Jump to content

Aksamov

Kayıtlı Üye
  • Posts

    244
  • Joined

  • Last visited

Reputation Activity

  1. Beğen
    Aksamov got a reaction from Gallardo in Dizi Tavsiyeleri   
    Merhabalar,

    Efenim, ben şahsen, bizim yerli dizilerden hiç haz etmem. " Fatmagül'ün Suçu Ne?", "Adını Feriha Koydum", "Yaprak Dökümü" vesayre vesayre.. Hepsi aynı kalıptan çıkmışcasına, konuları ya 2 kadın 1 erkek, ya da 2 erkek 1 kadın oluyor, değişen sadece oyuncular, mekanlar, zamanlar..

    Beceremiyorlar demiyorum, haklı da aslında adamlar. Sonuçta bizim ülkede TV başındaki izleyici kitlenin genelini ellerinde ipi iğnesiyle yaşlı nineler oluşturuyor. E sen bunlara getirip de bir Lost izletemezsin ki, düşünmesi bile korkunç yani. "Duman şimdi gidip kızı öpecek bak görürsün, Vah vah, civan gibi oğlanı kurt kaptı, Yok yok Kate Jack'e yanık da naz ediyor...."

    Her ne kadar, yeni yeni başlıyor olsamda, günümün yarısını yabancı dizilerle geçiririm. Ancak çok büyük bir problemim vardır ki, diziyi izlemeye ayırdığım zamandan fazlasını doğru diziye ulaşabilmek için harcıyor olmamdır.. Yani günümün yarısı dizilerle geçiyorsa, bunun yarısı da aradğımı bulmakla geçiyor. Sizlerde benim çektiklerimi çekmeyin diye, izlediklerimden bir liste oluşturmayı düşündüm. Açıklamalar alıntıdır. Hepsi memnuniyet garantilidir, "İzlesemmi?" diye çekinmeyin. Başlayın, devamı gelecektir :)


    Not: Sıralamayı kendim,izlediklerim arasından yaptım, o yüzden biraz kısıtlı olabilir :) "şu niye şurada, burda yanlışlık olmuş, şu niye eksik" ler olmasın ^_^


    1. Lost



    Korkunç bir uçak kazası... Bir adada mahsur kalan kazazedeler ve adada keşfettikleri gizemler... Bizleri her yıl adanın yepyeni bilinmezleri ve karakterler arasındaki akıl almaz bağlantılarla şaşkına çeviren, şok edici sahneler ve kafa karıştırıcı sorular denince akla ilk gelen televizyon dizisi olan LOST'a, dünya üzerinde 7'den 70'e tüm televizyon izleyicilerinin beğenisini kazanmaya ve izleyiciye bilimin, mantığın akıl almaz koridorlarını keşfettirmeye devam ediyor.

    Dizinin ana konusu olan ada dışında, karakterleriyle de izleyiciyi kendisine bağlayan LOST, sıkı karakterleri, aralarındaki uçurumları ve bol drama yüklü hikayeleriyle her hafta bizleri mest etmeye devam ediyor. 16 yıldır adada tekrar etmekte olan bir telsiz mesajından tutun, insanları öldüren, ormanda sürünerek ilerleyen ve kıvılcım sesleri çıkaran bir Siyah Duman'a, Ötekiler'in hayatına, Dharma Girişim'in birbirinden ilginç deney ve aktivitelerine, adada kurulmuş istasyonlarda 108 dakikada bir dizinin favori rakamlarını girerek elektromanyetik bir akımı durdurmaya, psikolojik deneylere; sırlara ve gizemlere, ihanetlere, aşklara, kaçışlara, insanların geçmişlerindeki kalıcı olaylarla ilgili birtakım izleri adada tekrar yaşamalarına kadar her şey bu dizide...

    LOST sizi ada çevresinde kurduğu bambaşka bir evrene davet ediyor!

    [İzlemeyen kalmamıştır sanıyorum, ha varsa hani, hayatının yarısı boşa gitmiştir arkadaş. IMBD Puanı 8.3]



    2. Prison Break



    Prison Break Bir yapı mühendisi olan Michael Scofield (Wentworth Miller) işlememiş olduğu bir suçtan idam cezasına çarptırılan abisi Lincoln Burrows'u (Dominic Purcell) kurtarmak için tüm yasal yolların tükendiğini farkedince işleri kendi eline alır. Mükkemmel kurgulanmış kaçış planıyla abisini kurtarmak için bir bankayı soyar ve abisinin bulunduğu hapisaneye gönderilir. Michael planını uygulmaya başladıktan sonra hesaba katmadığı tek bir şeyin olduğunu anlar: İnsanlar. Ünlü bir mafya tetikcisi olan John Abruzzi (Peter Stormare), çocuk tecavüzcüsü ve katil T-Bag (Robert Knepper) ve azılı gardiyan şefi Brad Bellick (Wade Williams) onun planını zora sokmaktadır...!

    [size tavsiyem, izlencekler sıranızda en sona PB'yi yerleştirin. Bunu izledikten sonra artık hiçbir dizi keyif vermiyor. IMBD Puanı 8.3]


    3. Fringe



    Bilimkurgu, drama ve gerilimin iç içe geçtiği yapımda bir özel ajan, bir bilim adamı ve oğlundan oluşan üçlümüz, bir dizi inanılmaz olayla bağlantılı ölümcül bir gizemi çözmeye çalışıyorlar...

    Tüm yolcuların ve mürettebatının ölmüş olduğu, içinde hiçbir hayat belirtisi bulunmayan bir uçak Boston Logan Havalimanı'na iniş yapar... Bu gizemli olayı araştırmak üzere, FBI Özel Ajanı Olivia Dunham (Torv) görevlendirilir. Ancak araştırma esnasında ortağı Özel Ajan John Scott (Valley), ölümün kıyısına gelir. Çılgına dönen Dunham, umutsuzca ona yardım edecek birilerini aramaya başlar. Bu durum, özel ajanımızı günümüzün Einstein'ı Walter Bishop'a (Noble) götürür. Ancak Bishop, 17 yıldan fazla zamandır akıl hastanesindedir ve ona ulaşabilmenin tek yolu da asi oğlu Peter'ı (Jackson) yardım etmeye ikna etmekten geçer. Özel Ajan Philip Broyles'ın (Reddick) emrindeki üçlümüz, zamanla o ölümcül uçakta yaşananların, çok daha büyük ve şok edici bir gerçeğin sadece ufak bir parçası olduğunu keşfedeceklerdir...

    [Başlamakta çok tereddüt edip, başladıktan sonra kendime geç başladığım için sayıp sövdüğüm harika bir dizidir kendileri.. IMBD Puanı 8.5]



    4. Game Of Thrones



    Yaz mevsimi on yıllar boyunca sürer. Kış ise bir ömür boyu. Demir Taht mücadelesi başladı...

    Mücadele sıcaklığın komplolar, şehvet ve entrikalar doğurduğu güneyden, göz alabildiğine uzanan vahşi doğu topraklarına, yaklaşık 250 metre uzunluğundaki buz duvarının krallığı karanlık güçlerden koruduğu buzla kaplı kuzeye kadar uzanacak. Krallar ve kraliçeler, şövalyeler ve hainler, yalancılar, lordlar ve dürüst adamlar... Hepsi “Taht Oyunları”nı oynayacak...

    [biz bu kalitede filmler çekemezken adamlar dizi yapmış, daha ne denilebilir ki. IMBD Puanı 9.4]




    5. The Walking Dead



    Ölüp ölüp dirileceksiniz! The Shawshank Redemption ve The Green Mile’ın Oscar adayı yazar ve yönetmeni Frank Darabont’un imzasını taşıyan The Walking Dead ile tüyler ürpertici bir deneyime hazır olun.

