Jump to content

Web/Light/Visual Novel Tavsiye/Tartışma Bölümü


Shiba Tatsuya

Önerilen İletiler

  • Yanıtlar 279
  • Oluşturuldu
  • Son yanıt

Konuya en fazla mesaj yazanlar

Popüler mesajlar

Forumumuzda Web Novel ve Light Novellar için bölüm bulunmadığından genel tartışma/tavsiyeler için bu konuyu açıyorum. En başta WN ve LN’nin ne olduğuna gelirsek:   Light Novel: Japonların yaptığı res

Arifureta'nın ilk 6 bölümünün özeti:     En heyecanlı yerinde bıraktım  :P acaba devamında ne olacak? Yakında... En önemli kısımları özet yerine tam çeviri yapmaya çalıştım ama aynı duyguyu verir m

Chapter 11 hazır.  

bence konunun adına deıl artık bence turkıyedede boyle light novel visual novel sıtesı acılmasıo lazım ıngılızler bu konuya 2009 da baslamıs ve hala populer bız daha sımdı yapıoz bu lght novel ve vısual novel paylasma falan ısını cok gerıdeyız :(

Şu an çok zor. Daha doğrusu anime kültürü bile sayılı insan tarafından biliniyorken animelerin asıl kaynağı olan Light novel/Visual Novelları bilen kişi sayısı 100ü aşmıyordur. Site açılsa bile reklam yapılmadan insanların ilgisini çekecek bir şeyler bulmadan o siteyi ayakta tutamazsın. Biz çabuk bıkan bir milletiz. Bir oyunda sadece ileri tuşuna basarak ve okuyarak 40 saat harcayamayız. Ya da filmini izlemek varken kitabını okumayız. Hatta bırak onu, ben şu an belkide Türkiye'deki ilk Light Novel'ı yazıyorum ama kapak çizebilecek adam bile bulamıyorum. Hatta oturup kara kara yayın evlerine kitabı nasıl pazarlayacağımı düşünüyorum. Türkiyede official olarak light novel tanıtımı yok. 

 

(KWH)

 

Edit: Konunun adını ister değiştir ister değiştirme az sonra yıkıcam buraları.

 

UFOTABLE'A OHA DİDİM BİR İNSAN 40 SAATLİK OYUNU KISA BİR ANİMEYE NASIL BU KADAR GÜZEL YERLEŞTİRİR!!!!!!!!! 3 SAATTE GEÇTİĞİM BÖLÜM 1 SAAT SÜRDÜ!  Tohsaka'nın bütün düşünceleri yüzünden okunuyordu BEAH!

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Değiştirdim :P

Fate'in mükemmel olduğuna sonuna kadar katılıyorum bu arada :D

Fatei çok sevmemin birinci sebebi ilk hikayede tohsaka rini ele geçiremememle beraber oyunun bittikten sonra ikinci bir hikayeye başladığınını öğrenmemdi. Sonra 3 seferde olduğunu öğrendim, oha didim.

Küçücük bir hikayeden kocaman bir evren yaratmayı başarmaları bile süper durum.

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

fateyi ben bekletıcem su sezon bıtsın daha fate ye hiç baslamadım desem yerıdır su yenı cıkan sezon bıtsın ona dırek bastan baslıcam uzun surer umarım :D

Hiiiç bekleme ;) ilk iki bölümü bütün izle tadı çıksın, devamı biraz yavaş işlicek çünkü.

Yakın zamanda size visual novel ile ilgili bir sürprizim olucak. B) Beş dakikalık falan. ^^

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Biraz geç oldu ama yeni bölüm... Hajime'ye yeni takım arkadaşı ve aynı zamanda ilk "harem" üyesi geliyor. Gerçi bölümün sonunda sadece görünüyor ama olsun...

 

Chapter 14(Zindandaki Mühürlü Oda):

 

Zindandaki Mühürlü Oda:
 
