Jump to content

Genel Araştırma

'manga' etiketi için arama sonuçları.

  • Etiketlere Göre Ara

    Etiketleri virgülle ayırarak yazın.
  • Yazara Göre Ara

İçerik Türü


Forumlar

  • Duyuru & Kurallar
    • Forum Kuralları & Yardım
    • İstek, Şikayet ve Öneri
    • Tanışın Kaynaşın
    • Türk Anime TV Etkinlikleri
    • E-dergi
  • Türk Anime Çeviri Ekibi (TAÇE)
    • Tamamlanan Projelerimiz
    • Devam Eden Projelerimiz
    • Gelecek Projelerimiz
    • Askıya Alınanlar
    • TAÇE Duyuruları
  • Anime GENEL
    • Anime İstek ve Öneri Bölümü
    • Bilinmeyen Animeler ve Karakterler İçin Yardım Bölümü
    • Anime Genel
    • Anime Geyik
    • Animeler & Karakter Anketleri
    • Anime Tanıtım ve İncelemeleri
    • Anime Serileri Bölüm Tartışma Alanı
  • Manga GENEL
  • Fansub Takımları
  • Anime Manga Live-Action Download
  • Fan Kulübü
  • Japonya
  • Program Deposu
  • Konu Dışı
  • Roronoa Zoro's Roronoa Zoro Kimdir?

Sonuçları bul...

İçeren sonuçları bulun


Oluşturma Tarihi

  • Start

    End


Son Güncelleme

  • Start

    End


Filter by number of...

