Kutatgu

Reddit tartışmayı takip ediyorum. Duyduğum kadarıyla manga finalinde Airi'ye daha fazla yer ayrılıyormuş. Orada serinin gizem olarak başladığını ve yetişme -coming out of age- öyküsü olarak sonlandığını yazdım. Anime mangaya başlamak bana kalırsa yeterince teşvik edici değil. Ayrıca, konunun başlatıcısı olarak, seri boyunca burada yorumlarınızı esirgemediğiniz için hepinize teşekkürler.

Gerilim dozu yüksek bir final ile hikayenin çözümlenmesini beklerken, sakin bir tanesi ile karşılaştık. Mangaka'nın ya da yönetmenin vermek istediği mesajlar birbirine girmiş adeta. Satoru, bir yandan, yaptıklarıyla sadece tüm kurbanları değil, katili Yashiro'nun ruhunu da, cinayetleri önleyerek, kurtarırken, diğer yandan, bu alternatif zaman hattında, amacı uğrunda diğer insanlarla işbirliği yapma yoluna giderek, sosyalleşip bir önceki yaşamındaki yalnızlıktan -15 yıl uyumasına sebep olsa dahi- da kendini çekip çıkardı. Seride, Satoru'nun sosyal becerilerini ilerletmesine şahit olduk. Fakat bu serinin, baskın olmasına rağmen -Hinazuki'li bölümleri hatırlayalım- rağmen ana teması değildi. Finalde, yan temanın, bu denli baskın işlenişi, bende, sanki başka bir serinin finalini izliyormuşum izlenimini uyandırdı. Öyleki Yashiro'nun yakalanışı çok sönük kaldı. Sonuç olarak, finalden etkilenip bu gece uyuyamam diyordum ama maalesef olmayacak. Son bölümüne rağmen Boku dake inai machi, iyi bir anime. (Belki de bu sezonun en iyisi- Grimgal'a göre karar vereceğim.)

Hatırlattığın iyi oldu bir bakayım zaman bulunca.

Bir incelemeyi hakediyor. :)

Bu sezonun sürprizi kesinlikle bu seridir. İzlerken oldukça keyif alıyorum. Aksiyon mu, SoL'mu derseniz ikisini de dengeleyen biraz ağır seyir eden başarılı bir seri.

Yoğunluk nedeniyle biraz geriden takip ediyorum. 10'uncu bölüm itibariyle Satoru'nun karşısındaki kumpasçının öğretmen olduğu sonunda açığa çıktı. 8'inci bölümden itibaren seri bu yönde şekilleneceğinin sinyallerini vermişti. Satoru, hem geçmişte hem de gelecekte, kurbanları kurtarmaya çalışırken, kendisi kurbanın ta kendisi oldu. Hinozuki'nin çocuğu ile çıkıp gelmesi, "hayat devam ediyor" düşüncesine tutunup yola devam gösteriyor. Onu bu konuda suçlamak pek doğru olmaz. Asıl üzücü olan Satoru'nun -hafıza kaybından dolayı- bu durumu, alçak gönüllükle geçiştirmesiydi. Bence hafızasını bu esnada geri kazanmış olabilir. Airi ile artık bir gelecekleri olabilir mi? Bence olabilir. Zira Satoru farklı bir zaman hattında olsa da, şu an geçmişe yolculuk ettiği yaşta. Ama seride buna değinecek pek zaman kalmadığını düşünüyorum. Bizi Hinazuki'ye bu kadar bağlamaları hoş olmadı. :( Yashiro'ya gelirdsek, Satoru'yu zayıf anından öldürmemesinin, nedenini, "üstün görünme" saplantısına bağlamak lazım. Sonuçta kendisi bir çocuk katili. Final konsunda açıkçası hiçbir fikrim yok. Heyecanlıyım. Sır perdesi aralandı ve ortada eşitlenmesi gereken bir skor var.

Bu sezon yine iyi seriler var. İlkbahar sezonuna bakan oldu mu bilmiyorum ama ilkbahar sezonunda pek birşey yok gibi geldi bana. Bokudake şu ana dek izlediklerim arasından sezonun en iyisi.

Haklı olarak öğretmenden izleyici olarak şüphe ediyoruz. Bunun nedenleri var. 1. Öğretmen Hinazuki'nin şiddete maruz kaldığını biliyor. Ailesini tanıyor. 2. Öğretmen aslında erkek olan ama kıza benzeyen öğrencinin aslında kız olmadığını biliyor. 3. Satou bir şekilde öğretmene farkında olmadan öğretmeni bilgilendiriyor. Yani Satou'nun attığı her adımdan neredeyse haberdar. 4. Benim anladığım kadarıyla bütün kurbanlar aynı okuldan. Bunlar geçmişten topladığımız veriler. Gelecekten elde ettiğimiz veriler ise; 1. Katil yetişkin erkek. İlk çocuk kaçırma olayını ele alırsak. 2. Katilin bir şekilde Satou'nun çalıştığı dükkanla ilişkisi var. Nufus sahibi biri olduğu izlenimi veriyor. 3. Satou'nun annesi bu kişiyi tanıyor.

