NatsuJun

Bu ara HoneyWorks'ün şarkılarını çevirmeye taktım, uzun zamandır takip ettiğim bir müzik yapım grubuydu ama şarkılarına pek el atmamıştım. NovelAozora'da bir novelini çevirmeye başlamışken (novele bakmak isteyenler için: Tık) şarkılara da el atayım dedim. Son çıkan filmi bu yıl bitmeden izleyebilmeyi umuyorum :') İlgisi olanlar vardır belki, buraya da şarkı çevirilerini bırakayım: Tık
 
 Bu arada Anime OST çevirisi sayımız 100 olmuş! Bu zamana dek blogumu takip eden, benden çeviri isteyen, gelişmem için bana önerilerde bulunan herkese teşekkür etmek istiyorum <3 İyi ki varsınız <3
Dilerim günler böyle geçip giderken, biriktirdiğimiz anılara yenilerini ekleyebiliriz <3
 
 100. Anime OST'mizi de buraya bırakayım: Boku no Hero Academia'nın 6. Açılış Şarkısı:
https://animeciejderha.wordpress.com/2021/02/19/boku-no-hero-academia-6-acilis-sarkisi/
 
Animenin yeni sezonuna az kaldı, bu da beni heyecanlandıran bir başka şey..
 
-Gölge-

bende mecha hiç sevmem ama code geass,evangelion ve gurren lagann yeri ayrı benim için <3

Bunun animesini büyük merakla bekliyordum ama sanırım bir yandan da okuma isteği ağır basmaya başladı 

Ooo en sevdiğim çok güzel duruyor okurken kıllarım diken vaziyetinde hazır ol halinde :D

Tür : Aksiyon , Macera , Komedi , Dram , Fantezi , Harem , Romantizm, Ecchi
 
  Novelist :  Rifujin na Magonote
Çevirmen : NatsuJun
 
Konusu : 34 yaşındaki bir NEET otaku, ailesi tarafından evden atılır.Bu bakir, tombalak, çirkin ve meteliksiz iyi adam, hayatının bir çıkmaza gittiğini fark eder.Aslında geçmişindeki karanlığın üstesinden gelse, hayatının çok daha iyi bir vaziyette olabileceğini anımsar.
Tam pişman olma noktasındayken, bir kamyonun aşırı hızla yoldaki 3 lise öğrencisine doğru hareket ettiğini görür.Tüm kuvvetini toplayıp onları kurtarır ama kamyonun altında kalarak ezilir ve ölür.
Gözünü bir daha açtığında, kılıç ve büyünün hüküm sürdüğü bir dünyada Rudeus Greyrat olarak yeni bir bedende dirilmiştir.Yeni bir dünya ve hayata gözlerini açan Rudeus, 'Bu sefer,hayatımı sonuna kadar hiç bir pişmanlık olmadan yaşayacağım!' diye ilan eder.Böylece yeniden hayat bulanın yolculuğu başlar.
 
 
Evet arkadaşlar, 2021 de animesi çıkacağı üzere konuyu bir kere daha günyüzüne çıkarmaya karar verdim.Mushoku Tensei piyasaya çıkmış ilk isekai novellerinden, orijinalinde tamamlanmış 24 kitabı ve yan hikayeleri var.Mangası en son 63.bölümdeydi, aylık çıkmaya devam ediyor.Bizim de Novel-Aozora çeviri grubu olarak sitemizde çevirmeye başladığımız ilk serilerden olan Mushoku Tensei'yi tekrar çevirmeye devam ediyoruz.Hepinizi okumaya davet ediyorum, novel-severler özellikle.
 