Kayıt tarihi

  • Start

    End


Üye Grubu


Hakkımda


Outlook


Web Sitesi


ICQ


Yahoo


Jabber


Skype


Konum


İlgi Alanları

  1. Bu yazı HXH, Naruto, One Piece, Bleach animelerini henüz izlememiş olan ve izlemek isteyenler için spoiler içerebilir! Hepimizin bildiği gibi anime ve mangalada gizemli karakterler olur ve izleyiciler-okuyucular bu karakterlere karşı çoğu zaman bir merak içinde bırakılırlar. Bu gizemli karakterlerden çok az bahsedilir ve gelecekte ortaya çıkıp olaylara etki edeceği hissettirilir. Bu birçok animede kullanılan bir yöntemdir. Özelliklede asıl anime karakterlerinin babalarını bu gizemli karakterler içinde sayabiliriz :D HunterXHunter animesinde baş karakterimiz Gon babası Gin'i bulmak için büyük bir maceraya atılır. Anime kısa kesilmek zorunda kalmasaydı Gin'i, çok uzun zaman daha göremeyecektik. -_- Naruto'nun babası Minato, yine seririn ilerleyen bölümerinde karşımıza "Konoha'nın Sarı Yıldırımı" lakabı takılmış savaş meydanlarında ün salmış bir ninja ve Konoha'nın eski Hokagesi olarak çıkıyor. B) Hayvan gibi güçlü Goku'nun hayvan gibi güçlü babası Bardock :blink: 760 küsür manga bölümünü ve 670 küsür anime bölümünü geride bırakmış One Piece de hala hakkında tatmin edici bir bilgimiz olmayan, OP dünyasında başına en çok ödül koyulan Devrimci Dragon'nun, baş karakter Luffy'nin babası olduğunu çok önceleri öğrenmiştik ama dediğim gibi bizim için hala gizemini koruyor. :ph34r: Bleach animesinden, oğluna attığı uçar tekmelerle karşımıza çıkmış komik ve garip aile babası İsshin Kurosaki'nin, Kaptan seviyesinde bir Shinigami çıkacağını kim bilebilirdi :D Bunların dışında Fairy Tail animesinden Natsu'nun babası olmasa bile, onu büyüttüğü için o değerde sayılabilecek ejderha Igneel de hala gizemini koruyan karakterlerden biri ^_^ Gördüğünüz gibi Mangakalar ve anime yapımcıları seçtikleri karakterlere gizem katarak onlar hakkında meraklanmamızı çok seviyorlar. :D Bu karakterler açıkçası animeye de merak unsurunu getirerek farklı bir tat veriyor. Sanırım bu şekilde gizemli karakterleri görmeye devam edeceğiz ve bu karakterler genellikle asıl karakterlerin babaları çıkabilir :D Sizinde bildiğiniz gizemli karakterler varsa buyrun paylaşın. ^_^
  2. Mangaku - Türkçe Manga Okuma Uygulaması (Android) Merhabalar, android için yapmış olduğum türkçe manga okuma uygulamasını sizlerle paylaşıyorum. Uygulama google playde yer almamaktadır(Telif hakkı vs. sıkıntılarından). Uygulamada güncelleme kontrol sistemi vardır. Ben yeni güncelleme yayınladığımda size bildiriyor. İndirme linki: https://goo.gl/GN6VAu (son güncel sürüm) Eğer sizinde güzel uygulama fikirleriniz varsa ve telif hakkı içerecek içerikler barındırmıyorsa benimle iletişime geçebilirsiniz. Eğer benimde hoşuma giderse uygulamayı yapabilirim. (Tabi size de fikrinizden dolayı ufak bir % verilecek.) Uygulamadan ufak bir resim: Not: Uygulama IOS'e gelmeyecektir.
  3. Merhaba; Uzak Doguda; YouTube Kanalima Bi goz Atin hayrina S.a. Arkadaslar 25 yasindayim, mimarlik mezunuyum. 8 yildir anime&manga takip ediyorum, hatta biraz japonca ogrenip japonya'ya calismaya gittim. Anilarimi goruslerimi Uzak Doguda adli kanalimda paylastim. Lutfen izleyip yorumlarinizi birakin ki ne yaptigimi bileyim. Geri donus olmadan bi is yapmak zor. Anime&manga ya gonul verenlerin desteklerini bekliyorum tesekkur ederim. Forum kurallarini okudum kanal linki koymamda sakinca yok sanirsam. Tesekkur ederim. https://www.youtube.com/channel/UCT-fN02m3P61BZs6rUdIe8A
  4. Ballroom e Youkoso Animesinin Yeni Tanıtım Videosu Salon dansı temalı shounen ve spor türündeki Takeuchi Tomo’ya ait manga Ballroom e Youkoso serisinin animeye uyarlanacağı haberini geçen kış aylarında sizinle paylaşmıştık. Özellikle teması itibariyle dikkat çeken serinin yeni tanıtım videsou yayımlandı. Videoda yer alan şarkı Unison Square Garden grubuna ait Tettoutetsubi Yonayona Drive isimli parça. Ayrıca seiyuu kadrosunda kimlerin yer alacağı ve baş rollerin karakter görselleri de paylaşıldı. Seride yer alan baş karakterler ve seiyuuları ise şöyle: Fujita Tatara – Tsuchiya Shinba Hanaoka Shizuku – Sakura Ayane Hyoudou Kiyoharu – Okamoto Nobuhiko Sengoku Kaname – Morikawa Toshiyuki Akagi Mako – Morohoshi Sumire ve Akagi Gaju – Tomita Kentarou Yaz animelerinden biri olan seri temmuz ayında yayımlanmaya başlayacak. Merak edenler için serinin önceki tanıtım videoları: UNISON SQUARE GARDEN – Chandelier Waltz (İlk videodaki şarkı) UNISON SQUARE GARDEN – mix juice no Iu Toori (3. videodaki şarkı) Gerek karakter çizimleri, gerek arka planlarıyla oldukça beğenilen Ballroom e Youkoso, ortaokul yıllarını amaçsızca geçiren ve bu sürede ne arkadaş ne de ilgisini çeken bir konu bulabilen Fujita Tatara’nın sık sık ona zorbalık eden bir grubun elinden Sengoku Kaname tarafından kurtarılmasıyla başından geçenleri konu ediniyor. Görünenin aksine bir karate ustası olmayan Sengoku’nun salon dansı eğitmeni olduğu ortaya çıktığında aradığı ilhamı bulmak için birkaç başlangıç dersi almaya karar veren Fujita, karşısında genç dans dehası Hanaoka Shizuku’yu buluyor. Animasyonlarına ünlü stüdyolardan Production I.G.‘nin imza atacağı açıklanan serinin teknik kadrosunda yer alan ilk isimleri tekrar hatırlatmak gerekirse: Yönetmen: Itazu Yoshimu (Mitsuami no Kamisama) Senarist: Suemitsu Kenichi (K, Touken Ranbu) Karakter Tasarımı: Kishida Takahiro (Haikyuu!!, Mahou Shoujo Madoka Magica) Müzik: Hayashi Yuuki (Robotic;Notes, Death Parade, Haikyuu!!, Boku no Hero Academia) Şimdiden oldukça iddialı görünen seri bakalım yaz sezonunda çeşitli dans figürleri ile adını duyurabilecek mi? Kaynak : Anime Fantastica **Mangasını beğenerek takip ediyordum, animeleştirileceğini duyunca kendi kendime spoiler vermeyeyim diye ara vermiştim, şimdi 98765467 gözle bekliyorum, çevirecek arkadaşlara şimdiden teşekkürler... Umarım Yuri on Ice gibi ilk bölümde ki grafikleri ile sonraki grafikleri arasında kalite bakımında düşüş olmaz, pv si oldukça etkiledi ama bu tarz serilerde süreklilik ve çizim kalitesi gerçekten ön plana çıkıyor bu konuda Haikyuu kendi dalında bence en iyi efeklere sahip beklentim oldukça yüksek umarım hayal kırıklığına uğramam...
  5. Yardımcı Aranıyor... Manga projem var. şimdiden 5 Arc'lık konu oluşturdum. 1 adet resmedebilecek arkadaş lazım. Manganın ilk arc'ını internetten yayınlayıp yabancı dile de çevirilecek. Eğer proje tutarsa ünlü mangakalarla iletişime geçmeyi düşünüyorum... İletişim için: (535) 066 7331 Alperen AKIN
  6. Arkadaşlar merhabalar :) Hunkokefendi.com olarak, bizim ismimizi taşıyan yeni bir manga projesine başladık. Şu anda 4 bölüm, roman tarzında yayınlandı. Bu iş için 2 yazarımızı görevlendirdik ve çok şart olmasa da manga haline getirebilecek bir arkadaşımız olursa manga şeklinde yayınlamak da istiyoruz. Gönüllü arkadaşlarımız yazarsa, hikayeyi kendilerine aktarırım. Beğenirlerse başlarlar. Dediğim gibi 4 bölüm yayınladık. Şu ana kadar yayınladığımız bu bölümlere aşağıdan ulaşabilirsiniz. Teşekkürler şimdiden :) 1. BÖLÜM : Kaçış “Türestia uçağı yolcuları lütfen 3 nolu kapıya geliniz. Seferiniz 15 dk sonra başlayacaktır…” “Hayat, acılar ile dolu olan bu garip yaşantımın, sürekli olarak akan ve beni diyardan diyara sürükleyen bu sonsuz nehrin acaba bir anlamı var mı? İşte yeni bir yolculuk. Baba diyarımda yaşanan acıları sahiplenip ruhumda işitmem ne kadar doğru? Bana acı veren bu bağlar beni zayıflatan şeyler mi yoksa güçlendiren şeyler mi? Hepsinden daha da önemlisi bu bağları kim kurdu? “ Aklı ve ruhu derin düşüncelere dalmış olan genç adam, valizini alarak ayağa kalktı ve uçağına yöneldi. Artık kendisi için anlamı olmayan topraklara dönerek baktı ve üzerinde yaşanmış olan acılar için son kez iç geçirerek gözlerini kapattı. Bu, onun yaşadıkları karşısında kendisini bir nevi yenileme ayini idi. Her ne yaşamış olursa olsun yaşanılan yerde bırakarak yoluna devam etmek konusunda artık bir uzman sayılabilirdi. En azından onun kendisine sürekli olarak tekrarladığı şey buydu. Acaba gerçekten hatıralarını ayrıldığı topraklara gömebiliyor muydu? Yoksa bütün hayatı onu içten içe kemiren pişmanlıklar ve acılar ile birlikte hemen ardından onu takip mi ediyordu? Yeni bir ülke, yeni bir hayat… Her gittiği yerde olduğu gibi bu ülkede de aynı acıyı hissedecek miydi acaba? Durdu ve kendisini sertçe tokatladı. Uçaktaki yerine geçene kadar huzur içinde beklemeye karar verdi. “Ve işte nihayet, sonunda bütün bu acıları geride bırakıyorum. Bana bütün olanları hatırlatacak tek bir şey dahi almıyorum yanıma. Kendim dışında tabi…” Türestia’ya hareket eden uçak, büyük Duvar Dağları’nın üzerinden geçerken, dağın diğer yamacında kalan harap olmuş şehir görünüyordu. Uçağın burnu, şehirden yükselen dumanları ve çığlıkları yararak ilerliyor, acılardan bir