Hajime katranla kaplı kattan sonra 50 kat aşağı inmiştir. Burada zaman kavramı olmadığından ne kadar geçtiğini bilmese de aşırı hızla ilerliyordur.
Bu zaman içinde canı için sayısız güçlü iblisle savaşmıştır.
Örneğin bir katın tamamı zehirli bir sisle kaplıdır. Ayrıca 2 metrelik zehir saçan kurbağayla kanatlarından felç edici toz dağıtan güve yüzünden ölecekken iksir sayesinde kurtulmuştur. İksiri olmasa sadece o kata girmesi bile onu öldürecektir.
Başka bir katta aşırı sıcak ve nemli yoğun bir orman vardır. İblisler ise Treant(ağaç iblisleri) ve dev bir kırkayaktır.
Hajime özellikle bu kırkayakla savaşırken oldukça zorluk çekmiştir. Vurulan her bölmesi ayrılıp kendi başına hareket eden iblisle savaşmak 30 kişilik grupla savaşmak gibi gelmiştir. Şarjörü doldurma hızı yetmediğinde “Hava Pençesi” özelliğini, hatta acemice attığı tekmelerini kullanmıştır. O olaydan sonra da Mermi doldurma hızı ve tekmelerini geliştirmeye başlamıştır.
Treantler genelde kökleriyle basit saldırılar yapsalar da asıl özellikleri köşeye sıkıştıklarında kırmızı meyvelerini fırlatmalarıdır. Hasar vermiyorlardır ve Hajime meyvenin tadına bakar, başta zehir olma ihtimaline karşı tetikte olsa da zamanla bunların lezzetli meyveler olduğunu anlar. Uzun süredir iğrenç iblis etinden başka şey yemeyen Hajime’ye karpuza benzeyen bu meyveler mükemmel gelmiştir. Yeni hedefini belirleyen Hajime, tatmin olduğunda neredeyse Treantlerin soyunu kurutmuştur.
50 kat inmesine rağmen sona gelememiştir. Şu anki durumu…
 
İsim:             Nagumo Hajime        Yaş:                  17
Cinsiyet:      Erkek                        Seviye:             49
Sınıf:             Transmutation Artist (Synergist)
Güç:              880                         Sağlık:               970
Direnç:          860                         Çeviklik:           1040
Büyü:            760                         Büyü Direnci:   760
Yetenekler: 
-Transmutation
   -Mineral Appraisal(Mineral Değerlendirme)
   -Hassas Transmutation
   -Mineral Enquiry(Mineral Araştırma(?))
   -Mineral Ayrıştırma
   -Mineral Birleştirme
   -Replica Transmutation(Seri üretim modu/Mühimmat gibi çok sayıda gereken şeyler için)
-Büyü Manipülasyonu
-Demir Mide
-Lightning Clad(Elektrik Örtü(?))
-Kutsal Adım
   -Hava Yürüyüşü
   -Flicker(Anlık hareket; Durduğu yerden patlama gibi hareketle bir anda başka yerde belirme)
   -Grand Legs(Ulu Ayaklar(?))
-Hava Pençeleri
-Gece Görüşü
-Uzak Görüş
-Algılama(Perception)
-Büyü Algılama
-Varlık Gizleme(Hide Presence)
-Zehir Direnci
-Felç Direnci
-Taşlaşma Direnci
-Dili Anlama
 