    Eviniz son teknoloji bir güvenlik sistemiyle donatılmış, yaşadığınız ülke, dünyanın en güçlü ordusuna, en etkili silahlarına sahip olabilir. İnsanlık, uzayın derinliklerini keşfetmeye başlamış, doğanın kanunlarına başkaldırıyor, laboratuvarda koyun klonluyor olabilir. Peki bütün bunlar kendinizi güvende hissetmeniz için yeter mi? Hayatını toplumun refahını korumaya adamış şerif yardımcısı Rick Grimes için bu sorunun cevabı evet idi. Ta ki nedeni belirsiz bir zombi istilası, dünyayı mahşer yerine çevirene kadar...

    Bir çizgi roman serisinin TV uyaralaması olan The Walking Dead’de, silahlı bir çatışmada vurulduktan sonra komaya giren şerif yardımcısı Rick Grimes, hastanede tek başına uyanıyor. Etrafta sadece cesetler kalmış. Ailesinin bu korkunç saldırıdan kurtulan şanslı insanlar arasında olduğuna inanan Rick, onları bulmak için yola koyuluyor. Fakat ailesine ulaşmak için aç zombileri aşması, geçmişinden şeytanlarla savaşması ve insanlığını sorgulaması gerekiyor.

    Mini dizi olarak tasarlanan fakat gördüğü yoğun ilgi üzerine uzun soluklu bir projeye dönüştürülen yapımın duygusal yoğunluğunun arkasındaki isim, The Shawshank Redemption ve The Green Mile’ın Oscar adayı yazar ve yönetmeni Frank Darabont. Dizinin senaristliğini de üstlenen Darabont’a Alien ve Terminator üçlemesinin yapımcısı Gale Anne Hurd eşlik ediyor.

    [Yeni başlayacaklar için tek cümle ile anlatıyorum ''Bu diziyi izledikten sonra dünyayı zombilerin basması için dua edeceksiniz." IMBD Puanı 8.7]



    6. Heroes



    ÖZEL GÜÇLERİNİ KEŞFEDENE DEK SIRADAN OLDUKLARINI DÜŞÜNÜYORLARDI.

    Amerikan televizyonlarında en çok heyecan yaratan dizi Heroes. Dizinin adının "kahramanlar" olmasına bakıp, alıştığınız süper kahraman karakterlerini bu dizide görmeyi henüz beklemeyin. Çünkü Heroes olağanüstü birtakım güçler geliştirdiklerini keşfeden sıradan insanları konu eden bir dizi. Dolayısıyla süper kahramanlığa dair farklı bir yaklaşıma, ilginç karakterlere ve çok sürükleyici bir öyküye sahip.

    Kahramanlarımız yeni gelişen özel güçlerinin hayatlarına etkisiyle baş etmeye, bu güçlerin kaynağını ve sebebini öğrenmeye çalışırken, onları teker teker bir araya getirecek büyük resim de aydınlanacak. Bedeni kendini hızla onaranından, geleceği tuale aktarana, zaman ve uzam içinde hareket edebilene kadar farklı özel yetenekler geliştiren insanların kaderi dünyanın kaderini belirleyecek.

    [böyle uçan kaçan zihin okuyabilen adamlar topluluğu bana göre olmasa da Heroes da beni çeken bir şeyler vardı. IMBD Puanı 7.2]



    7. Person Of Interest



    En iyi suç henüz işlenmeyendir. Lost’un yaratıcısı J.J. Abrams ve The Dark Knight'ın senaristi Jonathan Nolan'dan yepyeni bir gizem öyküsü.

    Kameralar her yerde! İzliyorlar, dinliyorlar, kaydediyorlar... Sizin hakkınızda her şeyi biliyorlar! Peki siz onlar hakkında ne biliyorsunuz? Gizemli bir işadamı olan Mr. Finch, ileride işlenecek suçları önceden önlemeyi hedefleyen bir bilgisayar programı geliştirir. İlginç bir karaktere sahip bu milyoner işadamı elindeki programı hayata geçirebilmek için resmi kayıtlarda ölü olarak geçen Reese adlı eski bir CIA ajanıyla anlaşır. Kendi kaynakları ve teknolojisiyle, Reese'in yetenekleri ve sezgilerini birleştiren Mr. Finch'in amacı; gelecekte işlenecek olan suçları henüz suçlular eyleme geçmeden önlemektir.

    Dizinin başkarakteri Mr. Finch rolünü son yılların en sevilen aktörlerinden biri olan Michael Emerson üstleniyor. Emerson, Abrams'ın da en gözde oyuncularından biri. Usta oyuncuyu tüm dünyada üne kavuşturan, J.J. Abrams'ın yapımcılığını üstlendiği Lost dizisinde canlandırdığı Ben Linus karakteri olmuştu. Dizinin diğer başrolü ise 1991 yılından bu yana sinemalarda izlediğimiz Jim Caviezel'e ait. Caviziel, son olarak geçtiğimiz yıl mini dizi The Prisoner'ın başkarakteri olarak ekrana gelmişti.

    [senaryosuyla, müzikleriyle, muhteşem kadrosuyla tek kelimeyle muhteşem bir dizi. IMBD Puanı 8.3]



    8. Spartacus



    Arenada efsaneler kanla yazılır... Rome dizisinin tarihi gerçekçiliği 300 filminin görsel mükemmelliğiyle buluşuyor, tarihin en asi kahramanı Spartaküs, televizyonu fethediyor. 2010'un en ses getiren dizisi Spartacus: Blood and Sand.

    Romalıların ihanetine uğradı, köleliğe zorlandı ve bir gladyatör olarak yeniden doğdu. Çizgi roman estetiğinin ve ileri görsel efekt teknolojilerinin tüm nimetlerinden yararlanılarak çekilen Spartacus: Blood and Sand, yurdundan ve sevdiği kadından koparılan bir adamın, kanlı arenalarda küllerinden doğuş öyküsünü anlatıyor. O artık ateşli tutkuların esiri olmuş ve gaddarca yönetilen bir dünyada mücadele vermek zorunda. Spartaküs hayatta kalmak için sıradan bir adamdan ve bir gladyatörden çok daha fazlası olmalı. O, bir efsaneye dönüşmeli. Tarihin en asi kahramanı, televizyonu fethetmeye hazırlanıyor. Spartacus: Blood and Sand ile Romalıları dize getiren efsanenin doğuşuna tanıklık edeceksiniz. Galler kökenli Andy Whitfield'ın Spartacus'ü canlandırdığı yapımda, Türk izleyicilerin Xena / Zeyna olarak tanıdığı Lucy Lawless da rol alıyor.

    [Her ne kadar kurgusu, kadrosu, kusursuz olsada, fazla kan görmeye dayanamadığımdandır belkim, pek sarmadı beni :) IMBD Puanı 8.7]



    9. Chuck



    Dijital çağın zoraki ajanı: CHUCK

    Bir gün hükümetin en büyük sırlarını beyninize yüklenmiş şekilde bulursanız ne yaparsınız? Ekranların yeni kahramanı Chuck’ın bu konudaki tecrübeleri eminiz size yol gösterecektir. The O.C.’nin yaratıcısı Josh Schwartz ajan komedisi Chuck ile televizyona muhteşem bir dönüş yapıyor.

    Zachary Levi’nin canlandırdığı bir “bilgisayar kurdu” olan Chuck bilgisayarına gelen bir mesajı açmasıyla birlikte birdenbire bütün devlet sırları beynine yüklenir. Chuck bir süre sonra kıdemli ajan John Casey ve yeni ortağı Sarah tarafından, bilgisayarcıdaki işiyle ve Ulusal Güvenlik görevleri arasında gidip gelen ikili bir yaşantı sürmeye zorlanır. Ortada Chuck, bir yandan John çekiştirecek, diğer yandan Sarah. Uluslararası teröristler, karşılarına çıkacak suikastçılar ise işin kaymak tabakasını oluşturacak.