nebze uzaklaşabilmenin hayalini kuran bitap düşmüş bedenleri vatanından uzaklaştırıyordu. Yok edilmiş olan bu ülkede artık yalnızca ölümü arzulayan ruhsuz bedenler yaşıyor, kendilerine yapılanlara karşı tepki veremeyecek kadar çaresizliğe düşmüş olan erkek, kadın ve çocuklar sokaklarda umutsuzca geziniyordu. Yaşlılar ise çocuklarının ölümünü göremeden bu felaketin ilk kurbanları olmuş, nerede ise hiçbir yaşlı beden hayata tutunamamıştı. Akrabalarını, anne ve babalarını kaybetmiş olan bir avuç topluluk ise doğdukları topraklarda ölümü beklemeye ve enkaz haline gelmiş olan kadim yurtlarında bu enkazın altına girmeye karar vermişlerdi. “ Bir zamanlar şu gördüğün dağlardan aşağı akan büyük bir nehir vardı” dedi hemen yanında oturan sakin bir genç adam. “ Yılın bu zamanı çiçek toplama festivali olur ve herkes efsanevi mor çiçeği arardı” Genç adam düşüncelerinden sıyrılarak arkasına yaslandı ve gözlerini kapatarak “ Artık bunların bir önemi kalmadı. Ne toplanacak çiçek ne de bu dağdan aşağı akan bir nehir var artık. Kaldı ki o çiçekleri toplayacak olan insanlar da çoktan yok oldu.” “Haklısın, artık bütün dünyanın hayranlıkla izlediği büyük Şara nehrinde su akmıyor. Yatağı ise kanlar ile kırmızıya boyandı. Bu dünyada yitip giden şeylerin arkasından bakmak kadar acı veren başka bir şey yok ancak hala görmemiz gereken çok önemli bir şey var” Genç adam bu beklenmedik sohbetten sıkılmış görünüyordu. İsteksizce “Neymiş?” diye sordu. “ Korumamız gereken başka bir dünya.” Genç adam, gözlerini açmadan hafifçe gülümseyerek “Senin ismin ne?” diye sordu karşısındakine. “ İsmim Barış” olarak karşılık verdi yolcu. “ Dünyadaki her ülkede bu ismi taşıyanlar vardır ve bu kelimenin anlamı unutulmadığı sürece ne kadar trajedi yaşanırsa yaşansın her zaman umut vardır.” “Öyle mi ?” diye sordu genç adam. Acı dolu surat ifadesi aslında söylediği sözleri umursamadığını ve hayat hakkındaki kararını çoktan verdiğini anlatmaya yetiyordu. “Peki senin ismin nedir?” “ Benim ismim ? Saklamak zorunda olduğum ve unutulmuş olan ismimin hiçbir dilde karşılığı yok artık. Beni Savaş olarak çağırabilirsin. Zira gittiğim her yerde anlamını bildiğim tek kelime bu oldu.” “ İsminin anlamını sen unutmadıysan, hala o kelimenin anlamını bilen birileri var demektir. Bana gerçek ismini söyler misin ?” diye karşılık verdi yabancı. Gülümsedi genç adam. Bu dünyada hala umuttan bahseden birilerinin yaşadığını bilmek onun için hala kırılacak umutların var olduğunu bilmek ile aynı anlama geliyordu çünkü. “ İsmim, Rakel” dedi. Barış, “ Peki Rakel, isminin anlamı nedir?” diye sordu. Genç adam, isminin ne anlama geldiğini dahi unuttuğunu fark etti o anda. Kafasını çevirdi. Hayal meyal hatırladığı küçüklüğünden geriye kalan tek şey anlamsız bir kelime olmuştu en nihayetinde. Sessizliğini bozmadı. Yıkık ve perişan kalan kadim Marandia’nın acı verici görüntüsüne daldı. Barış, sorusunu tekrarladı. “ Rakel, isminin anlamı nedir ?” “ Bilmiyorum!” Barış, genç adamın suratına baktı. Anlamsız bir yüz ifadesi ile söylenmiş olan bu donuk sözlerin altında derin bir acının yattığını keşfetmişti. “ İsminin anlamı UMUT” dedi. “ Yaşayan her bedende asla yok olmayacak olan büyük bir hazinedir umut, asla unutulmayacak ve asla vazgeçilmeyecek olan tek şeydir.” Rakel, şaşkın bir şekilde karşındaki adama bakıyordu. 20 yıl önce yok edilmiş olan halkının dilini bilen hiç kimse yoktu ve ülkesinde yaşayan tüm canlılar acımasızca yok edilmişti. “ Sen…” Rakel, uzun zamandır kendisini şaşırtan birisine rastlamamıştı. Gördüğü tek şey, birbirlerini öldüren ve parçalayan insanlar, onların savaşmasını zevkle izleyen hükümdarlar ve acıdan ağlamayı dahi unutmuş olan çaresiz bedenlerdi. Barış, eliyle omzuna dokunduğu genç adamın kulağına doğru yaklaştı. “ Senin ismini veren kişi benim babamdı, ne anlama geldiğini bilmem bu kadar şaşırtıcı olmamalı” diye fısıldadı. Rakel, olanları anlayamıyordu. “ Nas.. Kimsin sen? “ “ Sana kim olduğumu söyledim. Ben Barış’ım! Bu dünyadaki acılara son verecek olan kişiyim! Bu dünyanın düzenini baştan yaratacak olan irade benim. ” “ Hahahahahahhaahhaahah!! Saçmalık! Biz sadece ölüme mahkum edilmiş olan insanlığın son nesliyiz! Bizden sonra hayat olmayacağı gibi bizim için de bir hayat söz konusu değil! Artık dünyanın kaderi çoktan belirlendi. Hiç kimse yeni bir gelecekten bahsedecek kadar küstah olmamalı. Bak!! Şu gördüğün ülke dünya tarihinin bilinen en büyük uygarlığıydı! Tarihte görülmemiş zenginliklerin haline bak !! Nasıl oluyor da şu ruhsuz bedenlerin üzerine inşa edilecek bir düzenden bahsedebiliyorsun! “ “ Rakel! Kafanı kaldır. Şu karanlık dumanların arkasındaki zayıf ışıltıyı görüyor musun? O, her zaman olduğu gibi hiç yorulmadan karanlıkları yok ediyor! Tarihteki hiçbir insan ona bakamadı ama her zaman onun ışıltısı altında yıkandı! O her zamanki gibi parlak ve sıcak ! Bu yükselen dumanlar azimle yanan bir iradenin ışığını söndüremez!” Genç adam yeni tanıştığı bu yabancının ciddi olduğunu anlamaya başlamıştı ancak bu, ona unutmaya başladığı duygularını hatırlatıyordu. Evet, isminin anlamı “Umut’tu” ancak isminden sürekli olarak nefret etmişti. Sürekli olarak yok edilmek istenen şeyin umut olduğuna inanmış ve umutlarından çoktan vazgeçmişti. “Saçmalık!” diye tekrarladı. Barış, ayağa kalktı ve gülümseyerek “ Peki sen isminin neden Rakel olduğunu biliyor musun ?” dedi. Cebinden eski bir saat çıkardı. “ Bu saati al. Er ya da geç bu senin hangi güçlere sahip olduğunun farkına varmanı sağlayacaktır. O zaman sana gitmen gereken yönü de söyleyecektir.” diyerek genç adama uzattı. Rakel, “ Senin saçmalıklarınla uğraşmaya hiç mi hiç niyetli değilim. Saatin de kendinde kalsın” diyerek genç adamı reddedecekti ki kafasını çevirdiğinde kaybolduğunun farkına vardı. “ Salak saati de bende kaldı. Uçaktan iner inmez parçalara ayıracağım! Hem nereye kayboldu böyle bir anda? Boşver, kimin umurunda!” Bu garip olaylar ile birlikte Rakel ile Barış tanışmış oldu! Söylenerek uyuklayan Rakel, gerçekten de güçlü birisi miydi? Barış kimdi ve birdenbire nereye kaybolmuştu? Bakalım kahramanımız bu sonu gelmiş olan dünyaya yeni bir Umut olabilecek mi ? Hepsini göreceğiz. Saatlerce süren uzun yolculuğun ardından, nihayet uçağın tekerlekleri pisti gıcırdatarak toprağa dokundu. Yolcular, büyük bir yıkımdan kaçarak dünyada onları kabul eden tek coğrafyaya ulaşmıştı. Türestia… “Dünya üzerinde güven duyulabilecek tek bir toprak parçası kaldı ise kesinlikle bu ülke olmalı” diye düşündü Rakel. Dünyadaki düşman blokların tam ortasında kalmış kadim bir uygarlığın evlatları olan Türestia halkı her zaman savaştan kaçınmış ve bu sebeple de bütün savaşların yükünü sırtına almak zorunda kalmıştı. Her iki tarafta da acı çeken kim varsa kapılarını açan bu ülke fakirlik ve kirlilikle uğraşsa da her şeyini kaybetmiş olan insanları ölüme mahkum etmeyi kabul etmiyor, direnmeye çalışıyordu. Dünyanın hakimi olduğunu iddia eden tarihteki büyük imparatorlar, Türestia’ya sahip olmadığı takdirde bu iddiasına kimseyi inandıramazdı. Yıllar sonra ise bu bölgede hem doğudan hem de batıdan neredeyse her uygarlığa ait insanlar yaşamaya başladı ve barışın sembolü haline gelerek tarafsız bir ülke inşa ettiler. Şimdi ise kendi kendisini yiyip bitiren dünyada yardıma muhtaç olan kim varsa kapılarını açıyorlar! Rakel, kendisi gibi binlerce insanın yaşadığı deniz kıyısında bir şehre gelmişti. Bu şehirde, diğer ülkelerden gelen insanlar için özel olarak inşa edilmiş barınaklar bulunmakta, sınırlı kaynaklar, devlet kontrolünde herkese eşit olarak dağıtılmaktaydı. Rakel, çamurlar içerisindeki bu bölgede, daha önce gördüklerinden farklı yüzler ile karşılaşmamıştı. Savaşın dehşet veren tablosuna tanık olmuş olan insanlar, donuk gözlerle toprağı seyrediyor, birkaçı kayalıkların arkasına giderek gizlice ağlıyor, bir kısmı dua ederek ölümü istiyordu. Artık gökyüzünü seyredecek kadar umut dolu olan kimse kalmamıştı bu yalnız şehirde. “ Bu dünya köklerine kadar çürümüş” diye düşündü Rakel. Yanında getirdiği iki parça eşyası ile birlikte kalacağı mağara benzeri eski bir barınağa girerken aklını toparlamaya ve ne yapması gerektiğine karar vermeye çalışıyordu. Barınağı, üç kişiden fazla insanın sığamayacağı kadar küçük, kasvetli bir odaydı ve İçeride, ufak bir delikten güneş ışığının çarptığı küçük bir alan haricinde aydınlık bir bölge bulunmuyordu. “Bu karanlık mezarda ölümü bekleyeceğim demek” diye düşündü Rakel. “ Benim için hak etmediğim kadar huzurlu bir ölüm” Bir süre uzanarak odanın tavanını seyretmeye koyulmuştu ki köşede duvara yaslanmış olarak onu izleyen bir karartı fark etti. Doğrularak bir süre izlediği karartı, ufacık da olsa hareket etmiyordu. Bilinmezlikler insanlığı her zaman korkutmuştur. Rakel de ürküntü ile karışık bir halde köşedeki karanlığa