https://novel-aozora.blogspot.com/p/mushoku-tensei.html

ANOTHER Nedir, Ne Anlama Geliyor?
ANOTHER Watari’nin ana hikayeye(Yukino) alternatif olarak çıkardığı seri. Ana hikayede Vol 6-7 gibi başlıyor, buraya kadar olanlar aynı bundan sonra ise genel olaylar aynı olmasına rağmen herşey Yui lehine gidiyor. Ana hikayeden direk alınıp basitleştirilmiş birçok parça var. Kısaca Yukino ile olan romantik parçalar neredeyse yok edilmiş ve yerine Yui gelmiş(örnek verirsek: revirde Yukino ile olan sahne silinip Yui versiyonu geliyor ya da Hayama ile Yukino’nun çıkması dedikoduları değişip Hayama ile hem Yukino hem de Yui çıkıyor deniyor).
Buna rağmen Yui’yi mutlu bir son bekliyor demek yalan olur. Çünkü Watari’nin o zamana kadar yazdığı Hachiman’ın karakteri aynı ve birbirlerine pek uyumlu değiller. En önemli kısmı ise serinin ve Hachiman’ın ana isteği olan gerçek ilişki kurma(Genuine Thing) isteğinden vazgeçiliyor. Hachiman Yui ile bunu yapamayacağını biliyor ya da öyle düşünüyor ama isteğinden vazgeçiyor. Yui ise karakter şarkılarında ve günlüğünde(günlük kısmı animede isim vermeden geçiyor) dediği gibi Hachiman ile olduğu sürece yalana razı.
Bu seride Hachiman ile Yukino arasında geçen romantik anlar neredeyse yok oluyor dedik ama tamamen değil ve Hachiman Yui’yi seçtiğinde monoloğunda çok önemli birşeyi(Yukino) kaybettiğini hissettiğini söylüyor. Yani bunda bile ikili arasında birşeyler var.
Finalde gittikleri yer ise daha beter: Sevgililerin ayrılmasıyla ünlü olan Destiny Land(sanırım bunu direk Hachiman ya da Yui söylüyor).
Diğer Karakterlerin Monologlarını-Düşüncelerini Görebilir miyiz?
Kısaca: Evet!
Bu seride anlamayı zorlaştıran ya da diğer karakterleri yanlış anlamamıza neden olan en büyük şey serinin tamamen Hachiman’ın gözünden, onun zihninden yazılması. Yani onun dışında kimsenin ne düşündüğünü bilmiyoruz. Bu yüzden bazılarına Yukino çok soğuk geliyor, bazıları Haruno’yu kötü biliyor vs.(Gerçi ileriki yerlerde gördüğümüz üzere Hachiman’ın zihninde olmamıza rağmen Hachiman’ın monologlarında bize(kendine) yalan söylediğine şahit oluyoruz, Hachiman başkalarını bırakın kendine bile dürüst olamıyor: ikinci sezonda klübü kurtarmasının asıl nedeninin Komachi’nin isteği değil, kendi “İstediği Şey” olduğunu anlaması baya zaman almıştı)
Ama yazarımız Watari buna değişik bir çözüm veriyor. Diğer çoğu serinin aksine bu serideki ekstra ürünler(karakter şarkıları, anime opening animasyonları vs) hep Watari’nin elinden geçiyor ve tamamen serideki karakterleri yansıtıyor. Yani seride Yukino’nun düşüncelerini göremiyorsunuz evet ama onun ağzıyla yazılmış birden fazla şarkı var ve bunlardan düşüncelerini baya anlayabiliyorsunuz.
Mesela birkaç örnek verirsek:
-İlk Sezon Opening’i, “Yukitoki” – Yukino bakış açısıyla,
-İlk Sezon Ending’i, “Hello Alone” – Yui bakış açısıyla,
-İkinci Sezon(Zoku) Opening’i, “Harumodoki” – Hachiman bakış açısıyla,
-İkinci Sezon(Zoku) Ending’i, “Everyday World” – Bazı parçaları Yukino, bazı parçaları Yui bakış açısıyla yazılmış.
Bunların dışında animede direk geçmeyen, sonradan satışa sunulan(yine Watari’nin elinden geçmiş) karakter şarkıları var ki baya güzeller!
-Yukino için – “Yukidoke ni Saita Hana”(İlk sezon için karakter şarkısı) ve “Kimi no Crescendo”(İkinci sezon için karakter şarkısı)
-Yui için – “Happy End no Soba de”(İkinci sezon karakter şarkısı)
-Hachiman için – “Honmono ga Hoshikereba”(İkinci sezon karakter şarkısı)
 
Yukino, Yui ve Hachiman’ı ilgilendirenleri “Önemli Karakterlerin Şarkı Sözleri” kısmına yazdım...