    Dizide Chuck’ın en yakın ve biraz dangalak arkadaşı Morgan’ı Joshua Gomez canlandırıyor. Chuck ile aynı evi paylaşan, onun her zaman ve her konuda en büyük destekçisi kız kardeşi Ellie’ye hayat veren oyuncu ise Sarah Lancaster. Bu arada Ellie’nin can sıkıcı mükemmellikte bir de doktor sevgilisi var. İsmi Captain Awesome olan bu erkek arkadaş rolünde izleyeceğimiz oyuncu Ryan McPartlin

    [bittiğine hala inanamiyorum belki de inanmak istemedigimdendir. Güzel bir yapımdı. IMBD Puanı 8.0]



    10. Kyle XY




    ABC Family'de yayınlanan Amerikan yapımı dizi.

    Dizi ormanda uyanan Kyle isimli kahramanımızla başlar, Kyle'ın normal bir genç olmadığın farkedilmesi uzun sürmez. Trager'larla yaşamaya başlayan Kyle geçmişinin peşine düşünce olaylar gelişir. Perdeler aralandıkça yeni sorular ortaya çıkar ve dizi sürekli merak uyandıran akışını sürdürür.

    [Tam en heyecanlı yerinde çekimini durdurmuş hevesimi kursağımda bırakmış bir dizidir. IMBD Puanı 7.1]

    •••

    Sıralamadiklerin dışında, hala izlemekte olduğum Supernatural, kesinlikle ilk 3'ü hak ediyor. Bitirdiğimde ekleyecegim inş :) •The Big Bang Theory, •How I Met Your Mother , •Dexter, •Breaking Bad, •House, •Mentalist' de ekleyecektim de, şimdi sıralamayı alt üst edecekler, zaten çoğu bilindik de diye kenara çektim. Öncelikli olanları sunayım dedim.

    Ayırca önerebileceğim;

    • Sherlock [Filmindeki kurguya, karakterlere alıştığımdan herhalde, ısınamadım ben. Ama kesinlikle izlenmelik seridir, tavsiye ederim.]
    •Alcatraz [J.J Abrahams yapıtı olur da kötü olurmu? Konusu eşsiz, oyuncuları gayet iyi ancak, kısa zamanda bitirdiler. Bu yüzden sıralamaya dahil etmedim.]
    •FlashForward [Her yönüyle güzel olsada, konusu dar, dolayısıyla kısa süren bir diziydi.]
    •The 4400 [Heroes'in çakması olarak görsemde güzeldi, izlenebilir bir dizi.]
    •Camelot [Kısa tuttular diziyi, Tamamiyle Merlin'den alıntı diyebilirim. Ana roldeki elemenıda heç sevmemiştim de orta çağ işte bilirsiniz, çekiyor insanı :) ]
    •Arrow [Henüz daha ilk sezonu tamamlanmamış, senaryosuda biraz klasik geldi ama izlenmeye değer.]
    •24 [Her sezonu 1 günü anlatıyor. Her bir bölüm 1 saati ele alıyor. Kesinlikle eşi benzeri olmayan bir dizi. İzlenmeli.]
  2. Teşekkür
    Aksamov got a reaction from Barış D. Baryshx in [Light Novel] Legendary Moonlight Sculptor (Türkçe Çeviri, Bir Sanal Gerçeklik Hikayesi)   
    Konu hortlattığım için özür dilerim, gerçi bende hortlak sayılırım yıllardır postum yok ama bu notu düşmezsem içimde kalacak. @0nLin3 Tarih, seni light novelı Türkiye'ye kazandıran kişi olarak bilecek hocam. Öyle bir akım başlattın ki, şuanda çeviri siteleri bu akımdan aylık 4-5 bin lirayı bulan gelirler elde ediyorlar. Ve ben de, 3 senede, sayende İngilizce novel okuya okuya kendim çeviri yapabilecek düzeye geldim. Ortamlarda açılın ben İngilizce biliyorum diyen adam oldum, twitterda İngilizce profil notumu kendim düşebiliyorum artık. Ve 3 senedir, ömrü hayatımda okumadığım kadar kitap okudum bak valla. Artık novelsiz günüm geçmiyor. Hayatım novel oldu. 
    Kısaca teşekkürler hocam, seviliyorsun.
  3. Beğen
    Aksamov got a reaction from Anonymmy in Dizi Tavsiyeleri   
    Merhabalar,

    Efenim, ben şahsen, bizim yerli dizilerden hiç haz etmem. " Fatmagül'ün Suçu Ne?", "Adını Feriha Koydum", "Yaprak Dökümü" vesayre vesayre.. Hepsi aynı kalıptan çıkmışcasına, konuları ya 2 kadın 1 erkek, ya da 2 erkek 1 kadın oluyor, değişen sadece oyuncular, mekanlar, zamanlar..

    Beceremiyorlar demiyorum, haklı da aslında adamlar. Sonuçta bizim ülkede TV başındaki izleyici kitlenin genelini ellerinde ipi iğnesiyle yaşlı nineler oluşturuyor. E sen bunlara getirip de bir Lost izletemezsin ki, düşünmesi bile korkunç yani. "Duman şimdi gidip kızı öpecek bak görürsün, Vah vah, civan gibi oğlanı kurt kaptı, Yok yok Kate Jack'e yanık da naz ediyor...."

    Her ne kadar, yeni yeni başlıyor olsamda, günümün yarısını yabancı dizilerle geçiririm. Ancak çok büyük bir problemim vardır ki, diziyi izlemeye ayırdığım zamandan fazlasını doğru diziye ulaşabilmek için harcıyor olmamdır.. Yani günümün yarısı dizilerle geçiyorsa, bunun yarısı da aradğımı bulmakla geçiyor. Sizlerde benim çektiklerimi çekmeyin diye, izlediklerimden bir liste oluşturmayı düşündüm. Açıklamalar alıntıdır. Hepsi memnuniyet garantilidir, "İzlesemmi?" diye çekinmeyin. Başlayın, devamı gelecektir :)


    Not: Sıralamayı kendim,izlediklerim arasından yaptım, o yüzden biraz kısıtlı olabilir :) "şu niye şurada, burda yanlışlık olmuş, şu niye eksik" ler olmasın ^_^


    1. Lost



    Korkunç bir uçak kazası... Bir adada mahsur kalan kazazedeler ve adada keşfettikleri gizemler... Bizleri her yıl adanın yepyeni bilinmezleri ve karakterler arasındaki akıl almaz bağlantılarla şaşkına çeviren, şok edici sahneler ve kafa karıştırıcı sorular denince akla ilk gelen televizyon dizisi olan LOST'a, dünya üzerinde 7'den 70'e tüm televizyon izleyicilerinin beğenisini kazanmaya ve izleyiciye bilimin, mantığın akıl almaz koridorlarını keşfettirmeye devam ediyor.

    Dizinin ana konusu olan ada dışında, karakterleriyle de izleyiciyi kendisine bağlayan LOST, sıkı karakterleri, aralarındaki uçurumları ve bol drama yüklü hikayeleriyle her hafta bizleri mest etmeye devam ediyor. 16 yıldır adada tekrar etmekte olan bir telsiz mesajından tutun, insanları öldüren, ormanda sürünerek ilerleyen ve kıvılcım sesleri çıkaran bir Siyah Duman'a, Ötekiler'in hayatına, Dharma Girişim'in birbirinden ilginç deney ve aktivitelerine, adada kurulmuş istasyonlarda 108 dakikada bir dizinin favori rakamlarını girerek elektromanyetik bir akımı durdurmaya, psikolojik deneylere; sırlara ve gizemlere, ihanetlere, aşklara, kaçışlara, insanların geçmişlerindeki kalıcı olaylarla ilgili birtakım izleri adada tekrar yaşamalarına kadar her şey bu dizide...