doğru yavaşça yaklaştı. Dizlerini göğsünde birleştirmiş yaşlı bir adam olduğunu düşündüğü karartıdan ne bir ses ne de bir hareket duyumsayabiliyordu. “ Ölüm yeryüzünde hükümdar olduğunda yok olduğu sanılanlar yeryüzüne çıkarak Dünya’nın azabına son verecek.” Rakel, fısıltı halinde kulaklarına çalınan bu sözler ile titredi! “ Hey! İhtiyar! Saçmalamayı kes! Uyuyacağım!” “ Ölüm yeryüzünde hükümdar olduğunda yok olduğu sanılanlar yeryüzüne çıkarak Dünya’nın azabına son verecek.” Sürekli olarak tekrarlanan bu sözler, Rakel’in kulağına her defasında daha net bir şekilde ulaşıyordu. Rakel, odanın daha önce olduğundan daha aydınlık bir halde olduğunu fark etti. Zayıf bir ışık, giysilerinden dışarı doğru taşıyor ve önünü aydınlatıyordu. Işığın geldiği cebini elleriyle yoklayınca, uçakta yaşadığı olayı hatırladı. Garip yabancının kendisine verdiği saat ışıldıyordu. Yaşlı adam, yerinden kalktı ve Rakel’e doğru yaklaşmaya başladı. Gözleri, ışıldayan saate takılmış görünüyordu. “Genç adam, o elindeki aleti nereden buldun ?” diye sordu. Rakel, yaşadığı garipliklerin bir sonu olmadığını düşündü. “ Buraya gelirken tanımadığım birisi verdi. Al senin olsun ihtiyar! Yeter ki mırıldanmayı bırak!” Saati, yaşlı adamın ellerine bıraktığında, aniden ışıltısı söndü ve ihtiyar, eline bir ateş parçası düşmüş gibi irkilerek yere fırlattı saati. “ Bu bana ait değil evladım. Bunu ben taşıyamam. Kaderin yükünü taşımak için seçilen soyun oğullarından başkasının elinde bu saat bir kıvılcıma dönüşür!” Rakel, yaşlı adamın bunadığını ve bu karanlık odada kendisini kaybettiğini düşünerek iç çekti ve” Ben de böyle kafayı yiyeceğim sanırım” diye aklından geçirdi. “ Her neyse, ihtiyar, sessiz ol artık. Uyuyacağım!” İhtiyar, sessizce karanlık köşesine döndü ve dizlerini kavrayarak daha önce olduğu şekilde tekrar gözlerini Rakel’e dikti. “ Unutma evlat. Saat sana yürümen gereken yolu gösterecek… Ölüm yeryüzünde hükümdar olduğunda yok olduğu sanılanlar yeryüzüne çıkarak Dünya’nın azabına son verecek.” Rakel, iyiden iyiye şaşırmış ve ürkmüştü. Yerden aldığı saat gerçekten de onun elinde parlıyor, bıraktığı anda ise ışığı sönüyordu. Rakel, saati ışık geçemeyecek kadar kalınca sardı ve tekrar cebine koydu. Şu anda yaşadıklarını idrak edebilecek kadar aklının berrak olduğuna inanmıyordu. İhtiyarın mırıldanmaları arasında kendisini derin bir uykunun ellerine bıraktı. Rakel, tanıştığı yaşlı adam ile güçlerini bir nebze olsun uyandırabilmişe benziyor! Acaba gizemli ihtiyar kim ve saati nereden biliyor? Rakel, saati nasıl kullanacak? İhtiyarın bahsettiği seçilmiş soy hikâyesi ne ve Rakel seçilmiş soydan geliyor ise ailesi aslında kim? Bütün bu sorular ile baş başa kalmış vaziyette sonraki bölümleri beklememiz gerekecek! …. “ Marandia, sahip olduğumuz kimyasal silahlar ile yerle bir oldu. Artık tek bir damla su bile bulunamaz orada!” “Ordularımız oldukça zayıf düşmüşe benziyor bir an evvel toparlanarak kuzeye doğru hareket etmek zorundayız!” “ Efendim! Doğu bloğu ülkelerinden Ertropia’nın savaş hazırlığında olduğunu düşünüyoruz. Şara nehrini kurutmamızın ardından ülkelerinin batı yakası kuraklığa tutulmuş! İmparator Doan ordusu ile acil olarak toplanmış ve büyük ihtimalle üzerimize doğru karşı bir saldırı yapmayı planlıyorlar !” “Ahahahahahahahah” Batı bloğunun güçlü devletlerinden Astroland’ın lideri Sir Dragon’un, komutanları ile gerçekleştirdiği toplantısında yaklaşık yarım saattir duyduğu birbirini tekrar eden konuşmalar karşısında verdiği ilk tepki bu uzun kahkahaydı. Titreyen büyük ellerini bastonuna dayayarak ayağa kalkan yaşlı imparator, kendisinden emin bir şekilde komutanlarına döndü: “ Ertropia, Marandia, Gaatana… Hepsi benim gücüm karşısında bir hiçler! Bana tarihte eşi benzeri görülmemiş büyüklükteki zaferimin ardından söyleyeceğiniz sözler bunlar mı? He? Büyük Astroland’ın komutanları olarak Ertropia’dan mı korkuyorsunuz? Kaçmayı mı istiyorsunuz? Size gerçek korkuyu tattırmamı ister misiniz yoksa?” Sir Dragon, konuşmasını bitirmesinin ardından öfkeyle koltuğuna oturdu. “ Eğer Astroland ordusunda hala savaşamayacak kadar zayıf asker var ise kurşuna dizin! Ertropia bize saldırmadan önce biz Doa’nın kellesini alacağız! Ne de olsa bitmek tükenmek bilmeyen büyük bir silah kaynağımız var!” Korkuyla titreyen tüm komutanlar “ Emredersiniz efendim!” diye haykırdılar. İşte, dünyanın içerisine düştüğü korkunç tablodan ve bitmek tükenmek bilmeyen acı zincirinden bir kareydi bu toplantı. Dünya tarihindeki en eski ve kadim uygarlık olan Marandia’nın yok edilmesini ve üzerinde yaşayan insanların açlık ve sefalet içerisinde ölüp gitmelerini kendisinin tarihteki en büyük zaferi olarak gören imparator Dragon, hiçbir zaman durmayı düşünmüyor ne olursa olsun daha fazla insanı yok etmeyi arzuluyordu! Daha önce görülmemiş bir vahşilikte saldırdığı topraklarda suları dahi buharlaştıran özel kimyasal silahlar kullanıyor, saatler içerisinde koca ülke kurutulmuş insan cesetleri ile dolup taşıyordu! Temiz su kaynaklarını yok eden Astroland’ın zaferi ise düzenlediği büyük askeri harekat ile garantilenmiş oluyor, kimyasal silahtan kurtulabilmeyi başarabilenler de kara ordusunun elinde can veriyordu! Bu büyük yıkım ve katliamın durdurulmasına imkan olmadığı gibi her iki tarafın da sonunu hazırlayan bu büyük savaşa girmeyen Türestia dışında tek bir ülke de bulunmuyordu. Doğu’dan ve Batıdan… Her geçen gün savaşın ateşi büyüyor, hiçbir taraf birbirine net bir üstünlük sağlayamazken savaş bitmek bilmiyordu. Birbiri ardına ülkeler yıkılıyor, yok ediliyor, haritadan siliniyor, geriye ne bir bayrak, ne bir şarkı ne de dillerini konuşan bir insan kalabiliyordu. Yüzyıllar boyunca yaşamış olan köklü uygarlıklar ve imparatorluklar birbiri ardına çöküyor ve yok oluyordu. Ne Doğu, ne de Batı vahşilikte sınır tanımıyor, bu savaşa bir dur diyemiyordu… Karatrapazar Dağlarındaki karanlık mağarasında ise bütün bu yıkımın ardında yatan kişi bir sonraki yıkımın hesaplarını yapmaktaydı. Savaş, anlaşılmaz bir şekilde, dünyadaki en barışçıl toplumun başkentinde meydana gelen patlamalar ile başlamıştı. Yakalanan suçlular, Doğu’nun inci tanesi olarak bilinen Goldenama ülkesinden olduklarını itiraf etmiş, bu durum büyük bir krize yol açsa da barışçıl Sarama uygarlığının büyük kralı Ester tarafından, saldırıdan sorumlu görülen Goldenama’nın affedildiği açıklanmıştı. Ne var ki, saldırılar durmadı. Hemen her gün ülkenin başka bir noktasında yeni bir patlama gerçekleşiyor ve yakalanan her saldırgan Goldenama’dan olduğunu iddia ediyordu. Her defasında bastırılmaya çalışılan öfke, artık daha fazla saklanamıyordu. Goldenama halkı ve imparatoru tüm yaşananları reddetmesine rağmen nefret, her gün tazeleniyor, acılar bir türlü unutulmuyordu. Her defasında savaşmayacaklarını ifade eden Sarama kralı Ester, yakalanan saldırganları da affederek dünyaya nefretin son bulmasını gerektiği mesajını vermeyi planlıyordu. Kendi halkının dahi yüz çevirdiği bu düşüncesi, 50 yıl sürecek büyük bir savaşın başlangıcı olacaktı… Trajedi, serbest bırakılarak affedilen mahkûmlardan birisinin Ester’i öldürmesi ile doruk noktasına ulaşacaktı… Barışın kalesi olarak dimdik duran imparatorun ölümü, geriye yalnızca nefret ile dolup taşan büyük bir uygarlık bırakmıştı. Hayatı boyunca dünyadaki yüzlerce anlaşmazlığı bitiren Ester’nın mirası, dünyadaki en saldırgan toplum olmuştu. Sarama, yüzyıllar boyunca savaştan uzak dururken, kaynaklarını insanlığa ve insanlara adamıştı. Bu sebeple sürekli olarak geleceğin peşinden giden Sarama halkı bilimde zirveye çıkmış ve yüzyıllarca bu özelliğini korumuştu. Kim derdi ki dünyanın en barışçıl toplumu olan Sarama, tarihin o zamana kadar gördüğü en korkunç silahı yapacak? Nehirleri ve gökyüzünü kurutan “ Ölüm Suyu Silahı”, Ester’in ölümünün ardından tasarlanacak ve tahta çıkan yeni imparator, Goldenama’nın üzerine ölüm yağdıracaktı! Tahta çıkarken halkına, intikam sözü veren Elteder, o zamana dek görülmemiş büyüklükteki ordusu ile Goldenama üzerine yürüyecek ve “ Ölüm Suyu Silahı “ ile yerle bir olmuş ülkede hayatta kalan tek bir insan dahi bırakmayacaktı. Doğunun incisi, ışıl ışıl parıldayan Goldenama, paramparça olmuş ve Elteder, bu olayın ardından bütün dünyada “ Kara Prens” olarak nam salmıştı. Savaşın vahşeti ve acıları, bu büyük ateş her zaman yeni acıları doğurmaya gebeydi. Yaşanan büyük trajedinin ardından, dünyadaki ülkeler Sarama ve ölüm silahı ile baş edemeyeceğini düşünerek birleşmeye ve bloklaşmaya başlarken, doğu ve batı arasındaki gerilim sürekli olarak artacaktı. Sarama, “ Ölüm Suyu”nu daha sonra komşu ülkelerine verecek ve tüm kapanmamış yaralar “ Ölüm Suyu”nun dehşetiyle dağlanacaktı. Doğu, çok geçmeden intikam için “ Ilık İntikam” silahını keşfedecek ve Batı’ya akan nehirleri zehirleyerek onların “ Ölüm Suları”na karşılık onlara ölüm suyunu içirecekti. Birbiri ardına yeni silahlar geliştiren ülkeler arasında denge sürekli olarak değişiyor ve dünyadaki ülkeler teker teker yok oluyordu. Savaş, hiçbir şekilde bitmiyor, nefretin önüne geçilemiyor ancak hiçbir cephe de diğerine net bir üstünlük kuramıyordu ve günümüze gelindiğinde tam 50 yıl boyunca insanlık savaş halindeydi. Bu savaşın ardındaki kişi ise Sarama’nın üzerinde bombaları patlatarak nefret zincirini başlatan gizli örgütünün karargâhında yeni planlarını yapıyordu. Karatrapazar dağlarında saklanan bu kişinin ismi ise… Bir sonraki bölümde, karanlık planları ile dünyayı yok olma yoluna sokan Karatrapazar dağındaki gizemli kişinin kimliğini öğreneceğiz! Şok edici gerçeklerin açığa çıkacağı bir sonraki bölümü kaçırmayın !! -Günümüzden 500 yıl öncesi- Gökyüzünde ay, bütün ihtişamı ile parıldıyor, tüm gün boyunca çalışarak yorgunluktan bitap düşmüş insanların üzerinde onlara gülümsüyordu. Karatrapazar dağlarının üzerinde, aya dönerek uluyan kurtların sesi gökyüzünü dolduruyor, doğa adeta bütün gücüyle çalışan yürekli insanları selamlıyordu! Gecenin karanlığının çöktüğü toprak bir yol üzerinde ise yaşlı bir bilgin, ağır adımlarla ilerlemeye gayret ediyordu. Dünyanın kurulduğu ve doğanın canlılara verdiği yetenekler ile dengeyi kurduğu zamandan bu yana, büyük bir düzen içerisinde ilerlemeye devam eden dünyada insandan başka hiçbir canlı kendisine verilen vazifenin ötesine geçmeye çalışmıyor, doğanın saatinin dengesini koruyordu. Huzur dolu olan bu toprakların ötesinde dünyanın dengesi yavaş yavaş bozulmaya ve insanlar birbirini incitmeye başlamıştı. Yaşlı adam, Karatrapazar dağlarının zirvesine eriştiğinde evren sessizleşmiş, gecenin karanlığı bütün yeryüzünü sarmıştı! “ Ey Karel! Sana ulaşan çağrımızı izleyerek ruhların dünyasına gel!” Yaşlı adam, sürekli olarak rüyalarında kendisine iletilen bu mesajın gizemini arıyordu. Karatrapazar dağlarının zirvesine ulaştığında, yeryüzüne bakarak “ ne kadar küçük ve önemsiz varlıklarız. Oysa doğanın üzerimize yüklediği bu ağır yükü taşıyacak güç ve bilgelikten o kadar uzağız ki! “diye düşündü. Hemen ardından gökyüzünden büyük bir kükreme yükseldi! Çatırdayan gök, yaşlı adamın birkaç adım ötesine şiddetli bir yıldırım indirmişti! “ Sana ulaşan çağrımızı izle !” Yaşlı adam, tekrar duyduğu bu sesin, yıldırımın düştüğü bölgeden geldiğini fark ederek oraya doğru yürümeye başladı. Nihayetinde, karanlık bir mağaraya ulaşan Karel, adımlarını bu ürkütücü mağaranın içerisine doğru atmaya başladı. “ Hoş geldin!” Yaşlı adam, daracık mağaranın içerisinde inanılmaz bir manzara ile karşılaşmıştı! Büyükçe kayalar, her iki taraftan duvarlar oluşturarak ileriye doğru daralmış, büyük bir taht benzeri şekil oluşturmuştu. Her iki tarafından toprağın derinliklerine doğru sızan iki küçük nehrin aktığı bu tahtın üzerinde ise sırtındaki pelerini yerlere kadar uzanan yara bere içerisinde yaşlı bir adam oturuyordu. “ Ey Karel!” dedi tahtta oturan adam “ Ben, doğanın dengesini korumakla vazifelendirilmiş olan Ruhlar kralıyım!” Karel şaşkınlıktan olacak ki, tek bir adım daha atmıyor, değneğine dayanarak ayakta hareketsiz beklerken gözlerini yaşlı adamdan bir an olsun ayırmıyordu. “ Yüzyıllar boyunca doğadaki her bir canlıya büyük güçler ile lütuflar sunan ve bu güçleri dengede tutan kişi benim. Ancak görüyorsun ki oldukça yaşlandım! Dünyada var olan denge, mutlak olarak korunması gereken büyük bir hazinedir ve hayatın kaynağıdır. Biz ruhlar, insanların ve diğer tüm canlıların dünyasında pek çok görevi yerine getirerek bu dengeyi korumakla vazifeliyiz. Ancak, uzun bir zaman önce iki oğlum arasında büyük bir anlaşmazlık yaşandı ve bu denge bozuldu. Karanlığın ve ışığın lordları olan bu iki oğlum, artık birbirlerinden ayrıldılar ve kendi yollarını seçerken babalarına da sırt çevirdiler. Bu kavga, gece ile gündüzü yarattı! Her gün yaşanan bu mücadelede Karanlık lordunun ardında toplanan ruhlar ile Işık lordunun ardında toplanan ruhlar savaşırken ben de bir başka denge oluşturmayı başardım. İki oğlumun kalplerini sökerek gökyüzüne astım ve böylece de ay ve güneş oluştu. Ancak, ruhların dünyasında da dengeyi sağlama görevini üstlenmem, benim için fazla gelmişti. İşte görüyorsun ki artık hiçbir işe yaramayan zayıf bir ihtiyar haline geldim. Karel, artık dünyadaki barışı doğanın en yaramaz ama en üstün çocuklarının eline bırakmanın vakti geldi. Dünyada yaşayan sizler, kendi kaderiniz ile birlikte doğanın da kaderini tayin etmelisiniz. Yaklaş!” Yaşlı adam, korku ve endişe ile birlikte ruhlar Kralı’nın söylediği şeyi yaptı. “ Karel, ruhlar dünyasındaki savaşın başlangıcında, doğada dengeyi sağlamakla görevlendirilen bir ırk seçildi. Bu ırk, kendisine hayran bırakan şekilde bu vazifeyi sahiplendi ve kendilerine insan dediler. Doğanın bütün canlılarına hükmetme kapasitesine sahip olan bu ırk, dengenin temel taşıydı ve bu yükü dengeyi bozmadan üzerine yükleyebileceğimiz başka bir varlık bulunmuyordu. Bizim yükümüzü taşımak zorunda kaldığınız için ne kadar üzgün olduğumu söylesem azdır ancak çaresizce yine insanlardan yardım istemek zorundayım. Bütün ilahi güçlerimi üzerimdeki eşyaların içerine mühürledim ve seninle yapacağımız kan anlaşması ile soyuna kutsal bir emanet bırakmaya karar verdim. Sen, bu dünyadaki en bilge kişisin ve senin soyun bundan böyle dünyadaki dengeyi sırtına alacak olan seçilmiş soydur! Güçlerimi yalnızca senin kanını taşıyanlar serbest bırakabilecek. Gel Karel, ruhlar dünyasındaki savaşı sonlandırabilecek olan bir varlık var ise bu kesinlikle insanlar olacak. Tekrar barış ve düzenin hakim olduğu gün gelecektir. Ölüm, yer yüzüne hakim olduğunda yok olduğu sanılanlar tekrar belirecek ve dünyanın azabına son verecektir. Yaklaş ve bu lütuf ile kutsanan soyuna güçlerimi armağan et! Artık tek umut insanlar ve seçilmiş soyun kararıdır!” Günümüz – Karatrapazar dağlarının zirvesinde saklanarak bütün kargaşa ve düzensizliklerin sorumlusu olan kişi, Sarama’nın eski Kralı Ester’den başkası değildi. “ Yüzlerce yıl önce, bu kutsal tahtta bu dünyanın kralı oturuyordu! Şimdi ise ben oturuyorum! Ben bu dünyadaki yegane otoriteyim! Bütün dünyayı yönetmeli ve lanetlenmiş soyumun varisi olarak düzeni sağlayan mihenk taşı olmalıyım! Gerekirse bütün dünyayı yok ederek !” Ester, Ertropia üzerine gönderdiği elçi ile krala yeni bir yıkım silahı armağan etmişti. Ne olursa olsun sürekli olarak nefretin ve yıkımın devam etmesi gerekiyordu. Bütün bu yıkıma son verecek olan kişi olarak da tekrar hayata dönmüş olan barışın son kalesi Ester tekrar ortaya çıkacak ve bu mucizevi olayın ardından tüm dünyayı yönetecek kişi olduğunu açıklayacaktı. Yüzyıllarca yaşamış ve daha da gençleşmiş olarak dönen Ester’in bu yetkiyi Tanrı’dan aldığına inanacak olan insanları yönetmesinin önünde ise hiçbir engel kalmayacaktı! Ne de olsa o Ruhlar Kralının tacına sahip olan ölümsüzlük ile kutsanmış bir insandı! Hayat ve ölümün en ince sırlarını dahi o farkında bile olmadan ona öğreten bu büyük güç ile hayatı yok eden silahları yapmak ve yok edilmiş olan hayatı tekrar kurmak onun için çok kolaydı ve bu onun vazifesiydi. İşte Ester böyle düşünüyor ve 50 yıldır sürekli olarak ülkeleri ve uygarlıkları yok ediyordu. Karanlık gizli örgütünün dünyayı sürüklediği korkunç gelecek için artık geri sayım başlamıştı. Dünya, belki de Ester’in kendisinin bile durduramayacağı bir felakete sürükleniyordu! Ester, karanlık planını gerçekleştirerek bu dünyanın tek hakimi olabilecek mi? Yoksa bilgenin soyundan gelen diğer mirasçılar, Ruhlar’ın kendilerine yüklediği yükü sırtlanarak kaderi tekrar rayına oturtacak mı? Ester, hayatı kontrol eden gücü ile yenilmez birisi mi? Hepsini göreceğiz… Alıntı: hunkokefendi.com bize sayfamızdan yorum atarak, türkanime forumdan veya sosyal medya hesaplarımızdan ulaşabilirsiniz. Mangaya aktarabilecek arkadaşlarımızı sabırsızlıkla bekliyoruz :) :) :)
  7. Arkadaşlar merhaba, YouTube'da yeni bir kanal açtık. Bu kanalımızda anime ve manga tanıtımları yapıyoruz. Şu an yeni bir kanalız eksiklerimiz fazla, yapacağınız eleştiriler benim için çok kıymetli. Kanalın sayfasını linkte bulabilirsiniz. https://www.youtube.com/channel/UCo7zbjQ1e-U2GVez8nXg7cQ Örnek olması açısından Claymore manga tanıtımını yaptığım videoyu da aşağıda bulabilirsiniz. 2017 Kış Sezonu Anime Tanıtımı
