Jump to content

Aku no Hana - İnceleme


Önerilen İletiler

@Sina: Kısaca Nakamura'nın kederinin sebebi senin de bahsettiğin gibi arzuladığı yaşam tarzını -ki bu geleneksel toplum normları, kurallar ve diğer sınırlamaların ötesinde, özgürlükçü hata anarşistdir- yaşayamamaktadır. Nakamura'nun Takao'nun Saeki'nin kıyafetlerini çalışını görmesi, onun da kendisi gibi bir -sapkın- olduğunu düşünmesine neden oluyor :) Peki bu sapkın yaşam tarzının öncüleri kimler bilmek ister misin? Tabiki animeye ismini veren Kötülük Çiçeklerinin şairi Charles Baudelaire :) Aşağıda yaptığım çevireden bir kesit var. Baudelare'in öncüsü olduğu akımı ve mangaya hayat veren felsefeyi anlamamıza yardımcı olacaktır. 

 

 

 http://myanimelist.net/manga/24705/Aku_no_Hana  ---- czxcjx kullanıcısından çeviren Kutatgu.

 

Öncelike bu incelemeye bir mini edebiyat dersiyle başlamama müsade edin. Hırslı bir avukat olan Charles Baudilaire çılgın bir şairdi ve avukatlığı bir kenara bırakıp mücadeleci orjinal bir sanatçı olmayı seçti.  Yüksek miktarlarda borç alıp bunları içki ve hayat kadınlarına yatırırdı. Elbette, sonunda parası tükendi ve aşırı alkol almaktan, arkasında büyük bir edebi miras bırakarak, hayatını kaybetti.

 
Fakat Bauldelaire'den ziyade, dikkatimizi Rimbaund isimli başka bir şaire çevirelim. (Takao aynı zamanda Rimbaund'da okumakta) Rimbaund Baudelaire'in tutkulu bir hayranıydı. Henüz bir ergendi ve ailesinin evinde kendisini hapsolmuş hissetmekteydi. Sıklıkla evden kaçan Rimbaud sonunda Paris'e yerleşerek Sembolist akıma katıldı. İnandığı en önemli şey voyant (kahin) teorisiydi. Rimbaund'un inanışına göre gerçek bir şair (voyant yada kahin) sanatının doruklarına erişmeyi ancak 'hislerin düzensizleşmesi*' adını verdiği şeyle erişebilirdi. Ona göre bir şair her türlü kötülüğü yaparak ve çile çekerek ruhunu bir canavara dönüştürmeliydi. Onun için Baudelaire şiir tarihinin ilk voyant'ıydı. Rimbaund, Baudelaire'in de seçmiş çöküş yolunu izlemeyi tercih etti.Şair olarak kariyeri sadece 5 yıl sürdü, fakat bugün bile Franszların büyük çoğunluğu tarafından okunan eserler yazdı. Paris'te geçen 5 yıldan sonra, spontane bir şekilde Afrika'ya seyahat etmeye karar verdi ve bir silah tüccarı oldu. Açık deniz yakalandığı bir hastalık sonucu da hayatını kaybetti.
İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

  • Yanıtlar 20
  • Oluşturuldu
  • Son yanıt

Konuya en fazla mesaj yazanlar

Popüler mesajlar

İngilice isim: Flowers of Evil Japonca: 惡の華 (Romaji: Aku no Hana) Bölüm Sayısı: 13 Yapım: Sentai Filmworks Tür: Psikolojik, dram, romantizm Yayınlandığı Sezon: İlkbahar 2013   Sinopsis: Kasuo Takao, s

Ben kurguda "gereksiz bir uzunluk" ya da ağırlık olduğuna hiç katılmıyorum. Bence animesinin böyle olması çok dahiyane ve cesurca. Çünkü insanların büyük bir çoğunluğunun aksiyondan yoksun şeyleri sev

İzlerken baydığı için 3 mü 4. mü bölümde bırakmıştım çizimleri gerçekçi yapalım  derken seriyi batırdıklarını düşünüyorum ayrıca :D

@Sina: Kısaca Nakamura'nın kederinin sebebi senin de bahsettiğin gibi arzuladığı yaşam tarzını -ki bu geleneksel toplum normları, kurallar ve diğer sınırlamaların ötesinde, özgürlükçü hata anarşistdir- yaşayamamaktadır. Nakamura'nun Takao'nun Saeki'nin kıyafetlerini çalışını görmesi, onun da kendisi gibi bir -sapkın- olduğunu düşünmesine neden oluyor :) Peki bu sapkın yaşam tarzının öncüleri kimler bilmek ister misin? Tabiki animeye ismini veren Kötülük Çiçeklerinin şairi Charles Baudelaire :) Aşağıda yaptığım çevireden bir kesit var. Baudelare'in öncüsü olduğu akımı ve mangaya hayat veren felsefeyi anlamamıza yardımcı olacaktır. 