    LOST sizi ada çevresinde kurduğu bambaşka bir evrene davet ediyor!

    [İzlemeyen kalmamıştır sanıyorum, ha varsa hani, hayatının yarısı boşa gitmiştir arkadaş. IMBD Puanı 8.3]



    2. Prison Break



    Prison Break Bir yapı mühendisi olan Michael Scofield (Wentworth Miller) işlememiş olduğu bir suçtan idam cezasına çarptırılan abisi Lincoln Burrows'u (Dominic Purcell) kurtarmak için tüm yasal yolların tükendiğini farkedince işleri kendi eline alır. Mükkemmel kurgulanmış kaçış planıyla abisini kurtarmak için bir bankayı soyar ve abisinin bulunduğu hapisaneye gönderilir. Michael planını uygulmaya başladıktan sonra hesaba katmadığı tek bir şeyin olduğunu anlar: İnsanlar. Ünlü bir mafya tetikcisi olan John Abruzzi (Peter Stormare), çocuk tecavüzcüsü ve katil T-Bag (Robert Knepper) ve azılı gardiyan şefi Brad Bellick (Wade Williams) onun planını zora sokmaktadır...!

    [size tavsiyem, izlencekler sıranızda en sona PB'yi yerleştirin. Bunu izledikten sonra artık hiçbir dizi keyif vermiyor. IMBD Puanı 8.3]


    3. Fringe



    Bilimkurgu, drama ve gerilimin iç içe geçtiği yapımda bir özel ajan, bir bilim adamı ve oğlundan oluşan üçlümüz, bir dizi inanılmaz olayla bağlantılı ölümcül bir gizemi çözmeye çalışıyorlar...

    Tüm yolcuların ve mürettebatının ölmüş olduğu, içinde hiçbir hayat belirtisi bulunmayan bir uçak Boston Logan Havalimanı'na iniş yapar... Bu gizemli olayı araştırmak üzere, FBI Özel Ajanı Olivia Dunham (Torv) görevlendirilir. Ancak araştırma esnasında ortağı Özel Ajan John Scott (Valley), ölümün kıyısına gelir. Çılgına dönen Dunham, umutsuzca ona yardım edecek birilerini aramaya başlar. Bu durum, özel ajanımızı günümüzün Einstein'ı Walter Bishop'a (Noble) götürür. Ancak Bishop, 17 yıldan fazla zamandır akıl hastanesindedir ve ona ulaşabilmenin tek yolu da asi oğlu Peter'ı (Jackson) yardım etmeye ikna etmekten geçer. Özel Ajan Philip Broyles'ın (Reddick) emrindeki üçlümüz, zamanla o ölümcül uçakta yaşananların, çok daha büyük ve şok edici bir gerçeğin sadece ufak bir parçası olduğunu keşfedeceklerdir...

    [Başlamakta çok tereddüt edip, başladıktan sonra kendime geç başladığım için sayıp sövdüğüm harika bir dizidir kendileri.. IMBD Puanı 8.5]



    4. Game Of Thrones



    Yaz mevsimi on yıllar boyunca sürer. Kış ise bir ömür boyu. Demir Taht mücadelesi başladı...

    Mücadele sıcaklığın komplolar, şehvet ve entrikalar doğurduğu güneyden, göz alabildiğine uzanan vahşi doğu topraklarına, yaklaşık 250 metre uzunluğundaki buz duvarının krallığı karanlık güçlerden koruduğu buzla kaplı kuzeye kadar uzanacak. Krallar ve kraliçeler, şövalyeler ve hainler, yalancılar, lordlar ve dürüst adamlar... Hepsi “Taht Oyunları”nı oynayacak...

    [biz bu kalitede filmler çekemezken adamlar dizi yapmış, daha ne denilebilir ki. IMBD Puanı 9.4]




    5. The Walking Dead



    Ölüp ölüp dirileceksiniz! The Shawshank Redemption ve The Green Mile’ın Oscar adayı yazar ve yönetmeni Frank Darabont’un imzasını taşıyan The Walking Dead ile tüyler ürpertici bir deneyime hazır olun.

    Eviniz son teknoloji bir güvenlik sistemiyle donatılmış, yaşadığınız ülke, dünyanın en güçlü ordusuna, en etkili silahlarına sahip olabilir. İnsanlık, uzayın derinliklerini keşfetmeye başlamış, doğanın kanunlarına başkaldırıyor, laboratuvarda koyun klonluyor olabilir. Peki bütün bunlar kendinizi güvende hissetmeniz için yeter mi? Hayatını toplumun refahını korumaya adamış şerif yardımcısı Rick Grimes için bu sorunun cevabı evet idi. Ta ki nedeni belirsiz bir zombi istilası, dünyayı mahşer yerine çevirene kadar...

    Bir çizgi roman serisinin TV uyaralaması olan The Walking Dead’de, silahlı bir çatışmada vurulduktan sonra komaya giren şerif yardımcısı Rick Grimes, hastanede tek başına uyanıyor. Etrafta sadece cesetler kalmış. Ailesinin bu korkunç saldırıdan kurtulan şanslı insanlar arasında olduğuna inanan Rick, onları bulmak için yola koyuluyor. Fakat ailesine ulaşmak için aç zombileri aşması, geçmişinden şeytanlarla savaşması ve insanlığını sorgulaması gerekiyor.

    Mini dizi olarak tasarlanan fakat gördüğü yoğun ilgi üzerine uzun soluklu bir projeye dönüştürülen yapımın duygusal yoğunluğunun arkasındaki isim, The Shawshank Redemption ve The Green Mile’ın Oscar adayı yazar ve yönetmeni Frank Darabont. Dizinin senaristliğini de üstlenen Darabont’a Alien ve Terminator üçlemesinin yapımcısı Gale Anne Hurd eşlik ediyor.

    [Yeni başlayacaklar için tek cümle ile anlatıyorum ''Bu diziyi izledikten sonra dünyayı zombilerin basması için dua edeceksiniz." IMBD Puanı 8.7]



    6. Heroes



    ÖZEL GÜÇLERİNİ KEŞFEDENE DEK SIRADAN OLDUKLARINI DÜŞÜNÜYORLARDI.

    Amerikan televizyonlarında en çok heyecan yaratan dizi Heroes. Dizinin adının "kahramanlar" olmasına bakıp, alıştığınız süper kahraman karakterlerini bu dizide görmeyi henüz beklemeyin. Çünkü Heroes olağanüstü birtakım güçler geliştirdiklerini keşfeden sıradan insanları konu eden bir dizi. Dolayısıyla süper kahramanlığa dair farklı bir yaklaşıma, ilginç karakterlere ve çok sürükleyici bir öyküye sahip.

    Kahramanlarımız yeni gelişen özel güçlerinin hayatlarına etkisiyle baş etmeye, bu güçlerin kaynağını ve sebebini öğrenmeye çalışırken, onları teker teker bir araya getirecek büyük resim de aydınlanacak. Bedeni kendini hızla onaranından, geleceği tuale aktarana, zaman ve uzam içinde hareket edebilene kadar farklı özel yetenekler geliştiren insanların kaderi dünyanın kaderini belirleyecek.

    [böyle uçan kaçan zihin okuyabilen adamlar topluluğu bana göre olmasa da Heroes da beni çeken bir şeyler vardı. IMBD Puanı 7.2]



    7. Person Of Interest



    En iyi suç henüz işlenmeyendir. Lost’un yaratıcısı J.J. Abrams ve The Dark Knight'ın senaristi Jonathan Nolan'dan yepyeni bir gizem öyküsü.