  8. Bounty Hunterz Mangası Çekilişi www.trart.org Herkese merhabalar arkadaşlar 2017 yılının bu ilk ayında TRART severlere güzel bir haberle geliyor. TRART da yayınlanan 13 bölümlü birinci cildiyle sevilen manga Bounty Hunterz'ın yakın zamanda EPİK Yayınevi tarafından basılıp kitap haline geldi. Bizde çekilişle seçeceğimiz 3 kişiye Aziz Can Binen'in imzalı mangalarından birer tane göndereceğiz. ÇEKİLİŞE KATILIM İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR TRART facebook sayfasını beğenin > https://www.facebook.com/trart.org/ TRART facebook sayfasında yayınlanan çekiliş afişini profilinizde herkese görünür şekilde paylaşın. AFİŞ > Afiş için "TIKLAYINIZ" TRART facebook sayfasında yayınlanan çekiliş gönderisinin altına iki arkadaşınızı etiketleyin. Çekilişin son tarihi 20 Şubat 2017 saat 23:59 dur. DİKKAT : VERİLECEK 3 BOUNTY HUNTERZ MANGALARINDAN 2'Sİ www:TRART.org ÜYESİ OLAN KATILIMCILARA 1'İ DİĞER KATILIMCILARA VERİLECEKTİR. ÇEKİLİŞLER AYRI AYRI YAPILACAKTIR. ÇEKİLİŞ TARİHİNE KADAR ÜYE OLANLARIN DAHİL TÜM ÜYELERİN ÇEKİLİŞE KATILMA HAKKI VARDIR. www:trart.org ÜYESİ OLMAK KAZANMA ŞANSINIZI ARTIRACAKTIR. ÜYELERİN ÇEKİLİŞİNE KATILMAK İSTEYEN KATILIMCILAR BU GÖNDERİNİN ALTINA "ÇEKİLİŞE KATILIMAK İSTİYORUM" ŞEKLİNDE CEVAP YAZMALIDIRLAR. ÇEKİLİŞ KAZANANLARINA VERİLECEK BOUNTY HUNTERZ MANGASI Manga piyasadaki mangalardan aşağı kalır bir yanı yok arkadaşlar, gayet güzel ve kaliteli olmuş. Toplamda 206 sayfadan oluşuyor ve en son bir kaç sayfası renkli ve kuşe kağıda basılmış. Ayrıca göndereceğimiz mangalarda kitabın Yazar/Çizeri Aziz Can Binen'in imzası olacak. Altta kitapla ilgili bir kaç görsel bulabilirsiniz. Bounty Hunterz mangasını satın almak isteyenler için link : http://epikkitap.com/kitap/bounty-hunterz-1/
  9. Merhaba japon kültürü aşıklıları, Bir çeviri grubu olarak biz de varız demek istedik. Anime hariç baya birşey yapan bir çeviri ekibi. Sitelerimizi kısaca tanıtmak istiyorum. epiknovel.com : Light Novel çevirisi yapıyoruz. (Atg, Pmg, İssth, Lms...) Şu anda tam randımanda olmasa da zamanla düzelteceğiz. epikmanga.com : Genellikle Manhua ve Webtoon çevirileri yaptığımız manga sitemiz. ero.epikmanga.com : erotik webtoonlar. forum.epikmanga.com : Yakında kuracağımız forumumuz inş. Manga, Novel ve Webtoon çevirilerimizin yanında yakında Visual Novel çevirilere yapmaya başlayacağız. Sanırım anlatacaklarım bu kadar :D İyi geceler Türkanime
  10. Anime whatsapp grubu Selam arkadaşlar 2 yıldır aktif, kızlı erkekli kalabalık, kurallar çercevesinde muhabbet dönen, aile ortamı bir anime whatsapp grubumuz vardır. Hepinizi bekleriz Katılmak için özelden numara atınız
  11. Arkadaşlar ben şu anda çizime aşırı derecede ilgi duyuyorum çizim kursu falan alıyorum sorum şu eğer ben kendi mangamı yaparsam ve bitirirsem konusuyla herşeyiyle çeşitli düzenleme programlarından düzenleyip bitirirsem, okunurmu ? Yani siz okurmusunuz ? Adminlerede soruyorum bu siteye yükleyebilirmiyim :/ izin verirseniz bitirince size yollarım
  12. Ben kendi çizim yeteneğime her ne kadar güveniyor olsam da manga sadece çizimden oluşmuyor. Kendi aklımda güzel hikayelerim ve karakterlerim olmasına rağmen o hikayeleri 31-46 sayfa arasında derleyemiyorum. Bana bu konuda yardım edebilecek birileri varsa lütfen yardım etsin. Malum ilk ciddi çalışmamı yapıyorum, Bunun sadece kağıt ve mürekkep harcayarak elime geçecek 3-5 kuruşluk tecrübe olmasını istemiyorum. Şimdilik elimden geldiğince güzel birşeyler çıkarmak istiyorum ki gelecek çalışmalarımda daha rahat kendimi yönlendirebileyim. Mümkünse tecrübeli kişiler bana yardım etsin ve eğer öyle bir tanıdığınız varsa bana yönlendirebilirseniz sevinirim.Ama bu demek değil ki aklınızdaki düşünceleri paylaşmayacaksınız, Aklınızda bana yardımı dokunabilecek ne varsa lütfen yazmaktan çekinmeyin. Şevki Buğra Düzyol Yaş:16
  13. Herkese merhaba arkadaşlar. Anime ve mangalardan etkilenerek yazdığım serinin ilk kitabı Kralsız Ülkeyi çıkartmayı başardım. İlk ve az basım olmasından dolayı içinde fazlasıyla yazım hatası var lakin bu sorunun sonraki basımlarda aşacağız. Kitap edinmek isteyen arkadaşlar D&R, Arkadaş kitabevi, İnkılap kitabevi mağazalarında bulabilirler. Eğer mağazada yok derlerse sipariş verirseniz bir kaç gün içinde getirirler ki sipariş verip almazsanız daha bana destek olmuş olursunuz :D Başka bir yol ise internetten kitap satışı yapan siteler. Görüş ve önerileriniz benim ve serinin devamı için çok önemli. İlgilenen herkese çok teşekkür ederim. :) İlk kitabın konusundan bahsedecek olursam. Dünya beş siyasi güçle yönetilmektedir. Bunların içinde en güçlü ve büyüğü olan İmparatorluk "Yaşam Sanatı" adı verilen güç sayesinde diğer krallıklardan üstündür. İmparatorluğun ordusu için saklı bir ormanda yetiştirdiği gizli okulları vardır. Bu okullarda küçük yaşlardan itibaren yetiştirilen yaşam sanatı kullanıcısı çocuklar vardır. Gezgin adında bir adam çeşitli okullardan birer çocuk seçer. Ateş, Ay, Yay, Dal ve Gölge. On yaşında tanıştığı çocukları kendi okullarında ziyaret ederek eğitmeye başlar. Bu eğitimde bazı kurallar vardır. İlk olarak çocuklar Gezgin söyleyene kadar asla görüşmeyecek ikinci olarak Gezgin hakkında konuşmayacaklardı. Çocuklar kendi aralarında ki iletişimi ise Gezginin taşıdığı mektuplarla yapılacaklardır. Sekiz yıl sonunda Gezgin çocukları teker teker toplayarak ilk buluşmalarını sağlar ve macera başlar....
  14. Bildiğiniz gibi Bleach'in mangasının son bölümü de yayınlanarak bittiği açıklandı. Bu konuda Tite; "15 yıl çalışarak Bleach'i bitirmeyi başardım. Okuyan herkese teşekkür ederim" şeklinde bir açıklama yaparken, bu efsanevi mangaya diğer mangakalardan da çeşitli yorumlar geldi; 1. Boku no Hero Akademia'nın çizeri Kōhei Horikoshi; Şemsiyemi elime aldım ve Bankai diye bağırarak açtım. 2. Haikyuu!'nun çizeri Haruichi Furutade; İnanılmaz güzel çizimler vardı. Ona daima özenmişimdir. Kubo-sensei çok sıkı çalıştı. 3. Gintama'nın çizeri Hideki Sorachi; Jump çok yalnızlaştı. Lütfen hemen geri dön! 4. One Piece'nin çizeri Eiichiro Oda; Kubo-san 15 yılın ardından oldukça yorulmuş olmalı. Artık iyice dinlenebilir. 5. Hinomaru Zumou'nun çizeri Kawada; Çok harikaydı. Ona imreniyorum. Kubo-sensei çok çalıştı. 6. Black Clover'ın çizeri Yuki Tabata; Bu beni çok etkiledi. Bu kadar uzun bir seri çıkarmak çok zamanını aldı. 7. World Trigger'ın çizeri Daisuke Ashihara; Bleach bitti. 15 yıllık çalışman için teşekkürler Kubo-sensei. 8. Kochikame'nin çizeri Osamu Akimoto; Kubo-kun çok çalıştın. Lütfen bu şansını iyi bir tatil yaparak değerlendir. 9. Shokugeki no Souma'nın çizeri Shun Saeki; Kubo-sensei bu iş için çok uğraştı. Bir sonraki projeyi iple çekiyorum. 10. Saiki Kusuo no Ψ-nan'ın çizeri Shuuichi Aso; Kubo-sensei 15 yıl boyunca çok çalıştı. Bir sonraki çalışmasını sabırsızlıkla bekliyorum. Kaynak: Animeride
  15. Merhabalar arkadaşlar. http://fancanyon.com/ sitesini tanıtmak istiyorum. Site genel olarak günlük hayatta hobi edindiğiniz multimedya aktivitelerinizi takip etmek adına ayrı ayrı platformlar yerine tek bir mecrada soluklanmanızı hedeflemektedir. İçerisinde seri tanıtımlarımız, karakter tanıtımlarımız ve güncel haberler var. Sizde sevdiğiniz serilerin fan kulübünü açabilirsiniz. http://fancanyon.com/category/anime-manga Olumlu, olumsuz her türlü görüşlerinizi, eleştirilerinizi ve tavsiyelerinizi bekliyorum arkadaşlar.
  16. Anime ve mangaseverler için hoş bir hikaye yarışması oluşturmaya karar verdik. Yeteneğinizi konuşturun ve ödülleri kazanın! İster sevdiğiniz bir anime veya manga serisini kendi hikayeniz ile finalize edin, isterseniz baştan bir hikaye yazın. Seçim sizin… Hikaye yarışmamızın kuralları: -Facebook sayfamızda paylaştığımız yarışma duyurusu görselini Facebook profilinizde herkese açık bir şekilde paylaşmanız gereklidir. -Sevdiğiniz bir anime veya manganın finalini kendinizce baştan yazabilir veya yeni bir hikayeoluşturabilirsiniz. -Katılımcılar hikayelerini WATTPAD sitesindeki hesaplarında yazmalıdırlar. Eğer yoksa bir Wattpad hesabı açıp, öyle yazmalıdırlar. -Hikayeler Türkçe dilinde yazılmalıdır. -Yazdığınız hikaye metni en fazla 2000 kelime olmalıdır. -Hikayedeki karakterlerin isimleri orijinal anime/manga havasından çıkmaması için Japoncaisimlerden seçilmelidir. –Sıfırdan yepyeni bir hikaye yazacaklar için, daha önce herhangi bir yarışmada ödül almış veya kendisine ait olmayan bir hikaye ile katılması yasaktır. -Bir kişi en fazla 1(bir) adet çalışması ile bu yarışmaya katılımcı olabilir. -Yarışma başlangıç tarihi 10.05.2016- Son katılım tarihi 09.06.2016’dır. Bu tarihler dışında gönderilen çalışmalar değerlendirmeye alınmaz. Hikayemi yazdıktan sonra ne yapmalıyım? Hikayenizi yazdıktan sonra (en azından başladıktan sonra) başvuru formunu doldurmalısınız. –Başvuru formundaki bilgiler eksiksiz ve doğru girilmelidir. Başvuru formuna buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. 9 Haziran 2016 saat 23:59’a kadar yazdığınız hikayede istediğiniz değişikliği yapmanız mümkündür. CT Anime Kulübü Facebook sayfasındaki afişi kendi Facebook profilinizde paylaşmanız şarttır. Yarışma kurallarına “uymadığı tespit edilen” katılımcıların başvuruları iptal edilir. Tüm katılımcıların hikayeleri öncelikle tek tek okunarak CT Anime Kulübü ekibimizce ön elemeye tabi tutulacaktır. Ön eleme süreci 1 hafta sürecektir. Ön elemeden, çıkacak hikaye sayısı en az, 10 en fazla 20 olacaktır. Ön elemeden çıkarak sergilenmeye hak kazanan eserler, okuyucu oylamasına sunulacaktır. Okuyucu oylaması sonucunda kazanan kişiler, sunulacak manga listesinden istedikleri sıfır Türkçe manga ciltlerine sahip olacaklardır. 1. olan eser sahibi; 10 adet Türkçe Manga ve sürpriz anime ürünü 2. olan eser sahibi; 5 adet Türkçe Manga 3. olan eser sahibi; 3 adet Türkçe Manga 2 kişi de mansiyon ödülü olarak birer adet Türkçe Manga kazanacaklardır. TÜM KATILIMCILARA BAŞARILAR DİLERİZ. CT Anime Kulübü Facebook sayfamızı beğenin Twitter’da takip edin.
