına koyar, ancak Hachiken’in tarım konusunda hiçbir deneyimi yoktur. Sınıf arkadaşlarının çoğu çiftçi ailelerden gelmektedir. Nitekim şehir hayatından gelen Hachiken ise çiftlik hayatına hiç de alışık değildir. Öyle ki fragmanda yetiştireceği domuz yavrusundan kendisine göz kulak olmasını rica ettiğini görebilirsiniz. http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=hpiwl-9cMq0 Bir buçuk dakikalık fragmanda; filmin tema şarkısı olan, folk/pop rock grubu Yuzu‘nun Hidamariisimli yeni parçasını duymak mümkün. Şarkı grup üyesi Iwasawa Koji’nin mangayı ve filmin senaryosunu okumasının ardından yine Koji tarafından film için özel olarak yazılıp bestelenmiş. Ayrıca şarkı neşeli bir tempoda olup sözleri gençlik ve mutluluk hakkında. Söylendiğine göre akustik sesleri ile insanın kendini Hokkaido’nun çayırlarında hayal edebileceği ifade ediliyor (Hokkaido’yu gezip gören bilir tabi : : :D Tüm bu anlatılanlara rağmen şarkının çıkış tarihi henüz belli değil. Kitagawa Yujin (solda), Iwasawa Koji (sağda) Hazır söz Yuzu’dan açılmışken Hunter x Hunter serisinin son üç kapanış parçasını Yuzu’nun söylediğini biliyor muydunuz? Grup ayrıca 27 Aralık’ta vizyona girmesi beklenilen Hunter x Hunter: The Last Mission filminin tema şarkısını da (Hyouri Ittai) söyleyecek. Hunter x Hunter: The Last Mission (Movie) – Hyouri Ittai (Theme Song) Bu kısa bilgilendirmeden sonra filme geri dönüp oyuncu kadrosunu tekrar hatırlatacak olursak; Kento Nakajima - Yugo Hachiken Alice Hirose - Aki Mikage Ryuhei Ueshima - Okul Müdürü Nakamura Shido – Binicilik Kulübü Hocası Tomohiro Ichikawa - Ichiro Komaba Yönetmenliğini Keisuke Yoshida’nın yaptığı film Japonya’da 7 Mart 2014 tarihinde vizyona girecek. _____________________________________________________________________ Kaynak: AnimeFantastica: http://www.animefantastica.com/silver-spoon-live-action-fragmani
  18. Anime Tanıtım Aura: Maryuuinkouga Saigo no Tatakai Tür: Okul, Romantik Yayınlanma Tarihi: 13/04/2013 Film Süresi: 83 Dakika Yönetmen: Seiji Kishi Orijinal Hikaye: Romeo Tanaka Firma/Stüdyo: AIC A.S.T.A. Müzik: Michiru Oshima Başlıca Seiyuular: Nobunaga Shimazaki, Kana Hanazawa… Japonya’da bir akşam vakti ve şehrin göz kamaştırıcı ışıklarıyla hikâyemize başlıyoruz. Hava bulutlu ve birazdan yağmur yağmaya başlar. Bu sırada bir binanın çatısında ölümüne savaşmakta olan gizemli iki kişi… Modern Japonya’da hâlâ bu tür gizemli efsanevi olaylar gözden uzak şekilde devam ederken bunu ancak çok az kişi bilmektedir. Tabii bu sadece hikâyemizin başlangıç kısmı… Ichiro Satou adlı kahramanımız, ortaokul döneminde fantezi dünyasına kendini fazlaca kaptırdığından okulda hor görülmüştür. Hele ki ailesi bu durumu bir türlü kabullenememiş ve bu olayın etkileri hâlâ üzerlerinde devam etmiştir. Ichiro ise ailesinin zorlamasıyla gerçek hayata yani normal bir insan olmaya çabalar. Lise hayatı onun için ideal bir başlangıç olacaktır elbette. Sınıfta gruplaşmalar çoktan başlamıştır bile. Herkes kendi huyuna en yakın olanla gruba dahil olurken gruptan gruba davet edilmelerde devam eder. Satou da bu gözde gruplardan birine oldukça yakındır hatta. Bir gün okulda notlarını unuttuğu için okula akşam vakti gider. Ancak orada hiç beklemediği biriyle karşılaşır. Geçmiş peşini bırakmak istemiyordur adeta… Gördüğü şey bir kızdır ve oldukça tuhaf giyinen bir kızdır. Kendisine “Araştırmacı” diyen bu kız söylediğine göre “ejderha ile bağlantılı” bilgiler bulmak için buraya gelmiştir. Satou bu kızdan yani aslında hâlâ içinde var olan eski duygulardan dolayı bu görevde ona yardım edeceğini söyler. Gizemli kızımız ise