    Kameralar her yerde! İzliyorlar, dinliyorlar, kaydediyorlar... Sizin hakkınızda her şeyi biliyorlar! Peki siz onlar hakkında ne biliyorsunuz? Gizemli bir işadamı olan Mr. Finch, ileride işlenecek suçları önceden önlemeyi hedefleyen bir bilgisayar programı geliştirir. İlginç bir karaktere sahip bu milyoner işadamı elindeki programı hayata geçirebilmek için resmi kayıtlarda ölü olarak geçen Reese adlı eski bir CIA ajanıyla anlaşır. Kendi kaynakları ve teknolojisiyle, Reese'in yetenekleri ve sezgilerini birleştiren Mr. Finch'in amacı; gelecekte işlenecek olan suçları henüz suçlular eyleme geçmeden önlemektir.

    Dizinin başkarakteri Mr. Finch rolünü son yılların en sevilen aktörlerinden biri olan Michael Emerson üstleniyor. Emerson, Abrams'ın da en gözde oyuncularından biri. Usta oyuncuyu tüm dünyada üne kavuşturan, J.J. Abrams'ın yapımcılığını üstlendiği Lost dizisinde canlandırdığı Ben Linus karakteri olmuştu. Dizinin diğer başrolü ise 1991 yılından bu yana sinemalarda izlediğimiz Jim Caviezel'e ait. Caviziel, son olarak geçtiğimiz yıl mini dizi The Prisoner'ın başkarakteri olarak ekrana gelmişti.

    [senaryosuyla, müzikleriyle, muhteşem kadrosuyla tek kelimeyle muhteşem bir dizi. IMBD Puanı 8.3]



    8. Spartacus



    Arenada efsaneler kanla yazılır... Rome dizisinin tarihi gerçekçiliği 300 filminin görsel mükemmelliğiyle buluşuyor, tarihin en asi kahramanı Spartaküs, televizyonu fethediyor. 2010'un en ses getiren dizisi Spartacus: Blood and Sand.

    Romalıların ihanetine uğradı, köleliğe zorlandı ve bir gladyatör olarak yeniden doğdu. Çizgi roman estetiğinin ve ileri görsel efekt teknolojilerinin tüm nimetlerinden yararlanılarak çekilen Spartacus: Blood and Sand, yurdundan ve sevdiği kadından koparılan bir adamın, kanlı arenalarda küllerinden doğuş öyküsünü anlatıyor. O artık ateşli tutkuların esiri olmuş ve gaddarca yönetilen bir dünyada mücadele vermek zorunda. Spartaküs hayatta kalmak için sıradan bir adamdan ve bir gladyatörden çok daha fazlası olmalı. O, bir efsaneye dönüşmeli. Tarihin en asi kahramanı, televizyonu fethetmeye hazırlanıyor. Spartacus: Blood and Sand ile Romalıları dize getiren efsanenin doğuşuna tanıklık edeceksiniz. Galler kökenli Andy Whitfield'ın Spartacus'ü canlandırdığı yapımda, Türk izleyicilerin Xena / Zeyna olarak tanıdığı Lucy Lawless da rol alıyor.

    [Her ne kadar kurgusu, kadrosu, kusursuz olsada, fazla kan görmeye dayanamadığımdandır belkim, pek sarmadı beni :) IMBD Puanı 8.7]



    9. Chuck



    Dijital çağın zoraki ajanı: CHUCK

    Bir gün hükümetin en büyük sırlarını beyninize yüklenmiş şekilde bulursanız ne yaparsınız? Ekranların yeni kahramanı Chuck’ın bu konudaki tecrübeleri eminiz size yol gösterecektir. The O.C.’nin yaratıcısı Josh Schwartz ajan komedisi Chuck ile televizyona muhteşem bir dönüş yapıyor.

    Zachary Levi’nin canlandırdığı bir “bilgisayar kurdu” olan Chuck bilgisayarına gelen bir mesajı açmasıyla birlikte birdenbire bütün devlet sırları beynine yüklenir. Chuck bir süre sonra kıdemli ajan John Casey ve yeni ortağı Sarah tarafından, bilgisayarcıdaki işiyle ve Ulusal Güvenlik görevleri arasında gidip gelen ikili bir yaşantı sürmeye zorlanır. Ortada Chuck, bir yandan John çekiştirecek, diğer yandan Sarah. Uluslararası teröristler, karşılarına çıkacak suikastçılar ise işin kaymak tabakasını oluşturacak.

    Dizide Chuck’ın en yakın ve biraz dangalak arkadaşı Morgan’ı Joshua Gomez canlandırıyor. Chuck ile aynı evi paylaşan, onun her zaman ve her konuda en büyük destekçisi kız kardeşi Ellie’ye hayat veren oyuncu ise Sarah Lancaster. Bu arada Ellie’nin can sıkıcı mükemmellikte bir de doktor sevgilisi var. İsmi Captain Awesome olan bu erkek arkadaş rolünde izleyeceğimiz oyuncu Ryan McPartlin

    [bittiğine hala inanamiyorum belki de inanmak istemedigimdendir. Güzel bir yapımdı. IMBD Puanı 8.0]



    10. Kyle XY




    ABC Family'de yayınlanan Amerikan yapımı dizi.

    Dizi ormanda uyanan Kyle isimli kahramanımızla başlar, Kyle'ın normal bir genç olmadığın farkedilmesi uzun sürmez. Trager'larla yaşamaya başlayan Kyle geçmişinin peşine düşünce olaylar gelişir. Perdeler aralandıkça yeni sorular ortaya çıkar ve dizi sürekli merak uyandıran akışını sürdürür.

    [Tam en heyecanlı yerinde çekimini durdurmuş hevesimi kursağımda bırakmış bir dizidir. IMBD Puanı 7.1]

    •••

    Sıralamadiklerin dışında, hala izlemekte olduğum Supernatural, kesinlikle ilk 3'ü hak ediyor. Bitirdiğimde ekleyecegim inş :) •The Big Bang Theory, •How I Met Your Mother , •Dexter, •Breaking Bad, •House, •Mentalist' de ekleyecektim de, şimdi sıralamayı alt üst edecekler, zaten çoğu bilindik de diye kenara çektim. Öncelikli olanları sunayım dedim.

    Ayırca önerebileceğim;

    • Sherlock [Filmindeki kurguya, karakterlere alıştığımdan herhalde, ısınamadım ben. Ama kesinlikle izlenmelik seridir, tavsiye ederim.]
    •Alcatraz [J.J Abrahams yapıtı olur da kötü olurmu? Konusu eşsiz, oyuncuları gayet iyi ancak, kısa zamanda bitirdiler. Bu yüzden sıralamaya dahil etmedim.]
    •FlashForward [Her yönüyle güzel olsada, konusu dar, dolayısıyla kısa süren bir diziydi.]
    •The 4400 [Heroes'in çakması olarak görsemde güzeldi, izlenebilir bir dizi.]
    •Camelot [Kısa tuttular diziyi, Tamamiyle Merlin'den alıntı diyebilirim. Ana roldeki elemenıda heç sevmemiştim de orta çağ işte bilirsiniz, çekiyor insanı :) ]
    •Arrow [Henüz daha ilk sezonu tamamlanmamış, senaryosuda biraz klasik geldi ama izlenmeye değer.]
    •24 [Her sezonu 1 günü anlatıyor. Her bir bölüm 1 saati ele alıyor. Kesinlikle eşi benzeri olmayan bir dizi. İzlenmeli.]
  4. Beğen
    Aksamov got a reaction from 77asdor77 in [Light Novel] Legendary Moonlight Sculptor (Türkçe Çeviri, Bir Sanal Gerçeklik Hikayesi)   
    Wattpad adlı ücretsiz kitap okuma uygulamasını bilenler vardır belki aranızda. Efsanevi Ay ışığı Oymacısı adı altında çevirilerinizin ilk 10 bölümü düzenli olarak paylaşılmış. Paylaşan kişi siz misiniz bilmiyorum ama, hikaye kendisine aitmiş gibi davranıp, yorumlarında; 10. bölümden sonra "daha fazla yazmayacağım" gibi sözler sarfederek emek hırsızlığı yapmış. Çevirinin sahibi olsa dahi yakışır bir şey değil, ki hiç sanmıyorum. Yazarı geçiyorum, sizlerin de emeğine büyük saygısızlık ediliyor. Takip eden herkesin girip şikayetçi olması gerektiğini düşünüyorum. 
     