  17. EDİT: Öncesinde yazdığım tüm dırdırı sildim yerine yenisini yazıyorum, mutlaka okuyun :D One Shot olarak başladığım bu denemeyi gaza getirilmenin sonucu olarak devam eden bir seri haline getirmeye karar verdim,hayırlı olsun. Okuduğu manga sayısı 10 parmağını geçmeyen biri olarak manga yapmaya çalışmak da ilginç oldu :D Öncelikle çizimi kolay olsun diye karakter dizaynları üzerinde ufak değişiklikler yaptım. İsimler uydurma olsa da Japonca'ya aşina olduğumuz için ana karakterin adı da böyle (bkz karakter tanıtımı) Profesyonel mangakalar bile editöre ihtiyaç duyarken benim düzgün bir anlatım çıkartmam elbette mümkün değil zaten çabuk bitsin diye araları çok doldurmadan hoppidik hoppidik sahneleri atladım , çok ani geçişler olabilir idare edin :D Aynı tipleri 100 defa çizmek çok zor ve sıkıcı, daha şimdiden gına geldi o yüzden bundan sonra büyük ihtimalle sadece önemli sahneleri çizip araları yazıyla anlatacağım, henüz düşünme aşamasındayım. Şimdilik eldeki malzeme bu, gelecek yeni karakterler ve olay akışını hazırladım sayılır. Biraz yavaş başladı ama fena olmayacak gibi. Herkese iyi okumalar... KAPAK AD:Ayın gözleri TÜR: Fantastik KONU: Toi, tek başına hayatını sürdürmeye çalışan bir gençtir. Uykunun uğramadığı bir gece dışarıyı izlerken, uzaktaki bir binanın tepesinde görmemesi gereken bir gölge fark eder. Bu genç adamın kendisini gördüğünü anlayan kişi bir sıçrayışta açık pencereden içeri atlar ve göz göze geldiklerinde Toi’nin gözlerine kara bir büyü koyup gecenin siyahına karışır. Neler olduğunu bile anlamadan Toi karanlık köşelerde yaşayan her türlü mahluğu görebilme yeteneği kazanır ancak karşılığında hayatı alt üst olur. Eski sıradan hayatını geri alabilmek için kendisine bunu yapanın peşine düşen Toi, daha sonrasında kendini karanlık ve aydınlığın sınırındaki sıra dışı bir savaşın ve maceranın ortasında bulacaktır. BÖLÜM 1 BÖLÜM 2
  18. Ekibimizin adı olan Akatsuki Naruto izleyenlerin de bildiği gibi, Naruto'daki bir gruptan geliyor. Fansub olarak anime severlere kaliteli ve hızlı çeviri sunma amacı taşıyoruz. 28.12.2015 tarihinde kurulduk ve bu tarihten beri de size kaliteli çeviriler sunmaya devam ediyoruz, edeceğiz de. Forumumuzdan indirme linklerimize, önemli duyurulara ulaşabilir, bizimle iletişime geçebilirsiniz: http://www.akatsukifansub.tk/index.php Şu anda açık olan alımlarımız aşağıda yazmaktadır. Buradaki açık ve kapalı alımlar durumları değiştikçe güncellenecektir. Şu anda açık olan alımlar: Çevirmen Alımları [KAPALI] Encoder Alımları [AÇIK] Zamanlayıcı Alımları [KAPALI] Grafiker Alımları [AÇIK] Uploader Alımları [KAPALI] Redaktör Alımları [KAPALI] ÇEVİRMEN GEREKSİNİMLERİ -Haftada 1 bölüm verebilmek, -Özel durumlar hariç, çeviriyi zamanında verebilmek, -Anlayabilecek ve düzgün bir şekilde Türkçe'ye aktarabilecek İngilizceye sahip olmak, -Yazım ve imla kurallarını düzgün bilmek ve kullanabilmek, -Sorumluluk sahibi olmak, -Ekip çalışmasına ayak uydurabilmek, -Aegisub programını bilmek(eğer bilginiz yoksa öğretiriz, basit bir program), -Yaş sınırımız yok, ancak çevirmen adayının kişisel olgunluğa erişmiş birisi olması gerekmektedir. ENCODER GEREKSİNİMLERİ-VDS sistemi kullandığımızdan dolayı inanılmaz sistem özellikleri aramıyoruz, çeviri dosyalarını rahatlıkla düzenleyip TeamViewer programını rahatlıkla kaldıracak bir bilgisayara sahip olmak(ortalama bir bilgisayar),-Boş vakte sahip olmak,-Ekip çalışmasına ayak uydurabilmek,-XviD4PSP programına aşina olmak(yine basit bir programdır, öğretebiliriz),-Altyazının yazı tiplerini ayarlamayı bilmeli(kısacası altyazıda encode yapmayı bilmeli),-Kişisel bir olgunluk seviyesine sahip olmak gerekmektedir.GRAFİKER GEREKSİNİMLERİ-Adobe Photoshop'u etkin kullanabilmek,-Boş vakte sahip olmak,-Yaratıcı olmak gerekmektedir.UPLOADER GEREKSİNİMLERİ (BİR SÜRE İÇİN TAMAMEN KAPALI)-VDS sistemi kullandığımız için çok hızlı bir internet aramıyoruz, yine de hızlı sayılabilecek bir internete sahip olmak(en az 10MB/s),-Boş vakte sahip olmak,-Sorumluluk sahibi olmak,-Ekip çalışmasına ayak uydurabilmek,-Encoderlar ile organize çalışabilmek gerekmektedir.REDAKTÖR GEREKSİNİMLERİ-Boş vakte sahip olmak,-Türkçeye hakim olmak,-Yazım ve imla kurallarına hakim olmak,-Sorumluluk sahibi olmak,-Ekip çalışmasına ayak uydurabilmek gerekmektedir.ZAMANLAYICI GEREKSİNİMLERİ-Boş vakte sahip olmak,-Aegisub programına aşina olmak,-Genel hatlarıyla zamanlama bilmek,-Ekip çalışmasına ayak uydurabilmek,-Sorumluluk sahibi olmak gerekmektedir.Çevirmen, kendisine verilen bölümleri çevirir ve çevirisini encoder(kodlamacı)lara teslim eder.Encoder, çevirmenlerden aldığı bölümlerin altyazılarının yazı tipini düzenler, karaoke ekler, kısacası güzel görünen bir hale getirdikten sonra altyazı ile o bölümün videosunu(görüntüsünü) birleştirir, ve izleme sitelerine yükledikten sonra sitelere bölümü ekler.Grafiker, fansubun facebook kapak ve profil fotoğraflarını, duyuru resimlerini vb. hazırlar.Redaktör, çevirmenlerin çevirdiği altyazıdaki yazım ve imla hatalarını düzeltir, cümlelerde bozukluk varsa cümleleri değiştirir.Zamanlayıcı, altyazısı çıkarılamayan(hardsub) bölümlerin altyazılarının zamanlamasını yapar.BAŞVURULARINIZI SKYPE ÜZERİNDEN "marwins_1" ADLI KULLANICIYA İLETMENİZ GEREKMEKTEDİR. Tamamladığımız Projeler: http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=77 (Kanojo to Kanojo no Neko: Everything Flows ve Kanojo to Kanojo no Neko OVA (1999)) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=65 (Boku dake ga Inai Machi) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=4 (Gate: Jieitai Kanochi nite, Kaku Tatakaeri - Enryuu-hen) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=81 (Big Order OVA - A, B, C, CA BD) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=68 (Hantsu x Trash) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=95 (Cardfight!! Vanguard) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=97 (Konijiki no Gash Bell!) Devam Eden Projeler http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=74 (Ore ga Ojousama Gakkou ni "Shomin Sample" Toshite Gets Sareta Ken) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=70 (Cupid's Chocolates / Aishen Qiaokeli-ing... / Aishen Qiaokeli Jinxingshi) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=32 (Akagami no Shirayuki-hime 2nd Season) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=62 (Hai to Gensou no Grimgar) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=7 (Saijaku Muhai no Bahamut) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=24 (Kono Subarashii Sekai ni Shukufuku wo!) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=86 (Koutetsujou no Kabaneri) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=87 (Mayoiga) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=85 (Ushio to Tora [TV] 2nd Season) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=88 (Seisen Cerberus: Ryuukoku no Fatalités) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=92 (Big Order) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=91 (Netoge no Yome wa Onnanoko ja Nai to Omotta?) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=75 (Prince of Stride) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=90 (Bungou Stray Dogs) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=94 (Kuma Miko) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=96 (Tonkatsu DJ Agetarou) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=99 (Cardfight!! Vanguard: Asia Circuit-hen) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=98 (Boku no Hero Academia) http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=100 (Kare Baka: Wagahai no Kare wa Baka de R) Yeni sezon çalışma planlarımız düzenli olarak forumumuzda yayınlanmaktadır. İlkbahar sezonu çalışma planımız: http://www.akatsukifansub.tk/showthread.php?tid=83