buna pek sıcak bakmaz gibi, ama bir eşyasını Satou’ya bırakmayı da ihmal etmez. Öte yandan Satou’nun sınıfındaki gruplaşmalar devam ederken en gözde gruplardan bir davet alır ve artık tamamen normal bir hayat onu bekliyordur gibi gibi… Bu “gibi gibi”ler Satou’nun dün akşam tanıştığı kızın sınıfa tuhaf kıyafetleriyle girip Satou’nun cebinden kızın bıraktığı eşyayı ona verdiği anda altüst olur. Bu olaydan sonra sınıf öğretmeni, Satou’ya o kadar kötü bir görev verir ki Satou’nun bunu yapması olası bile değildir. Ancak öğretmenin elinde korkunç bir kozu vardır: Satou’nun geçmişi… Satou’nun bu görevi yapmaktan başka bir şansı kalmamıştır. Görevi ise sınıfında bir öğrenci olan, ama okula hâlâ gelmeyen bir öğrenci hakkındadır. Bu öğrenci de ona yardım edeceği, ama sonradan onu terslediği kız Ryouko Satou’dan başkası değildir. Satou geçmişini ne kadar acı çekerek bırakmışsada, daha üstünden çok zaman geçmeden kendisiyle aynı fantezi dünyasında yaşayan birine göz kulak olmak onun için oldukça zor bir deneyim olacak gibi görünmektedir. Dahası sınıftaki gruplaşmalardan dolayı Satou’nun işi zordan çok imkânsız gibidir. Konuyu böyle tanımladıktan sonra geçelim bana göre nasılmış bölümüne. İlk savaş bölümünden sonra içerik bölümü geçerken kısa kısa sahneler gösteriliyor ve bu esnada çalan fantastik bir müzik sizi bekliyor. O kadar güzel ki izlerken “Vay çok heyecanlı hoş bir film” olacakmış izlenimini veriyor. Ancak bu kadar ümitlenmeyin derim. Tabii bu kişiye göre değişir. Hikâye aslında bazı yerlerde romantik-komedi filan denilmiş, ama bana göre içten içe dramı barındırıyor. Nedeni ise Satou’nun kendini fantezi dünyasına fazla kaptırması sonucu okulda olan sorunları ve ailesinin bu durumu öğrendikten sonra ona olan davranışları. Satou kendisini o kadar zorlamış ki normal bir hayat yaşayabilmek için ve birden unutmaya çalıştığı geçmişi kendisine karşı kullanılarak bir kıza bakıcılık yapmak zorunda kalıyor. En önemli nokta ise bu kız onun geçmişinde yaşadıklarının aynısını yaşıyor olması zaten. Ailesi ise tedirgin bir şekilde çocuklarının hâlâ o eski düşünceleri barındırıp barındırmadığı hakkında endişelenerek günlerini geçiriyor ve bu durum Satou’nun gözünden kaçmıyor. Bu dram sadece Satou için değil, aynısını Ryouko’da yaşıyor. Bunu son sahnelerde göreceksiniz. Ayrıca Satou’nun sınıfındaki diğer öğrencilere uygulanan zorbalıkta da bunu göreceksiniz. Diğer öğrenciler derken neyi kastediyorum peki? Sınıfın yarısı kendini fantezi dünyasına kaptırmış öğrencilerle doludur çünkü. Yani Satou’nun kaçmaya çalıştığı şey onun gözü önünde ve fazlasıyla bulunmaktadır. Bir de tuhaftır ki bir olaydan sonra bu çatlak öğrenciler Satou’yu liderleri gibi görmeye başlarlar. Satou için inanılmaz bir vasıf olsa gerek bu… Zorbalık eden kısımdan söz edelim azıcık… Bu grup ise Satou’yu önceden kendi gruplarına davet eden gruptan başkası değildir. Bu havalı görünen grubun aslında ne kadar dengesiz bir grup olduğunu da izlerken göreceksiniz. Bu arada Ryouko’nun ailesi aklıma takıldı film boyunca. Nasıl bir aile bu şekilde okula gitmesine izin verir çocuğuna? Onu bıraktım gün boyu ne yaptığınada mı dikkat etmez? Evet, biliyorum yaşadığımız dünyada ilgisiz aile çok… Bu yüzden bu soruyu genel olarak sorduğumla kalıyorum… Çizimlere gelecek olursam çizimler oldukça güzeldi. Filmin ilk şehir tasviriyle karşımıza çıkışından savaş sahnelerine kadar izlemeye değer bir görsellik sunuyor. Daha sonra ise Ryouko’nun giydiği ve taşıdığı şeyler o kadar sıradan tasarlanıp çizilmişti ki bana göre “cuk” oturmuş buna denir. Aslında normal bir kız ve elinden geldiğince giysilerini ve eşyasını tasarlayıp yapmış. Yani böyle mükemmel bir giysi filan tasarlansaydı oldukça tuhaf karşılanabilirdi. Normal bir insana göre yani. Ayrıca… Bu tarz, harika bir seri arıyorsanız eğer: Chuunibyou demo Koi ga Shitai! Bu seride de yer yer dram olmasına rağmen komedi tavan durumdadır. Romantizm de cabası… ___________________________________________________________________ Kaynak: Anime Fantastica: http://www.animefantastica.com/aura-maryuuinkouga-saigo-no-tatakai