    http://www.wattpad.com/story/25213723-efsanevi-ay-işığı-oymacısı
  5. Beğen
    Aksamov got a reaction from Soranohikari in [Light Novel] Legendary Moonlight Sculptor (Türkçe Çeviri, Bir Sanal Gerçeklik Hikayesi)   
    Wattpad adlı ücretsiz kitap okuma uygulamasını bilenler vardır belki aranızda. Efsanevi Ay ışığı Oymacısı adı altında çevirilerinizin ilk 10 bölümü düzenli olarak paylaşılmış. Paylaşan kişi siz misiniz bilmiyorum ama, hikaye kendisine aitmiş gibi davranıp, yorumlarında; 10. bölümden sonra "daha fazla yazmayacağım" gibi sözler sarfederek emek hırsızlığı yapmış. Çevirinin sahibi olsa dahi yakışır bir şey değil, ki hiç sanmıyorum. Yazarı geçiyorum, sizlerin de emeğine büyük saygısızlık ediliyor. Takip eden herkesin girip şikayetçi olması gerektiğini düşünüyorum. 
     
    http://www.wattpad.com/story/25213723-efsanevi-ay-işığı-oymacısı
  6. Beğen
    Aksamov got a reaction from Namida in [Light Novel] Legendary Moonlight Sculptor (Türkçe Çeviri, Bir Sanal Gerçeklik Hikayesi)   
    Wattpad adlı ücretsiz kitap okuma uygulamasını bilenler vardır belki aranızda. Efsanevi Ay ışığı Oymacısı adı altında çevirilerinizin ilk 10 bölümü düzenli olarak paylaşılmış. Paylaşan kişi siz misiniz bilmiyorum ama, hikaye kendisine aitmiş gibi davranıp, yorumlarında; 10. bölümden sonra "daha fazla yazmayacağım" gibi sözler sarfederek emek hırsızlığı yapmış. Çevirinin sahibi olsa dahi yakışır bir şey değil, ki hiç sanmıyorum. Yazarı geçiyorum, sizlerin de emeğine büyük saygısızlık ediliyor. Takip eden herkesin girip şikayetçi olması gerektiğini düşünüyorum. 
     
    http://www.wattpad.com/story/25213723-efsanevi-ay-işığı-oymacısı
  7. Beğen
    Aksamov got a reaction from DragonSoul in "Anime bir hataydı."   
    Anlattıklarınıza birebir katılıyorum. 1-2 Yıl öncesinde de ecchi üzerine forumda bu tarz bir muhabbet dönmüştü, "ecchi"nin kelime karşılığının "sapıklık" olduğunu söylemem dahi çok tepki çekmişti, çok ayıplanmıştım.. 
     
    Şöyle birşey var ki, bu dile getirdikleriniz sanal dünyanın genel sorunu. Gerek yerli, gerek yabancı dizilerde olsun görebilirsiniz bunu. Takip ediyorsanız haberleri, Özgecan'ın katillerinin beraber oturup "Fatmagül'ün suçu ne?" izlediğini duymuşsunuzdur. Günümüzün en popüler yabancı dizilerinde, misalen "Game Of Thrones" da geçen ensest ilişkilerden, reyting için yapılan cinsellik içerikli sahnelerden haberdarsınızdır. Aynı şekilde, "One Piece" de Brook'un en yakın arkadaşının dahi bel altına inecek kadar, banyosunu gözetlemeye çalışacak kadar "sapık", ama seride gösterildiği şekilde "sempatik" olduğunu, farketmediyseniz bile şimdi farkediyorsunuzdur. Bir şey izlemek zorunda da değilsiniz, sosyal medyada hiç tanınmayan birinin, kişiyi ekleyip farklı emellerine alet etmeye çalıştığını yaşamış, veya yaşamışları tanımışsınızdır. Bizler istemesekte, bunlar hep beyinlerimize empoze ediliyor. Artık "Amerika'nın oyunları" mı dersiniz, "İlluminati" ile mi bağdaştırırsınız, "Yapay zekanın insanları köleleştirmesi" mi dersiniz bilmiyorum ama, şunu açıkça söyleyebiliriz ki, gittikçe insanlıktan koparılıyoruz.
     
    Asıl sorun şu, televizyon başında dizi izleyenler, bilgisayar başında sosyal medyada gezinen, yabancı dizileri yalayıp yutanlar, animeleri izleyip yorumlayanlar henüz 10-15 yaşında ki hayata dair hiçbir bilgisi, sezisi olmayan çocuklar. Bu temiz kalpleri kirlilikten korumak için ne yapabileceğmiz hususunda, açıkçası net bir çözüm yolu olduğunu düşünmüyorum. Kimseye sosyal medyada gezinme, televizyon izleme, dizilere kendini kaptırma diyemezsiniz. Dememelisiniz de. Çağa ayak uydurmak lazım bir şekilde. Yapılması gereken şey, gençleri bunlardan koparmak değil. Gençleri bunlara olan ilgiden koparmak. Çevreme bakıyorum, kendi ailemde dahi; ne zaman oturup da beraber bir kitap okuduk, beraber telefonsuz tabletsiz vakit geçirdik, sohbet ettik hatırlamıyorum. Yapılması gereken şey, gençler için gerçek dünyayı ilgi çekici hale getirmek, sevdirmek.
  8. Beğen
    Aksamov got a reaction from mustafalrsm in "Anime bir hataydı."   
    Anlattıklarınıza birebir katılıyorum. 1-2 Yıl öncesinde de ecchi üzerine forumda bu tarz bir muhabbet dönmüştü, "ecchi"nin kelime karşılığının "sapıklık" olduğunu söylemem dahi çok tepki çekmişti, çok ayıplanmıştım.. 
     
    Şöyle birşey var ki, bu dile getirdikleriniz sanal dünyanın genel sorunu. Gerek yerli, gerek yabancı dizilerde olsun görebilirsiniz bunu. Takip ediyorsanız haberleri, Özgecan'ın katillerinin beraber oturup "Fatmagül'ün suçu ne?" izlediğini duymuşsunuzdur. Günümüzün en popüler yabancı dizilerinde, misalen "Game Of Thrones" da geçen ensest ilişkilerden, reyting için yapılan cinsellik içerikli sahnelerden haberdarsınızdır. Aynı şekilde, "One Piece" de Brook'un en yakın arkadaşının dahi bel altına inecek kadar, banyosunu gözetlemeye çalışacak kadar "sapık", ama seride gösterildiği şekilde "sempatik" olduğunu, farketmediyseniz bile şimdi farkediyorsunuzdur. Bir şey izlemek zorunda da değilsiniz, sosyal medyada hiç tanınmayan birinin, kişiyi ekleyip farklı emellerine alet etmeye çalıştığını yaşamış, veya yaşamışları tanımışsınızdır. Bizler istemesekte, bunlar hep beyinlerimize empoze ediliyor. Artık "Amerika'nın oyunları" mı dersiniz, "İlluminati" ile mi bağdaştırırsınız, "Yapay zekanın insanları köleleştirmesi" mi dersiniz bilmiyorum ama, şunu açıkça söyleyebiliriz ki, gittikçe insanlıktan koparılıyoruz.
     
