-
İçerik sayısı
276 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
6
Durum güncellemeleri bölümüne Nyoteida kullanıcısının eklediği dosyalar
-
Animenin finalinde bir şarkı çalar, tüylerin diken diken olur. İçinden muhtelif duygular kabarır, dalga dalga taşar. O an, sanki animenin sadece o şarkı için yapıldığını düşünürsün. Hikayesi, karakterleri, baştan sona her şeyi adeta o şarkı için kurgulanmıştır. Sizi böyle düşündüren bir anime ve şarkısı var mı?
-
@Singularitydram türünde iyi bir anime olmasına rağmen bu şarkı bende bahsettiğim hisleri uyandırmamıştı. @mauvais-dieuWelcome to the NHK'yi izleyeli epey oluyor ama şarkıyı hiç hatırlamadım, demek ki bende herhangi bir tesiri olmamış. Ama intro kısmı bana bu şarkıyı hatırlattı. Beni etkileyen anime sonu şarkıları ise şöyle: No. 6, Saezuru Tori wa Habatakanai: The Clouds Gather, Kotonoha no Niwa, Kokuriko-zaka Kara.
-
Spoiler
"Dün canım olan yarın düşmanım olmaz benim. Yaşananların hatırı hep saklı kalır; hatırları sorulur, selamları alınır. Sildiklerim vardır bir de! Onlar pişmanlıklarımdır. Adları anılmaz, hatırları sorulmaz. Sadece geçmişe gömdüklerimdir. Vicdanla birlikte şeref ararım. Her zaman doğru değildir elbet seçimlerim. Bazen şerefsizleri de severim. Her yerde gözüm kulağım vardır benim. 'Eksik söylemek, yalan söylemek değildir.' mantığındaki beni değil; kendini kandırır yalnızca. Bilmezden gelişlerim, aptala yatışlarım kaybetme korkumdan değil, karşımdakilerin yalan söyleme potansiyellerine olan merakımdandır. İnkar olmaz benim hayatımda. Yaşananı yaşanmamış saymam, sayanları da saymam. Kelimelere sığmaz, sayfalar sürer beni anlatmak ama ne kadar anlatılırsa anlatılsın; yaşayan bilir beni, yaşamayan anlamaz. Ağırdır sevmelerim, her yürek taşıyamaz."
-
Ön yargılı olmayayım diye kelek çıkacağını kalben anladığım insanları hayatıma almam, sınır ihlallerini uzun bir süre görmezden gelmem ve defalarca bana yanlış yapmış olmasına rağmen birine hak ettiğinden fazlaca tolerans göstermem sebepleriyle, sorulsa hobilerimin arasında kazık yemek önemli bir yer tutar diyecek raddeye gelmiş bulunmaktayım.
-
"Ne kadar istersen iste, ne kadar hayal kurarsan kur; sahip olamayacağın şeyler vardır. Bu yüzden onları öylece unutmak ve vazgeçmek bazen daha kolaydır."
-
Belki de buna kendimizi inandırıyoruzdur. Ha? Ya da belki başkaları sadece hevesimizi kırmak istiyordur. Ne dersin? HxH de Netero'nun bir lafı vardı (ehem)... "İnsanlığın sonsuz adapte olma gücünü küçümseme sakın Karınca Kral!" Sanırım böyleydi. Biz değişelim ki dünyamız değişsin dostum. Hayal kurmaya devam et ve başarmak için mücadele et.
Edit: Polyanna değilim :))
-
-
Spoiler
Hangi manga ya da animeye ait olduğunu söyleyebilecek üstat aranıyor.
- Önceki yorumları göster %s tane daha
-
@Singularity bir akıllı sensin dimi :) Bakemonogatari göndermelerle dolu bir anime. Gönderme yaptığı anime/mangayı arıyorum anlayacağın. @Barış D. Baryshx iki manga da çok benziyor ama ben de hangisi bilemedim. :/
-
"Zekamız her ne kadar keskin olursa olsun, kalbimizde yer alan tek tek duyguları algılayamaz; çoğu zaman uçucu halde var olan duygularımız, onları ayrıştırabilecek bir olgu tarafından katılaştırılmadıkları sürece kendilerini belli etmezler."
Spoiler -
Kanal 7'deki dizilerden sonra içimden geçirip duruyordum. Başka bir şey isteseymişim olacakmış. ? G.Kore dizileri (özellikle tarihi) sevenlere duyurulur!
Spoiler- Önceki yorumları göster %s tane daha
-
@Nyoteida Kanal7 nin profesyonelce bir şey yapacagına inanmıyorum açıkcası.+ Rtuk var.Dublaja çevirirken Küfürlü veya Argo Olan Konusmaları Ya 'Lanet Olsun' Ya 'Kahretsin' Gibi dublajlayacaklar ve tamamen orjinallikten Çıkar.