Animede Atlanan ya da Eksik Kalan Yerler ve Bazı Önemli Sorular
İÇİNDEKİLER:
1 – Hachiman’ın ilk sezon finalinde yaptığı şeyin(Sagami’ye çatıda saydırması) kendisine etkisinin gerçek boyutu ve Yukino’nun “aşırı” tepkisinin nedeni:
2 – İkinci sezondaki yılbaşı festivalinde(9-10. bölümler) asıl işi yapan Iroha değil Yukino idi(anime yine Yukino’nun emeklerini göstermedi):
3 – (!)Hachiman’ın monologlarında Yukino ve Yui’nin muazzam farkı(!)(ÇOK ÖNEMLİ):
4 – Hachiman’ın Yukino’ya “Açıklayamadığı bir sebepten” dolayı pembe toka hediye etmesi:
5 – Yukino, Hachiman’a Yui gibi kendisine yardım ettiği için mi aşık oluyor?:
6 – Hachiman’ın aslında nefret edilmekten acı çektiğinin itirafı:
7 – Yui, Yukino gibi Hachiman’ın kendine zarar vermesini engellemiyor mu?:
8 – Hachiman’ın Yukino’yu Öğrenci Konseyi Başkanı olmaktan “Kurtarıp” klübü koruduğu halde Yukino’nun sevinmeyip “Anlayacağını düşünmüştüm” demesinin nedenleri:
9 – Hachiman’ın kendini feda etmeye devam etmesindeki en büyük neden:
10 – Kızlar, Hachiman’a bazı şeyleri direk söyleselerdi çok şey değişir miydi?:
11 – Tamanawa ile Yukino&Hachiman saydırması aslında ikilinin özeleştirisiydi:
12 – “Gerçek Şey”i ilk isteyen kimdi?:
13 – Hachiman ikinci sezonda Yukino’yu başkan olmaktan “Kurtarıp” klübü koruduktan sonra(6. Bölüm) Hayama’nın grubunu izleme nedeni:
14 – Yui’nin acı gerçek yerine tatlı yalanı tercih ettiğini söylediği yerler:
15 – Hachiman, monologlarından birinde şifreli bir şekilde(teori değil, kesin) istediği şeyin Yukino’nun kalbi olduğunu söylüyor!:
16 – Yui, Hachiman’ın “Gerçek Şey” konuşmasını anladı mı?:
17 – Animede hiç belli olmasa da Yukino ve Hayama’nın sevgili olduğu söylentileri Hachiman’ı çıldırttı:
18 – Yukino geçmişte neden Hayama’ya çikolata verdi, yoksa eskiden ona aşık mıydı?:
19 – Yukino Hachiman’a “Bana birgün yardım et, olur mu?” dediğinde, Hachiman’ın hisleri:
Extra: Hachiman ve Yui’nin yalanlarını merak edenler kaynak olarak verdiğim analizin Part 4’ünün 5 ve 6. Sayfalarına bakabilirler.

isekai severler bunu beğenmedi
Eureka Seven

50 bölüm boyunca 14 yaşındaki sümüklü bir çocuğun ağlamasını sevdiği kızı görünce her yerinin ayrı oynamasını işte arada gökyüzünde kayak yapıp babam nerede diye sızlanmasını izliyoruz.Ha bir de seri meka ama robot bile gökyüzünde sörf yapıyor,robotu özel yapan şey nedense 14 yaşındaki çocukta falan filan.Eureka desen zaten o yaşında anne kompleksi yaşayan bir varlık.Tek gerçek var Holland cooldu,çizimler güzeldi.

Overlord Light Novel Çevirisi
        
 
Çeviri: ARE-YOU-SURE
İlk 3 kitap anime de işlendiği için çevirisine 4. kitaptan başlanmıştır. 
AYS haftalık güncel vermeye çalışacak. İyi okumalar.
OKUMAK İÇİN: OKUMAYA GİT
Animesini izlemek isterseniz: ANİMEYİ İZLE
Animenin altyazılarını indirmek isterseniz: ALTYAZI

Aria the Animation. Közde pişmiş patetes buğusu sıcaklığında, izlerken içinizi ısıtan sıcacık bir seri. Akariii senin yanaklarını yanaklarını sıkarım kızz ^^

Hajime No Ippo, oldukça beğendiğim bir animeydi...