  19. www.TRART.org - Yetenekli Kalemlerin Buluşma Noktası Merhaba arkadaşlar. Öncelikle kısaca TRART'dan bahsetmek gerekirse, TRART.org 2015 yılının Haziran ayında ülkemizde yapılan kurgusal sanatları (çizgi roman, manga, webtoon) geliştirmek ve yayınlamak adına, bu sanatlarla ilgilenen çizer ve yazar arkadaşlara destek olmak adına ve bu sanatlarla ilgilenen arkadaşlara bilgi, döküman ve imkanlar sağlamak adına kurulmuş bir sanal sanat portalıdır. TRART.org, yetenekli çizer ve yazar arkadaşlarımızın çalışmalarını rahatça yayınlayabileceği ve okurlarla aralarında bir köprü görevi gören bir sanal ortam olmanın yanı sıra birçok özelliği ile de kurgusal sanatlara meraklı kişilerin çok faydalı ve eğlenceli şeyler bulacağı bir yer. Bunlardan önceden açtığım bir konuda bahsetmiştim. Bu konuda yetenekli kalemlerimizin ürettiği başarılı çalışmalardan bahsedeceğim. Sitemiz yaklaşık 9 aydır aktif durumda ve üyelerimizden çok iyi geri dönüşler aldık. TRART.org da bir çok başarılı ve kaliteli çalışma okurlara sunuldu. Sizlere ülkemizde yerli çizerlerimiz tarafından çizilen, zahmetli ama bir o kadarda keyifli çalışmalardan biraz bahsetmek istiyorum. TRART.org bir dergi değil herkese açık genel bir site. Tüm çizerleri, çizer/yazar ortaklıklarını ve dergi projelerini bir arada barındırabilecek kadar kapsamlı bir site. Şu ana kadar bir çok çizer çalışmalarını TRART da yayınladı ve bazı dergi gruplarının da çıkardıkları sayılar TRART.org da yayınlandı. Alttaki linklerden TRART.org da yayınlanan çalışmalara göz atabilirsiniz. Emin olun sizde artık kalitenin yükseldiğini gelecek vaat eden çalışmaların arttığını ve güzel işlerin çıktığını farkedeceksiniz. www.TRART.org TRART'DA YAYINLANAN MANGA, ÇİZGİ ROMAN VE WEBTOON ÇALIŞMALARINA GÖZ ATMAK İÇİN "TIKLAYINIZ" www.TRART.org HAKKINDA DAHA FAZLA BİLGİ İÇİN "TIKLAYINIZ" TRART.org ONLİNE OKUMA PLATFORMU İÇİN "TIKLAYINIZ"
  20. Ayağınız yerden kesilinceye kadar dans etmek ister misiniz? Manga Adı: Ballroom e Youkoso Tür: Komedi, Drama, Romantizm, Okul Hayatı, Shounen, Spor Çizer: TAKEUCHI Tomo Çıkış Yılı: 2011 Ortalama bir ortaokul öğrencisi olan Fujita Tatara geleceği için herhangi bir planı olmayan birisidir. Bir gün, bir grup serseri onunla kavga eder ve gizemli bir adam onu kurtarır. Sonrasında bu gizemli adam Tatara’yı dans stüdyosuna getirir. Tarara stüdyoya geldikten sonra fark eder ki aynı okula giden Hanaoka Shizuku ve onun partneri dahi dansçı Hyoudou Kiyoharu ile karşılaşır ve bu sayede Tatara gençliğini dans ederek geçirmeye karar verir... Serimiz tek kelimeyle harika. Shounen seriler arasında en güzellerinden diyebilirim kesinlikle. Fujita Tatara’yı manganın ilk 3 bölümünü okuduktan sonra, Haikyuu serisini izleyenler Hinata Shoyo karakterine benzeteceklerdir. Neden derseniz, Hinata’nın Voleybolu öğrenme azmi ile Tatara’nın dansı öğrenme azmi neredeyse aynı denebilir. . Ama bakıldığında Fujita Tatara’mız bir hayli çekingen. Karakterlerin birbirilerine olan uyumlulukları, tatlı tartışmaları, birbirilerine olan yaklaşımları ve tartışmalar sonucunda ortaya çıkan sıcak dostlukları ele alan bu seriyi siz manga okurlarına kesinlikle öneririm. Manganın ilk bölümünü okuduğunuzda, klasik bir manga başlangıcı olarak görebilirsiniz. Spor animelerin de en çok sevdiğim şeylerden biri okuyucu kitleyi içerdiği spor dalına teşvik edecek bir kurguya sahip olmasıdır ki, bu serimizde de anlatmış olduğum şey mevcut. Seriyi okurken çizimlerinin harika oluşu sayesinde zaten okuyucuyu kendine bağlarken, üzerine birde harika bir konuya sahip olunca tamamen okuyucu kendine kitleye bilen bir seri. Okurken bazı anlar kendimi bir an manganın içindeymiş gibi hissettiğim bile oldu biliyor musunuz? O kadar güzel bir seri ki okudukça bir sonraki bölümü istiyor üzerine birde dans konusunda kendini geliştirmek istiyor insan. Mangada yaşanan olaylar bir hayli eğlendiriyor ve kendine hayran bırakıyor. Okuyun görün ki serinin her bölümünün sonunda bir sonraki bölümü merak ediyorsunuz. Spor türü manga seviyorsanız tam size göre bir manga olduğunu söyleyebilirim. Türkçe okumak için: http://www.mangahanta.com/manga/ballroom-e-youkoso
  21. mangAnime Türkiye - Anime, Manga ve Japon Kültürü İle İlgili Her Şey Merhaba anime ve manga severler. Biz de aynı sizin gibi anime ve manga sever insanlardan oluşan bir grubuz. Anime/manga karakterleri ile eğleniyoruz, heyecanlanıyoruz, korkuyoruz, geriliyoruz, seviyoruz ve üzülüyoruz. Onlarla ağlayıp, onlarla gülüyoruz. Şimdiye kadar farklı platformlarda tonla şey yaptık, ama nihayetinde içimizdeki anime, manga ve Japon kültürü sevgisi bizi hep paylaşma noktasına getirdiği için. İşte bu sevdiklerimizi paylaşma arzusunun son vardığı nokta mangAnime Türkiye oldu. Umarız siz de bizimle birlikte anime ve mangaların sihirli dünyasında keyifli vakit geçirirsiniz. ^_^ Sitemizi ziyaret etmek için : Tıkla Anime tanıtımları ve haberleri için : Tıkla Manga tanıtım ve Haberleri için : Tıkla Oyun tanıtım ve Haberleri için : Tıkla Figür tanıtımları ve incelemeleri için : Tıkla
  22. Etkinliklerden Kareler! Eveet, biliyorsunuz ki bir çok etkinliklere gitmeye başladım ve etkinliklerde çektiğim fotoğrafları sizlerle paylaşacağım bu konu altında. Neden böyle bir şey yaptığımı soran olursa, bir çok gitmek isteyen ama ortamdan çekinen kişilerin nasıl bir ortam olduğunu görebilmesi açısından yapıyorum. :cheer2-onion-head-emoticon: GFA - Geek Festival Avrasya 2015 Etkinlikten Kareler İçin: Tıkla İCON - Bıkıfı Etkinliği 2015 Etkinlikten Kareler İçin : Tıkla Bundan sonraki etkinliklerde çekeceğim fotoğrafları da bu konu adı altında güncelleyeceğim.
  23. Manga Adı: Happiness Tür:Korku, Okul hayatı, Doğaüstü, Shounen Çizer:Oshimi Shuzo Çıkış Yılı: 2015 Konu:Makoto Okazaki basit bir liseli gençtir, tam ezilmelik bir tip ve bir klozet sapığı. Bir gece, arkadaşından aldığı bir DVD'yi geri götürmek için yola koyulur. Yakındaki bir çatıda bir kişiyi farkeder. O daha farkedemeden o adam ona saldırır ve onun boynunu ısırıp kan içer. Saldırgan kan içmeyi bırakır. Bu noktadan sonra Makoto saldırganın güzel bir kız olduğunu farkeder ve kız ona sorar: "Ölmek mi istersin yoksa benim gibi olmak mı?" Ve o yaşamayı tercih eder... --------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Tokyo Ghoul Tadında bir seri... Tokyo Ghoul tadında dediğime bakmayın konusu biraz daha güzel... İşin kötüsü bizim Okazaki Kaneki'den de pısırık iyi mi. Ama Okazaki'yi ısıran kızın o tatlılığı :wub: Ama Bir Gosho adında tatlı mı tatlı kızımız var, tam hayalimdeki tip :hell-yes-onion-head-emoticon: Uzun lafın kısası gayet güzel bir seri... Eee... Oshimi'nin elinden çıkmış seri olsun o kadar. Bölüm 1 Bölüm 2 Bölüm 3 Bölüm 4 Bölüm 5 Bölüm 6 Bölüm 7 Bölüm 8 Bölüm 9 Bölüm 10 Bölüm 11
  24. Cosplay Türkiye alt kulüplerinden henüz yeni açılan CT Anime Kulübü açılışı şerefine facebook sayfası üzerinden bir çekiliş düzenlemekte. Siz de katılarak, ödül kazanma şansı yakalayabilirsiniz. Resme tıklayarak yarışma sayfasına gidebilirsiniz. 2 kişiye lisanslı Akatsuki(Naruto) Bileklik 3 Kişiye 3 adet mini Pokemon Figürü 2 Kişiye Dragon Ball Orijinal Poster 1 Kişiye Fairy Tail 3'lü figür seti 1 kişiye lisanslı Akatsuki(Naruto) Patch 1 Kişiye Gintama Figürü YAPMANIZ GEREKENLER: - CT Anime Kulübü facebook sayfasını beğenmek - Gönderiyi beğenmek ve "herkese açık" şekilde paylaşmak Son Katılım tarihi 8 Şubat 2016 olup kargo ücreti kazanan kişiye aittir. Ayrıca CT Anime Kulübünde görev almak isterseniz de aşağıdaki şartlara uyuyorsanız sayfa üzerinden başvuru yapabilirsiniz.
  25. Önemli Not: Çeviri, forum.turkanime.tv ye aittir. Başka bir sayfada paylaşım yapmak isteyen olursa bana Özel Mesaj atmalarını rica ederim. Disclaimer: This is a fanmade translation of "Mastering Manga with Mark Crilley" which is written by Mark Crilley. Translation can not be sold and can not be used without permission. Sıfırdan Başlayanlar İçin Manga Akademisi: Bölüm 1 (8.52 Mb) İndirme Linki /Alternatif: TIKLA Sıfırdan Başlayanlar için Manga Akademisi: Bölüm 2 (7.20 Mb) İndirme Linki /Alternatif: TIKLA DUYURU: Bu konuda sadece sorularınız yer alacaktır. Ben ya da DHspark arkadaşım en kısa sürede sorularınızı cevaplandıracağız. Manga akademisi, her ay turkanime.tv e-dergi ile çıkacaktır. Çıktıktan bir hafta sonra, bu konuda indirme linkini bulabilirsiniz. "Manga Akademisi 2. Bölüm" türkanime.tv dergisinde Temmuz sayısında yer alıyor! Eğer dergi ile beraber okumak isterseniz BURAYI TIKLAYARAK ulaşabilirsiniz. (sayfa 94-151 arası) Lütfen ILK yorumu okumadan cevap yazmayınız. Eğer çeviri işinize yaradıysa "Beğen" butonuna tıklamanız motivasyonu arttıracaktır. :) +Ekstra: Sevgili Zeynep Ablam 4 tane birbirinden güzel imza yapmış, aynı şekilde dgraymantr arkadaşımdan bir tane imza istemiştim, beş imzayı da sizlerle paylaşmak istedik. Hazırlayanlara teşekkür ederiz. Papillon: dgraymantr
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli bilgi

Forum kurallarımızı okudunuz mu? Forum Kuralları.