Bir yerden yakalayabilmişim konuyu, mutlu oldum nedense sebepsiz yere :D Başta da hiç dikkat etmeden okudugum için suçlu hissediyorum, keşke altında yatan derin anlamları vesaire önceden fark edip araştırsaymışım. Geç olsun güç olmasın gene yeni bir şeyler ögrendim :D

Seriyi anlamama yardımcı olduğun için teşekkürler, zahmet oldu sana da :D

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

  • Forum Admin

Çok güzel bir inceleme yazısı olmuş uzun zamandır okuduğum ve beğendiğim nadir tanıtımlardan biri eline, emeğine sağlık  ^_^ Serinin adını çok duymuş olmama rağmen açıkcası izlemedim ve izlemeyi düşünmüyorum, bu şekilde karamsar serileri izlemeyi beceremiyorum demek daha doğru olur. Özelikle içindeki boşluğu bir türlü tanımlayamayan veya bunun farkında olup müdahale edemeyen yada hayatında bir şeylerin eksikliğini hisseden ve değiştirmek için ellerinden bir şey gelmeyen kişilerden bu animenin etkileyici olduğuna dair duyumlarım olmuştu ki yazında bu yönde onları destekliyor. Anime serilerine bu kadar derin anlamlar yüklemeyi pek sevmiyor olmama rağmen, bazı seriler o anlamları gözümüze dayatarak izlememizi sağlıyor sanırım bu da o yapımlardan biri olmaya aday  -_-

 

Seni tekrar özellikle aktif bir şekilde aramızda görmek güzel foruma tekrar hoş geldim yazın olarak kabul edelim bunu  :D 

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

  • 1 ay sonra...

İncelemeyi-tanıtımı yayınlamamdan bu hatrı sayılır bir süre geçti. Bugün eklediğim 'Aku no Hana Ana Temasına ve Nakamura Karakterine Dair' başlıklı güncelleme, bu eseri okuduktan sonra onu anlamlandırmaya çalışan yada bu mangaya başlayacak olanlara, eseri nasıl bir düşünce yapısıyla okumaları gerektiği konusunda yardımcı olacak uzunca bir çözümleme içeriyor. 

 

Bu güncelleme ile birlikte Aku no Hana konusuyla da vedalaşma zamanım geldi sanırım. :) Artık Aku no Hana herşeyiyle sizin. 

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Abi açıkça söylemek gerekirse manganın birkaç chapterına bakmışlığım var ama kaldıramadım. Harbi karanlık geldi kötü kızı hiç anlayamadım erkek karakter acayip sinirlerimi bozdu :D Ve sadece 3-5 chapter okuyarak (karışık bir şekilde) söylüyorum bunları Hele iyi kız var ya çok acıdım lan ona Cesaret bulursam tekrar okurum :D