Çeviriniz ve şansınız bol olsun

Öncelikle herkese merhaba
Sonu gelmez fansub gruplarına bir yenisini daha ekleyerek bu grubu bir süre önce kurdum.
Grup dediğime bakamayın,tek kişiden oluşan dev kadro gibi düşünün. :)
Güncellerden ziyade tozunu üzerinden silkeleyerek eski ya da çevrilmemiş animelerin çevirisini
yapmaktan daha çok hoşlandığımı keşfettiğim için genelde böyle animeleri çevireceğim.
Hemen serilere geçeyim;
Devam Eden Seriler:
-Bakegyamon(11/51)
-Gifuu Doudou(17/25-Askıda)
 
Tamamlanan Seriler:
-Hidan no Aria AA(12/12)
-Maria-sama ga Miteru(13/13+7 Özel)
-Oshiete Galko-chan(12/12)
-High School DxD Specials(Birkaç Özel Bölüm)
-Maria-sama ga Miteru Haru(13/13)
-Arc The Lad (26/26)
 
Gelecek Seriler:
-Maria sama ga Miteru 3. Sezon
-Yakitate!!Japan
-
http://yukifansub.blogspot.com.tr
                                                                                                                                                       Herkese iyi seyirler, iyi eğlenceler dilerim. :)

Hepsini İngilizce okumak için:  https://www.baka-tsuki.org/project/index.php?title=Mushoku_Tensei   Türkçe Çevirisi: http://novel-aozora.blogspot.com.tr/p/blog-page.html​   İngilizce mangası: http://mangafox.me/manga/mushoku_tensei_isekai_ittara_honki_dasu/c001/1.html   Türkçe mangası: ???????   
   

  Giriş spoiler içinde. İkinci bir giriş yazdım oda alttaki spoiler'da. Sıkıcı geliyorsa direkt kırmızı başlıktan başlayın. 
    Mushoku Tensei (İşsiz Reenkarnasyon) ()   Türü: Fantazi, Büyü, Macera, Spoiler ve Seinen   Kitap +18. İngilizce çevirmenleri kitabı sansürle +15 seviyesine indirmişler, ama bu kitap serisi +18, ve shounen değil, net.    Cinsellik içerir. Ama türü ecchi değildir. Bunu onlarca ecchi serisi izlemiş biri olarak rahatça söyleyebilirim. Öyle kızların okumaktan tiksineceği, saçma sapan ecchi sahneleri yok. Ya da "GÜÇLENMEM İÇİN OPPAİ LAZIM!" GİBİ SAHNELER DE YOK. Sadece "Spoiler" var, ama ona zaten okudukça hak vereceksiniz. (hatta bu "spoiler") ile ilgili yeni bir konu açacağım. Genel bir tartışma konusu olacak, ama başka bir zamana...   Şunu da en baştan dile getiriyim: Ana karakter sapık. Ama kötü anlamda değil. Hatta bulunduğu evrende bir centilmen bile sayılır. Normal bir erkeğin bir tık üzerisinde bir sapıklık bu. Onun bakış açısıyla okuduğunuzda fark edeceksiniz zaten.    Bu, shounen olamayacak kadar ciddi bir seri. Öyle son anda kurtulmalar, hiç yoktan güç kazanmalar yok. "Arkadaşlarım beni güçlendiriyor" anlayışı geçerli değil. Var olan tek şey gerçekler. Stratejiler. Ve çalışmak. Çok çalışmak.    Ana karakter OP değil. Ama hiçbir şey beceremeyen aptal biri de değil. O güçlü biri, ama aynı zamanda sevdiklerine sadık ve zayıf biri. Çaresiz kaldığında dünyayı yerinden oynatacak potansiyele sahip, ama pişman olmak istemeyeceği hareketleri yapmaktan kaçınan, mantığıyla düşünen biri. Bu karakterin "aşk" a bakış açısını çok seviyorum, ama bunu siz kitapları okuduktan sonra konuşalım.      Hikaye içerik açısından çok zengin. Eğer içinizde kitap kurtları ya da klişe serilerden sıkılmış anime profesörleri varsa çok seveceksiniz. Yine de şunu not düşeyim, "amannn aynı büyüler, aynı yaratıklar" deseniz bile ileride fikriniz değişecektir.      23 kitapta toplam 3 tane bütük dönüm noktası var. Bu dönüm noktalarında kitabın türü ve içeriği değişiyor. Ama spoilera girmeden anlatamam, yine de ilk dönüm noktasının 3. kitapta geldiğini söyleyebilirim.      Seriyi bitirdikten sonra fikrimde değişen şeylere gelelim: 1. Bu kitaplardan çok güzel eroge olur. Hatta Fate: Stay Night'ın ilk çıktığı zamanki etkiyi bırakabilir.    2. Serinin anime olmaması gerektiğini söylemiştim. Vazgeçtim, eğer bir anda milyoner olursam ilk işim bunu gerçekleştirmek olur. Roxy-sama'yı 1080px'de gülerken görmek istiyorum. Sadece bunun için bile bir gemi bağışlarım. Özellikle ..................................Edit: spoiler'a girmiş sildim.     3. Mangası'nın çizimleri birazcık üzücü. O karakterler hafif romanında çok daha özenli ve güzel çizilmişlerdi. Lütfen mangasına bakıp yargılamayın seriyi. Emin olun şu anki çoğu seriden daha özeldir.      Demek istediklerim bunlardı. Seriyi çeviren "Natsujunn" arkadaşımız çok yoğun olduğundan ona kısa bir süre yardım edeceğim. Yaptığım sadece 3 bölümcük bir çeviri olucak, 3. kitap tamamlansın diye. Seriyi devralmış değilim, o yüzden lütfen Aozora'yı takipte kalın. Linkini en üstte ve altta paylaştım.    http://novel-aozora.blogspot.com.tr/p/blog-page.html​   3 bölümü ne zaman çevireceğimi  bilmiyorum. Öncelik olarak kendi projelerimle uğraştığımdan beni bol bol taciz edin, yoksa unuturum.                            ​