Son iki bölümü ancak izleme fırsatım oldu. Bence de son iki bölümde tüm hikayeyi bağlayacaklar. Kafama takılan bir soru katil neden diğer hedeflerine ilerlemiyor. Hinazuki'yi elinden kaçırışına verdiği tepkiyi gördük.

Bu bölüm sonu itibariyle, Sato-kun yeniden geçmişe gitti diyebiliriz. Tam olarak ne zamana gittiğini izleyip göreceğiz. Katil, kira misali saplantılı bir kumpasçı. Sato'da onun gözüne kestirdiği son avı. Bu katille mücadele edebilmesi için sadece geçmişe giderek sevdikleri kurtarması yeterli değil. Direk olarak katile odaklanmalı ki ikinci yarıda bence bu olacak. Yukarıda da bahsi geçti gerçi, serinin ilk başında olması gereken de buydu ama bizim oğlan Hinazuki'de takılı kalınca işler değişti diye düşünüyorum. Bakalım şimdi ne olacak.

Konu başlarken SAO'ya benzemesin diyorduk, benzemedi. Hatta ortalamanın bir tık üzerinde bir seri. A-1'in en iyi işi değil ama suluboya arkaplanlar ve tonlama hoşuma gitti. Hikaye bambaşka bir evrende kısılıp kalmış, bir grup gencin hayat mücadelesini konu anlatıyor. Aksiyondan ziyade, drama tarafı daha ön planda. en azından bu bölüme kadar öyleydi. Bunu değerlendirerek seriye başlayanlar memnun kalacaktır. SAO ya da Danmachi gibi serilerde karşılaştığımız over-powered ergenler yok gönül rahatlığıyla izleyebilirsiniz. Bu arada titiz çeviri için teşekkürler.

Son sekansta benim de beklentim kızın camı açıp atlamasıydı ama nedense alevlerin üzerinden yürüyerek, ön kapıdan çıkabileceğini düşünmüş olsa gerek, altından dumanlar tüten kapıyı açma cüretinde bulundu. Sonrası malum. Kao'nun ölümü ya da yaralanması, büyük ihtimalle Sato'yu geçmişe gönderecek. Bu durum açıkçası beni endişelendiriyor çünkü şu ana dek 5 bölümde sunulan gelişmelerin, gizem açığa çıkarken dahi, finale kadar tekrarını izlemek pek eğlenceli olmayabilir. @Nones: Geleceğe ve geçmişe dönüş mekanikleri çok net değil. Travma tarafından tetiklendiğini öğrenedik. Ama ilk bölümde kendiliğinden de gerçekleşebiliyormuş izlenimi uyandırdı bende. Bir önceki bölümde şüphelendiğim bir konu var. Sato'nun çocukken yaşadıklarının, yetişkin olarak geçmişe döndüğünden yeniden tekrar etmesi. Acaba Sato daha önce de geçmişe gitmiş fakat hatırlamıyor olabilir mi? Bu arada mangası Mart ayında bitiyormuş.

Drop'layacağım bir seri olma yolunda ilerliyor gibi. P.A Works yapımı olmasa çoktan bırakmıştım.

Sonunda bu konuya yazan bir Barış bir de ben kalacağız gibi gözüküyor. :D Bu arada spoiler'ı okumadım. 4'üncü bölüm sonrası ile ilgili ne varsa, manga içerisinde yer alan lütfen spoiler tagsiz paylaşmayalım. Ayrıca abartılı ifadelere gerek yok. Sonuçta izlediğimiz Seinen bir seri. Bunu bilerek başladık, başlamadık mı? :) Bu bölümde hikayenin, Hina X Sato arasındaki ilişkinin, çoğu zaman Sato'nun sesli düşünmesinin bir sonucu olarak, hızlı ve olumlu gelişimi, finalde kopacak fırtınanın habercisi gibiydi. Konuya yeni bir etiket ekledim: yürek dağlayan trajedi :D

Bu bölümde genel olarak, Hina'nın hem okulda hem de evde maruz kaldığı şiddet konu alınıyordu. Sato, bu şiddete ilk elden şahitlik edince, Hina'yı yardımcı olma ve onu kurtarma isteği dahada kamçılandı. Hina'nın annesi uyguladığı şiddetin ortaya çıkmaması için elinden geleni ardına koymayacak birisine benziyor. Hina ve diğer kayıp iki öğrencinin cinayetleri birbirinden bağımsız olabileceği izlenimi uyandı bende. Onları birbirleriyle bağlantılı kılan tek özellik, aynı zaman aralığında gerçekleşmiş olmaları olabilir. Daha önce dile getirdim ama seiyuular gerçekten çok başarılı.