  19. Film ve ikinci sezon duyuruldu 2 ay önce Psycho-Pass animesinin devam edeceği haberini sizlere sunmuştuk ve hangi formatta olacağının 6 Eylül’de yapılacak olan özel bir etkinlikte açıklanacağını belirtmiştik. Production I.G Başkanı Mitsuhisa Ishikawa’nın yapılan etkinlikte Psycho-Pass animesi için hem 2. sezon hem de film hazırlıklarına başladıklarını söylemesi büyük bir sürpriz oldu. Ne zaman yayınlanacakları, konusu ve karakterleri gibi bilgiler daha açıklanmadı; ama filmin 2012 yılında yayınlanan ilk sezonun özeti olmayacağı belirtildi. Psycho-Pass’in ilk sezonu 22 Mart 2013 tarihinde bitmişti. Kaynak:Animefantastica Beklediğim haber sonunda gerçekleşti. :wub:
  20. Gintama severler fazlasıyla sabırsızlanacak. Gintama’nın merakla beklenen yeni filmi Gekijōban Gintama Kanketsu-hen: Yorozuya yo Eien Nare’nin (Final Gintama: The Movie: Be Forever Yorozuya) yeni tanıtım videosu yayımlandı. Videoda tema şarkısı olarak SPYAIR’ın Genjō Destruction’ı kullanılmış. http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=2AF9kDNUNbk Hikayesini mangaka Hideaki Sorachi’nin yazdığı film, Gintama’nın finali niteliğinde olacak. Anime serisini hazırlayan ve filmin yapımında görev alan ekip, bu filmden sonra yeni bir Gintama serisini düşünmüyor. Not: Film 6 Temmuzda gosterime girecek !
  21. Hayatımın en özel filmidir Into The Wild [Özgürlük Yolu]... Benim şu hayata bakış açımı yeniden şekillendiren,beni bu kadar duyarlı bir insan yapan yegane unsurdur.Fakat bu filmin çok bileni yok,şimdiye kadar izlemiş hiç bir insana rastlamadım.Benim için böylesine önemli bir filmi herkesin izlemesini isterim.İçeriğine vs. gelirsek: Jon Krakauer'ın 1996 yılında yayınlanan, Christopher McCandless'ın maceraları hakkında kurgu olmayan aynı adlı kitaptan uyarlanmış 2007 yapımı sinema filmidir.Başka bir deyişle filmin konusu yaşanmış bir hikayedir. Okulunun gözde öğrencisi Christopher McCandless, 1990 yılında mezun olduktan sonra biriktirdiği 24.000 doları bir vakfa bağışlar ve hayatının seyahatine çıkmaya hazırlanır. Orta gelirli bir ailenin oğlu olan Christopher'ın en büyük amacı Alaska'ya giderek oradaki vahşi doğayla iç içe yaşayabilmektir. Christopher çıktığı yolda hayatını değiştirecek birbirinden ilginç karakterle karşılaşacaktır.Tabi bu çok kısa bir özet.Filmin öyle güzel sahneleri var ki ve anlatmak istedikleri öyle büyük ki... Tam da filme yakışan müzikleri vardır Eddie Vedder yapımı.Beni en etkileyen müziklerden bir tanesi mesela: Ya da bir diğeri: http://www.youtube.com/watch?v=e4uTEhDqa_s&feature=related Aslında her ne kadar bu filmin konusunu anlatsam boş, ben ön yargılı bir insanımdır ve açıkçası ilk gördüğümde sıkılacağımı düşünmüştüm ve pek bir isteksiz başladım filme.Fakat müzikleriyle,konusuyla,anlatmak istedikleriyle hayatımın bir parçası değil odak noktası oldu.Sıkılanlar da olur tabi çünkü aksiyonlu falan bir film değil.Öyle uzun uzun anlatılacak konusu da yok.Her izleyenin farklı bir sonuç çıkarabileceği gerçek bir hikaye.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli bilgi

Forum kurallarımızı okudunuz mu? Forum Kuralları.