Çağın getirdikleriyle birlikte herkesin biraz asosyal olması kaçınılmaz, pc android telefonlar vs derken dışarı çıkmak birilerine telefon açıp konuşmak falan uzun iş gibi geliyor.Bunları yazarken benim de az çok asosyal olduğumu bir kenara yazın.
Öncelikle asosyal istediği zaman dışarı çıkmasına rağmen daha çok evde takılan değildir.Asosyal günlük hayatta insanlarla etkileşimde olmak yerine kendi başına takılmayı seven insandır.Bir asosyal olarak tecrübe ettiğim negatif şeyler mesela;
-Topluluk içerisinde huzursuz hissetme, sunum tarzı şeylerde nutkun tutulması ve özgüven eksikliği
-Konuşurken fazla konuşan veya diğerlerine göre domine konuşan insanların yanında suskun kalmak, yer yer fazla empati yaptıgımız için dinleme moduna da geçiyoruz biliyorum ama bu sustuğumuz gerçeğini değiştirmiyor.
-Sonracığıma illaki vardır aynı ortamı paylaşırsınız ama öyle çok da yakın olmadıgınız arkadaşlar falan, gel gezelim sunu yapalım dediğinde geri çevirmezsiniz belki ama o zaman boyunca aklınız oyunda veya sitede olur.
-ilgi alanınız olmayan konular dışındaki sohbetler sizi pek cezbetmez
-Bunu ben yaşamadım ama pek çok asosyal sanırım insanları gereksiz ve can sıkıcı buluyor
-Grupça yapılan işlerde sona kalanlarla birleşmek
-Üniversite ortamında iyi insanlarla rastlaşabilmek için mucize beklemek 
gibi gibi daha belki sayılabilecek bir sürü negatif şey var, hazır siz iyileri yazmışken ekleyeyim dedim.Asosyal olmak elbette iyi bir şey değil, iş hayatında samimiyetsiz bir sürü insanla birlikte olacaksın ve her sevmediğin kişiye ters yapamayacaksın,tabi o ozamanın konusu kişi halinden mutluysa sorun yok demektir.

izlemedim malesef
alttaki etto tsubasa cronicle izlemedi

Buraya da hoşgeldin, başlıklar var ama sanırım son yorum yapılan olarak altta kalmışlar, ben pek takılmadığımdan yardımcı olamicam gomen