    Asıl sorun şu, televizyon başında dizi izleyenler, bilgisayar başında sosyal medyada gezinen, yabancı dizileri yalayıp yutanlar, animeleri izleyip yorumlayanlar henüz 10-15 yaşında ki hayata dair hiçbir bilgisi, sezisi olmayan çocuklar. Bu temiz kalpleri kirlilikten korumak için ne yapabileceğmiz hususunda, açıkçası net bir çözüm yolu olduğunu düşünmüyorum. Kimseye sosyal medyada gezinme, televizyon izleme, dizilere kendini kaptırma diyemezsiniz. Dememelisiniz de. Çağa ayak uydurmak lazım bir şekilde. Yapılması gereken şey, gençleri bunlardan koparmak değil. Gençleri bunlara olan ilgiden koparmak. Çevreme bakıyorum, kendi ailemde dahi; ne zaman oturup da beraber bir kitap okuduk, beraber telefonsuz tabletsiz vakit geçirdik, sohbet ettik hatırlamıyorum. Yapılması gereken şey, gençler için gerçek dünyayı ilgi çekici hale getirmek, sevdirmek.
  9. Beğen
    Aksamov got a reaction from Zafkiel in "Anime bir hataydı."   
    Anlattıklarınıza birebir katılıyorum. 1-2 Yıl öncesinde de ecchi üzerine forumda bu tarz bir muhabbet dönmüştü, "ecchi"nin kelime karşılığının "sapıklık" olduğunu söylemem dahi çok tepki çekmişti, çok ayıplanmıştım.. 
     
    Şöyle birşey var ki, bu dile getirdikleriniz sanal dünyanın genel sorunu. Gerek yerli, gerek yabancı dizilerde olsun görebilirsiniz bunu. Takip ediyorsanız haberleri, Özgecan'ın katillerinin beraber oturup "Fatmagül'ün suçu ne?" izlediğini duymuşsunuzdur. Günümüzün en popüler yabancı dizilerinde, misalen "Game Of Thrones" da geçen ensest ilişkilerden, reyting için yapılan cinsellik içerikli sahnelerden haberdarsınızdır. Aynı şekilde, "One Piece" de Brook'un en yakın arkadaşının dahi bel altına inecek kadar, banyosunu gözetlemeye çalışacak kadar "sapık", ama seride gösterildiği şekilde "sempatik" olduğunu, farketmediyseniz bile şimdi farkediyorsunuzdur. Bir şey izlemek zorunda da değilsiniz, sosyal medyada hiç tanınmayan birinin, kişiyi ekleyip farklı emellerine alet etmeye çalıştığını yaşamış, veya yaşamışları tanımışsınızdır. Bizler istemesekte, bunlar hep beyinlerimize empoze ediliyor. Artık "Amerika'nın oyunları" mı dersiniz, "İlluminati" ile mi bağdaştırırsınız, "Yapay zekanın insanları köleleştirmesi" mi dersiniz bilmiyorum ama, şunu açıkça söyleyebiliriz ki, gittikçe insanlıktan koparılıyoruz.
     
    Asıl sorun şu, televizyon başında dizi izleyenler, bilgisayar başında sosyal medyada gezinen, yabancı dizileri yalayıp yutanlar, animeleri izleyip yorumlayanlar henüz 10-15 yaşında ki hayata dair hiçbir bilgisi, sezisi olmayan çocuklar. Bu temiz kalpleri kirlilikten korumak için ne yapabileceğmiz hususunda, açıkçası net bir çözüm yolu olduğunu düşünmüyorum. Kimseye sosyal medyada gezinme, televizyon izleme, dizilere kendini kaptırma diyemezsiniz. Dememelisiniz de. Çağa ayak uydurmak lazım bir şekilde. Yapılması gereken şey, gençleri bunlardan koparmak değil. Gençleri bunlara olan ilgiden koparmak. Çevreme bakıyorum, kendi ailemde dahi; ne zaman oturup da beraber bir kitap okuduk, beraber telefonsuz tabletsiz vakit geçirdik, sohbet ettik hatırlamıyorum. Yapılması gereken şey, gençler için gerçek dünyayı ilgi çekici hale getirmek, sevdirmek.
  10. Beğen
    Aksamov reacted to uzmankaynak in The Gamer (müthiş manhwa)   
    Tanıtım
    Sıradan bir lise öğrencisi olan Han Jee-Han'ın dünyası, aniden ortaya çıkan bir güçle birlikte gerçek bir oyuna dönüşür. Han Jee-Han, artık insanların güç seviyelerini görebiliyor, normal görünen nesnelerin bilgilerine bakabiliyor, yetenekler elde edebiliyor ve seviye atlayabiliyordur. Han Jee-Han'ın bu gücün nereden çıktığını ve nasıl kullanacağını keşfetmesine tanık olun.

    -Onun yetenekleri eşsiz! Başka hiç bir insanda bu şekilde exp kasma level, skill öğrenme yeteneği yok! Ancak o parti kurarsa gücüne diğerleriyle paylaşabilir.
    -Bir dünya düşünün içinde ki, chi, chakra, mana, büyü ve her çesitlerinin bulunduğu ve bu dünya doğuştan yetenek kazanan ama yeteneği sonradan açığa çıkan Han Jee-Han, başka kimsenin sahip olmadığı bir güce sahip. başkalarının 10 yıllarca uğraştığı büyüleri kitaplarından bir anda skill kitabı olarak öğrenebilen, 1 levelden başlayıp bütün skillerinin sınırsızca kasabilen Han Jee-Han, gizli ve büyülü dünya abbys'yi keşfettikten sonra hayatı değişti!

    -en büyük türk manga sitesi mangaturk de türkçe olarak tüm bölümleri mevcut ve güncel. her hafta yeni bölüm geliyor. şu anda 72 bölüm mevcut.
    -bunu beğenenler için diğer müthiş manga onepunch-man bakmaları tavsiye edilir.
  11. Beğen
    Aksamov reacted to DHspark in ONE PİECE KOMEDİ   
    (1) Kim Lan Bu Uçağın Pilotu ?



     
    (2) Sanji'nin Hayali



     
    (3) Fan Club's
    -Oburlar FC (Luffy)



     
    -İlluminati FC (Sanji)



     
    -Siz Anladınız Onu FC (Nami)



     
    (4) Çalar Saatler (Nami-Sanji)



     
    (5) Luffy & Natsu



     
    (6) Winter is Coming (Kuzan Aokiji)



     
    (7) Ah Şu Mangakalar (Eiichiro Oda)



     
    (8) Sapık Dörtlü (Sanji)



     
    (9) Aşkın Gücü (Sanji, Nami, Robin, Franky, Brook)



  12. Beğen
    Aksamov reacted to shadowanng in Piyano ile Anime Müzik Çalışmalarım   
    Merhaba Anime Sever :) Tek kelime ile çok güzel bir çalışma olmuş :) Mutlaka devamını bekliyoruz :) One Piece olabilir :)