-
@ALEJANDRO Yalnız ben TRT'den bahsetmiştim. :) Ayrıca Kanal 7'nin seçip yayınladığı diziler zaten seslendirmesinde sansürlük içeriği bulunmayan, ailecek izlenebilecek dizilerdi. Güney Kore'de de televizyonlarda argo ve küfür ya hiç olmuyor ya da sansürleniyor. Kaldı ki küfür ve argonun sansürlenmesinin seyir zevkini katledeceğini düşünenleri de anlamıyorum. Orijinallik meselesi farklı bir konu.
-
- Serhat Zeraora buna tepki verdi
- 1
-
Hayalimdeki teklif ??
Spoiler-
@Singularity seninki de hiç fena değilmiş gerçekten. ? @LeornKayn seni anlamak için kendime simultane çevirmen tutmam gerektiğine artık kesin kanaat getirdim.
-
- Singularity buna tepki verdi
- 1
-
Yalnız değilsin. Etrafında bir sürü insan var. Kimisine arkadaşım diyorsun; kimisine dostum, kimisine sırdaş, kimisine yoldaş. Görüyorlar seni ama sana bakmıyorlar. Duyuyorlar ama dinlemiyorlar. Anlamıyorsun çoğu şeyi, belki de anlamlandıramıyorsun. Paylaşmak istiyorsun ama yapamıyorsun. Çünkü aslında çok yalnızsın, etrafın sadece insan kalabalığı... Büşra filminden.
-
"Kurşun kalem gibiyiz hepimiz, acılarımız bizim kalem açacağımız. Yaşadığımız zorluklar kişiliğimizin biçimlenmesine yardımcı olur."
-
Spoiler
-
Bana diyorsun ki beni affet... Sen hiç içinden kurt çıkan elmayı gönül rahatlığıyla yemeye devam edebilir misin?
-
Sen yine de bana nasılsın diye sor; kötüysem iyi olurum...
-
"Zorluklar üstüme yıkıldığında bana sarıldığın her an için teşekkür ederim." diyeceğiniz insanları sevin. :)
-
"Japonya topraklarının üçte ikisi ormanlarla kaplıdır. Buna rağmen, Japon hükumeti ülkenin kendi ağaçlarını ticari amaçlarla kullanmayı yasaklamıştır. Bu nedenle Japonya ağaç ihtiyacının %60’ını ithal etmektedir." Umarım en yakın zamanda kendi ormanlarımız için de benzer bir uygulama hayata geçirilir. Tamam, çok ütopik bir beklenti oldu, bari ormanlık alanları imara açmayı bıraksınlar diyeyim!
-
Spoiler
"Ne kadar tutkulu, günahkâr ve isyankâr bir kalp mezarda kaybolsa da üstünde büyüyen çiçekler size masum bakıyor; sadece sonsuz sükûnetten konuşmuyorlar, 'kayıtsız' doğanın sükûnetinden, sonsuz kabullenme ve sonsuz hayattan söz ediyorlar."
-
"Sınavla karşılaştığımızda genellikle öfke ya da umutsuzlukla tepki gösteririz; bize haksızlık gibi gelen şeyi haklı olarak reddederiz. Ama öfke sağırlaştırır, umutsuzluk kör eder. Bize sunulan büyüme fırsatını kaçırırız. Bu durumda sert darbeler ve yenilgiler birbirini izler. Üzerimize çullanan şey kader değildir, mesajını yenilemeye çalışan hayattır."
-
"Güzel arabalar vasat insanların kıskançlığını, entelektüellerin küçümsemesini ve uyanmış ruhların merhametini çeker."
-
Uyarı: Uzun bir yazı, Emre Aydın dinleyenler için.