Hajime bu katta kurduğu barınağında Tansmutation yeteneğini, silah teknolojisini ve tekmelerini geliştiriyordur. Sonraki merdiveni bulsa da gitmemiştir çünkü bu katta yabancı bir alan keşfetmiştir.
Ürkütücü alanın sonunda 3 metre civarında görkemli çift kapı bulmuştur. Kapılara kazınmış 2 tek gözlü dev (Cyclops) heykeli vardır.
İçinde kötü bir his olan Hajime kapının ardında ne olduğunu bilmediğinden ekipmanlarını kontrol eder.
“Pandora’nın Kutusu gibi… Acaba ne saklıyor?”
Eksiği olmadığından emin olunca Donner’i çıkardı ve kararlılığını tekrarladı:
“Hayatta kalıp eve döneceğim. Japonya’ya, evime… Yoluma çıkanlar düşmanlarım. Düşmanları… öldür!”
Hajime gülümseyerek kapıya yaklaşır. Merkezde iki büyü çemberi vardır.
“Anlamıyorum. Uzun süre çalıştım ama bu formülleri görmedim.”
Hala krallıkta ve güçsüz durumda olduğu sırada büyü formüllerine de çalışmıştır Hajime. Çalışmayı tam bitirmemiş olsa da bu formüllerin benzerini hiç görmemiştir.
“Eski bir sistem mi?”
“Her zamanki gibi dönüştürmeyi deneyelim.”
Kapıyı itemediğini anladığında sağ elini kapıya koyup dönüştürmeye çalışır.
Ama anında…
Crackle!
“Uwa!?”
Kapıdan geçen kırmızı elektrik Hajime’nin eline çarpıp dumanlar çıkarmaya başlamıştır. Hemen iksiri içtiği sırada hareket başlar.
Ooooooooh!!
Aniden derin bir ses yankılanır. Hemen geriye çekilen Hajime Donner’i hazır duruma getirir. Ses gelmeye devam ederken sesin sahibi hareket etmeye başlar.
“Şey, bu klişenin klişesi…”
Kapıdaki dev heykelleri çatlayarak ayrılmaya başlar. Yapışıkken gri olan renkleri koyu yeşile döner. Ellerinde bir anda 4 metrelik kılıçlar belirir. Alt uzuvlarını kapıdan kurtarmaya çalıştıkları sırada,
Dopan!
Devlerden birinin tek gözünden girip beynini dağıtan mermi arkadaki duvara iz çıkarır. Kalan dev ne olduğunu anlamamış şekilde ölen deve bakarken, devin yere çakılmasıyla oda sarsılır.
“Üzgünüm, bekleyecek kadar saf değilim.”
Kalan dev ne yaptığını anlayamadığı Hajime’ye korkuyla bakar. Hareket etmeyen Hajime’nin sakinliğini bozabilmek için bağırıp hareket etmeye çalıştığında bacaklarında güç bulamaz ve kafası üzerine yere çakılır.
Hajime yavaşça deve yaklaşıp namluyu kafasına dayar ve beklemeden tetiği çeker.
Dopan!
O anda devin derisi ışık saçmaya başlar ve mermi hasar vermeden seker.
“Mu.”
Savunmasını arttıran özel bir büyü kullanmıştır.
Namluyu çekip tavşandan kazandığı gücün alt versiyonu olan “Grand Kick/Ulu Tekme” yeteneğini kullanarak devin gözünü açığa çıkarır.
Büyünün koruyamadığı gözünden giren mermi beynini patlatır. 
“Hmm, yaklaşık 20 saniye. Biraz yavaş… Boyutundan dolayı mı?”
Hajime devin üzerinde yaptığı deneyin sonucunu düşünür. Devin birden hareket etmeyi kesmesi “Felç Bombası” yüzündendir. Güve tozlarından yaptığı bombayı, Cyclops’ların biri düşerken olan karışıklıkta fırlatmıştı.
“İyi. Eti sonra toplarım…”
Hava Pençeleri’ni kullanarak devlerin büyü taşlarını alıp kapıdaki çemberlere götürür. Işık yaymaya başlayan kapı açılır.
İçeride hiç ışık kaynağı yoktur. Dışarıdan gelen ışık ve kendi “Gece Görüşü”yle içeriye bakar Hajime. Devasa alanda iki sıra sütun dizilidir. Etraftaki mermerler bu dünyaya ilk geldiklerindeki kilisedekilere benziyordur. Merkezde ise dev bir küp vardır.
 Küpe bakarken ön yüzünde bir çıkıntı olduğunu fark eder. Ne olduğunu anlamak için yaklaşmaya başladığında o şey hareket eder.
“…Kim?”
Bu boğuk ses narin bir kıza aittir. Şaşıran Hajime ışığın artmasıyla konuşanı görür.
“Bir… insan?”
Küpte gömülü olan bir insana benziyordur. Sadece kafası dışarıda kalmış, kalan kısmı gömülmüştür. Uzun sarı saçları yüzünü örttüğünde malum korku filmindeki sahneye benziyordur(Halka). Saçları arasından görünen gözleri kırmızıdır. 12-13 yaşlarında gibi görünen güzel bir kızdır.
Kızıl gözleri kendine bakarken Hajime derin bir nefes alıp karalı bir ifadeyle konuşur:
“Üzgünüm, yanlışmış.”
Ve kapıyı yavaşça kapatmaya başlar…

 

Diğer bölümler düzenli gelmeyebilir. Boş zamanım oldukça atarım  :unsure:

İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Sohbete katıl

Şimdi mesajını gönderebilir ve daha sonra kayıt olabilirsin. Bir hesabın varsa, hesabınla göndermek için şimdi oturum aç.
Note: Your post will require moderator approval before it will be visible.

Misafir
Bu konuya yanıt ver...

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı.   Restore formatting

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri yüklendi.   Editör içeriğini temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

  • Konuyu Görüntüleyenler   0 üye

    • Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli bilgi

Forum kurallarımızı okudunuz mu? Forum Kuralları.