Güzel bir seriye benziyor, ekstradan light novel serilerinin çevrilmesi beni mutlu ediyor.İstersen müsait olunca kontrol için bir göz atarım ama gerek olduğunu sanmıyorum.Light novel muhtemelen animesi çıkmadan lisanslanmaz, lisanslansa bile torrentle bulursun pdf sini bence dert etmene gerek yok öyle şeyleri, hadi hayırlı olsun.

hoşgeldin demek saçma olacak herhalde, memnun oldum mehmet ben de 1 senedir izlediğine göre senpain oluyorum, yeni seri falan istersen bana danışabilirsin ama tabi shoujo olmasın

Anaam ne okuyayım ki şimdi... Seçemiyorum ağğ

Çağın getirdikleriyle birlikte herkesin biraz asosyal olması kaçınılmaz, pc android telefonlar vs derken dışarı çıkmak birilerine telefon açıp konuşmak falan uzun iş gibi geliyor.Bunları yazarken benim de az çok asosyal olduğumu bir kenara yazın.
Öncelikle asosyal istediği zaman dışarı çıkmasına rağmen daha çok evde takılan değildir.Asosyal günlük hayatta insanlarla etkileşimde olmak yerine kendi başına takılmayı seven insandır.Bir asosyal olarak tecrübe ettiğim negatif şeyler mesela;
-Topluluk içerisinde huzursuz hissetme, sunum tarzı şeylerde nutkun tutulması ve özgüven eksikliği
-Konuşurken fazla konuşan veya diğerlerine göre domine konuşan insanların yanında suskun kalmak, yer yer fazla empati yaptıgımız için dinleme moduna da geçiyoruz biliyorum ama bu sustuğumuz gerçeğini değiştirmiyor.
-Sonracığıma illaki vardır aynı ortamı paylaşırsınız ama öyle çok da yakın olmadıgınız arkadaşlar falan, gel gezelim sunu yapalım dediğinde geri çevirmezsiniz belki ama o zaman boyunca aklınız oyunda veya sitede olur.
-ilgi alanınız olmayan konular dışındaki sohbetler sizi pek cezbetmez
-Bunu ben yaşamadım ama pek çok asosyal sanırım insanları gereksiz ve can sıkıcı buluyor
-Grupça yapılan işlerde sona kalanlarla birleşmek
-Üniversite ortamında iyi insanlarla rastlaşabilmek için mucize beklemek 
gibi gibi daha belki sayılabilecek bir sürü negatif şey var, hazır siz iyileri yazmışken ekleyeyim dedim.Asosyal olmak elbette iyi bir şey değil, iş hayatında samimiyetsiz bir sürü insanla birlikte olacaksın ve her sevmediğin kişiye ters yapamayacaksın,tabi o ozamanın konusu kişi halinden mutluysa sorun yok demektir.

yeni bölüm Mushoku tam olarak burada -->http://novel-aozora.blogspot.com.tr/2015/10/mushoku-tensei-bolum-14-barbarlk-daha.html

Maçı ben de çok merak ediyorum ve işlerim olmasına rağmen bu akşam izlemeye gideceğim dışarıda arkadaşlarla.Açıkçası ben Origen'i tutuyorum xPeke sezon 2 den beridir en sevdiğim mid oyuncusu soAZ'ın da oynayışını beğeniyorum ve cidden takım ruhu taşıyorlar bence.Yeni takımları çok güzel olmuş sadece Niels'ten bir yana biraz takıntım var bakalım o da nasıl olur.Ama şunu diyeyim maçın FW tarafının kazanmasını istiyorum, çünkü Origens tamam güçlü takım fakat bence yarı finalin üstüne çıkabilecek kapasitede değiller umarım yanılırım.Bu kadar beğendiğim takımı SKT ye falan ezilirken görmek istemiyorum açıkçası ki muhtemelen öyle de olacaktır eğer denk gelirlerse.Diğer yandan FW diyoruz sürprizlerle dolu bir takım, Karsa nın iyi oynamasını baz alıp Bengi ile kıyaslarsak bence çok daha ilginç bir hal olacaktır.Takım oyununu bence çok iyi oynuyorlar pes etmeden objektiflere ulaşmaya çalışıyorlar.Kısaca gönlüm Origen'den yana olsa da bence FW alır.

güldüm biraz kb
ama alttaki bence katekyo hitman reborn izlemedi