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Ben kurguda "gereksiz bir uzunluk" ya da ağırlık olduğuna hiç katılmıyorum. Bence animesinin böyle olması çok dahiyane ve cesurca. Çünkü insanların büyük bir çoğunluğunun aksiyondan yoksun şeyleri sevmediği aşikar, geri kalan insanlar da animenin konusunu algılamada zorluk çekeceklerdir. Bu da izleyici kitlesini bayağı bir daraltıyor. 
Öte yandan, ilk izlemeye yeltendiğim vakit, 10 dk izleyip bırakmıştım bu seriyi. Sonradan anladım sebebini; öyle dramatik öyle kasvetliydi ki içimdeki bir şeyler bu yoğunluğa dayanamamıştı sanırsam. Dünyayı görüşümle Kasuga'nın o nefret ettiği kasabanın yollarında attığı ağır adımlar özdeşleşmişti bir şekilde. Tekrardan cesaretimi toplayıp bu seriyi adamakıllı izlemeye koyulduğumda duygularım ve düşüncelerim beynimden akmaya akmak da değil, fışkırmaya başladı. Bu sadece konusu ve ana fikrinden sağlanan bir şey değildi, Kasuga'nın ve Nakamura'nın ya da hitap edilen kitlenin gözünde dünyanın dönüş hızının ekrana o ağırlık ve monotonlukla yansıtılma şeklinin de yadsınamaz bir katkısı vardı bana göre. Uzun lafın kısası, karakterlerin ruh haline izleyiciyi sokabilmek ve toplumum itiş-kakış ve hengamesinden sıyrılarak tempoyu karakterlerin temposuna uydurabilmek için yapılan son derece gerekli bir şeydi bence. 
Bir de özellikle çevirisini yaparak alıntıladığınız yorumda sürekli bir etiketleme çabası olması hiç hoşuma gitmedi. Bu kadar kavramlara hitap eden bir şey olmamalı sanat eserleri ya da bu tip animeler. Anarşist düşünce ya da bilmem ne akımı temsili kişiler vs. vs. Böyle şeylere hiç gerek yok. Neden bu kadar delicesine anlam çıkartmaya çalışıyor insanlar anlamıyorum. Daha çok hislere hitap eden bir yapım. Bilim gibi oturup ders çalışmak niye? Bunu anlamak için şu kitapları da okuyalım aşırı entelektüel olalım gibi tutumlara nedense katlanamıyorum. Tabii ki de yardımcı olacaktır benzer kitaplar okumak ama siz topluma baktığınızda kendi kendinize bir şeyler görmeye başlamamışsanız ne okursanız okuyun sadece kelimeleri ya da mantığı kavrayabilirsiniz. Eseri anlayamazsınız. Bunun için hissetmek gerekiyor. Tabii bu benim fikrim. Amacım birilerine saldırı niteliğinde kötü eleştiri yapmak değildi. 

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hmmm yazılanları okuyunca izleyesim geldi. İndirmişmiydim bu animeyi hatırlamıyorum bakmam gerek, eğer varsa hemen izleyeyim bari. Yoksa indirdikten sonra bakarım, şuan Noein animesini izliyorum, bugün yarın biter, hemen sonra bu animeyi izleyeceğim.

Kasvetli, karanlık, karamsar, kötümser ve psikolojik serileri daha çok seviyorum, hele birde bunların üzerine seinen etiketi giydirilirse tadından yenmez.

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

kötülük adını verdiğimiz edim yada fazilet aslında klasisizm adı verilen ve genel bir çerçeve içerisine hapsolmuş olan bir düşünceye bağlı olan ülküsel insan ülküsel toplum düşüncesine yani ütopik bir eyleme başkaldırı olarak nitelendirilebilir. kişiyi kötülüğe teşvik eden sanat ürününe yada yapımına karşı çıkan platon ile kötülüğün verdiği haz ile kathersis yaşayan bireyin mutluluğunu anlatan aristoteles'in çatışmasını da bu seride izliyoruz diyebiliriz. romantizm akımının ulaşılmaz ve tanrısallığa tepki olarak doğuşu aslında görmezden gelinen ve toplum tarafından ayıplanan ve hor görülen davranışların ileride kişilerin hayat felsefesi olduğunu niteleyebiliriz. Baudelaire'in kötülük çiçekleri aslında bir nevi bireyin ihtiyaç duyduğu duyguları içselleştirmesi ile meydana gelmiş bir edebi eser olarak adlandırmak aslında doğru bir yorum olabilir. baudelaire rimbaud yada poe nin eserlerini yazmalarındaki en büyük etken aslında yoksun oldukları duygu ve hazları şiirleri ve eserleri ile yazıya dökmeleri olmuştur. yada en basiti anlatılan hikaye varoluşçu (takao) bir kimlik ile nihilizmin (nakamura) çatışması olarak ta nitelenebilir. arkadaş güzel seri işte izleyin izlettirin birşey anlamıyorsanız çamur atmayın. belirli bir alanda (edebiyat sosyoloji ve tarih gibi..) bir bilgi birikimine sahip değilseniz heleki ismini bile zikretmeyin bu serinin. izleyeceğiniz 13 bölüm size fransız devrimi öncesi ve sonrası yaşanan ve günümüz bireyselliğine olan yolculuğu anlatan süreci anlatan bir özet hikaye olarak isimlendirebiliriz.

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesajını gönderebilir ve daha sonra kayıt olabilirsin. Bir hesabın varsa, hesabınla göndermek için şimdi oturum aç.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Misafir
Bu konuya yanıt ver...

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.


×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli bilgi

Forum kurallarımızı okudunuz mu? Forum Kuralları.