  13. Beğen
    Aksamov reacted to ShadowPiano in Piyano ile Anime Müzik Çalışmalarım   
    Öncelikle herkese kocaman bir Merhaba :D Yine ben ve yine bir Anime müziğiyle karşınızdayım :) Belki beni daha önceden sahnede çaldığım Fairy Tail Main Theme parçasından tanıyanlarınız olabilir. Fakat bu sefer size çok daha iyi bir parça ile geldim, bu videoyu sizlere sunmayı  uzun süredir bekliyordum ama doğru zamanı bekledim... Kendimi daha fazla geliştirip, daha dinlenebilir bir parça çalmak istedim. Tekrar bir Fairy Tail parçası ama ilk videomu paylaşırken söylediğim gibi Fairy Tail in yeri bende çok ayrı. Kendimi bilerek başladığım ilk Anime, hatta Fairy Tail sayesinde bu parçayı ( ve diğer bütün parçaları) çalmamda yardımcı olan Piyano öğretmenim bile Animeci oldu :D Çok uzatmışım >.< :) Sadede gelirsem amacım hem Animeyi hem de Anime Müziklerini daha geniş kitlelere duyurmak, sizlerden ricamsa bu amacım doğrultusunda bana yardımcı olmanız. Videomu paylaşarak bana destek olursanız cidden çok sevinirim ( ve şimdi her zaman ki sözüm :D ) 1 paylaşım bile benim için çok değerli  :) Özellikle TürkAnime yöneticileri bana destek olursa çok mutlu olurum :rolleyes:  . İlk videomda beklemediğim anda bir artış yaşanmıştı nedenini bulamamıştım ama daha sonra sizin sitede paylaştığınızı öğrendim bu yüzden geç de olsa çok teşekkür ederim :3 uzun bir metin oldu ama bana vaktinizi ayırdığınız için tekrar teşekkür eder ve iyi seyirler dilerim ^_^ Ayrıca yorumlarınız benim için çok önemli, lütfen yorum yapmadan geçmeyin :D
  14. Beğen
    Aksamov reacted to ShadowPiano in Piyano ile Anime Müzik Çalışmalarım   
    Öncelikle hepinize Merhaba ^_^ İlk çalışmam Fairy Tail Main Theme den sonra sizlere anime dışı bir şey yapacağımı söylemiştim :D Anime parçasıyla karşınıza çıkmayı çok isterdim ama değişiklik yapmak istedim ama bundan sonraki de yine bir anime parçası olacak :3 Umarım Fairy Tail gibi bunuda beğenirsiniz ^_^ Hatalarım oldu ama bu neredeyse 30. çekimimdi , kusursuz olmasını istedikçe  artık çalmaktan iyice yoruldum ve en son bunu yüklemeye kara verdim : :Dİyi seyirler ^^
     
    *Anime parçası değil ama ilk videom gibi Forum tekrar bana destek olursa çok sevinirim ^_^
     

     
     
  15. Beğen
    Aksamov reacted to Soranohikari in [Light Novel] Legendary Moonlight Sculptor (Türkçe Çeviri, Bir Sanal Gerçeklik Hikayesi)   
    Uzun bir aradan sonra bölüm 7 %80 http://moonlightsculptortr.blogspot.com.tr/
     
    7.bölümün ufak bir kısmı kaldı, onu da tamamladıktan sonra 8.bölümle birlikte paylaşacağım.
  16. Beğen
    Aksamov reacted to KomşununOğlu in Japonya'nın Eksileri   
    Bunu foruma aylar önce anlatmaya çalıştım. Bir toplumu yaptığı hatalarla yargılayamazsınız ancak yapılan hatalar o topluma aittir. Diye.. Konu Çin'in ne kadar ezik olup Japonya'nın -resmen- üstün ırk olmasıyla ilgiliydi.
    Bu arada,
    İp man serisi de japonların Çin zulmümüne bir örnektir.
    Bu arada,
    Japonlar katanalarını savaş esirleri üzerinde denerlermiş.
    Bu arada,
    Tarihte binlerce çin savaş esiri maden ocaklarında uzun saatler çalıştırılmaları sonucu ölmüştür
    Ama gelin görün ki bu hiroşima ve nagazakideki masumların amerika tarafından katledilmesiyle açıklanamaz.
    Tıpkı Çinin bugün kardeşlerimize uyguladığı soykırım ve asimilasyonu açıklayamacağı gibi.
    Tıpkı zamanında Almanya tarafından soykırıma maruz kalan Yahudilerin bugün kardeşlerimize uyguladığı soykırım gibi.
    Tıpkı çerkes katliamı gibi balkan katliamı gibi.
    "Tıpkı Dersim katliamı" gibi.
    Ayıptır, zulümdür, cinayettir.
    Hiç bi toplumun yaptığı katliamın cezasını masumlar çekmemeli.
    Hiroşimada ödedi diyen arkadaş 'ateş böceklerinin mezarını" seyretsin. Orada bu borcu ödeyen katliamı yapanlar değil. Kadınlar, hastalar, yaşlılar ve en kötüsü de hiç günah işlememiş çocuklar..
    Yazsam kaç sayfa yazarım bu konuyu toplumun çok yanlış anladığını düşünüyorum.
    Yazacak çok şey var ancak düşünmeden dur bir dk adam haklı galiba demeden ön yargılarınızı yıkmadan okuyup yazacaksınız. Ama demek istediklerimi toplumca anladığımızda bunu bize anlatan düşman olmaz umarım.
  17. Beğen
    Aksamov got a reaction from TianKrea in [Light Novel] Legendary Moonlight Sculptor (Türkçe Çeviri, Bir Sanal Gerçeklik Hikayesi)   
    %40 dediniz orada kaldı, yok mu devamı..
  18. Beğen
    Aksamov got a reaction from Skip in Animelerde birbirine en çok yakıştırdığınız ve gözünüze en hoş gelen çift..?   
    SAO: kirito-asuna ^^
  19. Beğen
    Aksamov got a reaction from Megane-san in Japonyadan şok eden karar!   
    İnernetten dizi, film izlemek kaç yıldır yasak acaba  :huh:
  20. Beğen
    Aksamov reacted to yanki_99 in Forumun Enleri   
    en çok buluşmak isteyip buluşamadığım colddevil aksa ezgii abla
  21. Beğen
    Aksamov reacted to aloneordead in Forumun Enleri   
    bi insanı küçük bir ekarnın arkasında klavyeye parmak dokundurması ile ve bunu genel olarak tek bir konuda (yani forumun amacı açısından anime) yaparken tanımayla idol seçmek ne kadar doğru bir hareket o tartışılır bence gereksiz( tabi bence hemen dövmeyin :ph34r: )
     
    bi idolüm varsa o da Ömer bin Hattab tır
  22. Beğen
    Aksamov reacted to shadowanng in Forumun Enleri   
    Merhaba Anime Severler, İdol deyince yüz yıllar öncesine gitmek istiyor insan, tıpkı benim gibi : :)İdol bir insanın öz niteliklerinde sizlere gösterdiği ve toplumun parmakla gösterdiği hoşnut ifadeleri gösteren yada anımsatan kişidir. Çok uzun yıllar önce hayatımıza giren 'One Piece' :) :)) Denizleri yeniden iklimlerine kavuşturan, çocukken oynadığımız kağıttan gemileri uçsuz bucaksız hayallere bürüdü :) 'Eiiçiro Oda'  her izlediğimde 'One Piece' kesinlikle senin kadar hayallerimiz yeşil çimenlerin, gök yüzündeki martıların, denizle dost olmanın maceranın ve kalbindeki varılmaz düşlerini örnek alıyorum. Hayat bize güçlü olmayı öğretiyor, sen ise güçsüz olduğumuzda da mutlu olmayı öğrettin ve öğretmeye devam ediyorsun.  'Eiiçiro Oda'  Arigatouuuu :) Arigatouuuu Arigatouuuu

     


  23. Beğen
    Aksamov reacted to rek in Counter Strike : Global Offensive   
    İndirimde aldım bu oyunu. Dünyanın en berbat fps oyuncusu olduğumu fark ettim. :D
  24. Beğen
    Aksamov got a reaction from Sudee in Japonyadan şok eden karar!   
    İnernetten dizi, film izlemek kaç yıldır yasak acaba  :huh:
  25. Beğen
    Aksamov got a reaction from free word in Japonyadan şok eden karar!   
    İnernetten dizi, film izlemek kaç yıldır yasak acaba  :huh:
×
×
  • Create New...

Important Information

By using this site, you agree to our Terms of Use.