SpoilerEmre Aydın ünlü olmadan önce, üniversitede bir kızla aşk yaşar. Emre Aydın'ın ilk sevdiği kadındır. Fakat her aşkta olduğu gibi, onların ilişkisinde de sorunlar vardır. Bir yandan şarkıcı olma hayali ve bu doğrultuda yaptığı çalışmalar, bir taraftan da aşk ve okul hayatı... Her üniversitelinin hemen hemen yaşadığı şeyler.Amacı üniversiteden sonra sevdiği kadınla evlenip yuva kurmak, sonra hayallerini kovalamak. Ama kadın onu bırakıp başkasıyla evlenir okul biter bitmez. Emre çok üzülür, günlerce üzüntüden dışarı bile çıkamaz. Sonra herkes gibi terkedilmenin acısını hafifletmek için, "zaten pek de mühim değildin benim için" gibisinden şu satırları besteler: "Git gideceksen bekleme, farklı değilsin sende gideceksen bekleme. Beş para eder mi varlığın? Ki yokluğun beni acıtsın." Ama içi içini yer Emre'nin. Her tartışmalarında Emre'ye, adam olmaz senden diyen sevgilisine yine besteyle cevap verir. "Adam olmaz dedin senden 'Adam nedir?' dedim içimden. Farketmezdi, değişseydim. Güvenseydim ya da salıverseydim." Ve devam eder: "Adam olmadı hala benden, adam kölen olsun senin, ben olmam". Aradan biraz zaman geçince ayrılığın ve yalnızlığın acısı Emre'yi sarmalar. İyice sevdiği kadından umudunu yitirince bu sefer sevdiği kadına bir gün pişman olacağını hatırlatır. "Belki bir gün özlersin başka adamlarla, başka şehirlerde." Bu da Emre'nin acısını dindirmez. Her besteden sonra başka bir besteyle ona seslenir. İçinde büyük bir yangın vardır, başka türlü dindiremiyordur bu yangını. İçine düştüğü girdapta boğuldukça boğulur. Onu ne kadar çok sevdiğini ve ne kadar çok özlediğini yazar bu sefer. "Kapı çaldı, sen sandım, gördüm boşluğu aynada. Bir şehir düştü, tam içimde özlemişim, anladım. Biliyor musun, Evimdin sen benim, ailemdin, nefesim, karanlıkta ellerimdin. Mutlusun sen ben yokken, ben senin hiçbir şeyin. Düşe kalka tutunurken, artık özlemek istemiyorum." Sevdiği kadının evliliğinden 2 yıl sonra Emre bu sefer bunları yazar ona: "Evlenmişsin, nasıl oldu? Bulabildin mi sonunda, hep anlattığın o meşhur huzuru?" Haberi yokmuş ve sonradan öğrenmiş gibi bir de bestesinde "mış" ekini kullanır. Burada da gururunu düşünüyor, oysa işin gerçeği tam tersidir. Emre sevdiği kadının evlendiğini ilk başından biliyordur. Ünlü olunca, hayatı değişir. Para, şöhret ve hayatına giren yeni kızlar ona her şeyi unutturur. Emre artık gününü gün ederken, her şeye sahipken, elini sallayıp ellisiyle birlikte olurken, bir gün huzurlu olmadığını fark eder. Hiç kimsenin ve hiçbir şeyin üniversitede sevdiği o ilk aşkı kadar ona huzur vermediğini anlar. Ve bunu da besteler. "Hiç kimse olmadı senin gibi, olmayacak biliyorum." "Olmaz, olamaz aşk karın doyurmaz belki, ama aşksız da huzur olmaz." - Alıntı
-
Kıssadan hisse, güzel bir hikaye :)
SpoilerArkadaşları, yeni evli gence, bir çay sohbetinde:
-“Sen evleneli neredeyse bir sene oldu, ama maşallah sizin evden çıt çıkmıyor, siz hiç tartışmaz mısınız?” diye sorarlar.
“Hayır” diye cevaplar yeni evli genç ve ilave eder:
-“Akşam işten geldiğimde, kapı açılınca hanıma şöyle bir bakarım. Eğer hanım, eteğinin ucunu belinde topladıysa bilirim ki hanımın günü iyi geçmemiş ve havası yerinde değil.
Hiç ekmek, yemek sormadan usulca mutfağa süzülür, aceleyle birkaç lokma atıştırır ve ortalıktan toz olurum. Olur ya bazen de benim asabım bozuk olur. O zaman fesin püskülünü her zamankinin aksine soldan sarkıtırım.
O da bunu görür, asabi olduğumu anlar ve hiç sesini çıkarmaz, hemen yemeğimi, çayımı hazır eder. Etrafımda pervane gibi döner. Bu nedenle biz hiç kavga etmeyiz.
Dinleyenlerden biri:
-“Peki birader, kapı açıldı, yenge eteğin ucunu belinde toplamış, sen de fesin püskülünü soldan sarkıtmışsın. İki taraf da asabi, o zaman ne olacak?” diye sormuş.
Ötekiler de “Hah! Şimdi ne olacak?” demiş.
Genç gülümsemiş;
-“Bundan kolay ne var, fesin püskülünü hafif bir fiskeyle soldan sağa atarım” demiş.- Önceki yorumları göster %s tane daha
-
@Nyoteida Nasıl bir ortamda büyüdüğünü ve hala yaşamakta olduğun ortamı merak ettim, bu hikayeyi görünce