Jump to content

Liderlik Tablosu

Popüler İçerik

Showing content with the highest reputation on 12/27/18 tüm alanlarda

  1. Birçok oyuna, filme, hikayeye ve tabi ki anime ve mangaya konu olmuş olan SENGOKU (Sengoku Jidai, ya da “Savaşan devletler çağı”) Japonya’nın İkinci Dünya Savaşından sonra en kanlı dönemlerinden biri kabul edilir. 1467 ile 1600 yılları arasında devam eden bu çağ kanlı bir iç savaştır. İmparatorun zayıflayan gücü ve İmparator yerine ülkeyi yöneten Shogun kurumunun yozlaşması nedeniyle bir çok daimyo (derebeyi) birbirine girmiş ve olan çoğu zaman bu savaşlarla alakası bile olmayan insanlara olmuştur. Savaşın başlaması 1467 yılında Shogun Yoshimasa Ashikaga’nın ölümüyle başlar. Liderinin ölümü ile devlet çöker ve Daimyo adı verilen feodal liderler tüm Japonya’yı kontrol altına alabilmek için aralarında savaşmaya başlarlar. Her Daimyo kendisini ülkeyi yönetecek en iyi Shogun olduğunu düşünmektedir. Bu başlıkta Sengoku çağının genel siyasi ve sosyal durumunu, belli başlı tanınmış kişileri ve diğer önemli bilgileri paylaşacağız. (Belki… Sıkılıp bırakmazsam.) Tarihçe 1542: Ağustosun sonuna doğru bir Portekiz gemisi Tanegashima adasına gelerek, misket tüfeklerini Japonya’ya getirir. Bu ada devletinin ilk defa ateşli silahlarla tanışmasının yolunu açmıştır. 1549: İspanyol rahip Francisco Xavier Kagoshima’ya gelir. 1555: Shingen Takeda ve Kenshin Uesugi Kawanakajima’da dört kez savaşmalarına rağmen birbirlerine üstünlük sağlayamazlar. 1560: Nobunaga Oda’nın 2000 kişilik kuvveti Yoshimoto Imagawa’nın 25000 kişilik ordusunu bozguna uğratır ve Imagama hayatını kaybeder. (Okehazama Muharebesi) 1565: Shogun Yoshiteru Ashikaga, Yoshitsugu Miyoshi ve Masahide Matsunaga tarafından suikaste uğrar. 1568: Nobunaga Oda, Yoshiaki Ashikaga’yı destekleyerek Kyoto’ya yürür ve Yoshiaki’yi Shogun yapar. 1569: Nobunada Oda, İspanyol rahip Luis Frois’in isteğine olumlu cevap verir ve Kyoto’da Hristiyanlığın yayılmasına izin verir. 1570: Nobunaga, Anegawa savaşında Asakura ve Asai klanlarını yener. 1570: İlk Portekiz ticaret gemisi Nagasaki’ye gelir. Japonlar tütün ile tanışır. 1571: Nobunaga, bilinmeyen bir nedenden dolayı Enryaku-ji tapınağını yokeder ve tapınaktaki herkesi, kadın-çocuk demeden öldürtür. 1573: Nobunaga, kendisine karşı planlar yapan Yoshiaki’yi yener. Murmochi Shogun’luğu sona erer. 1575: Nobunaga Oda ve Ieyasu Tokugawa Shingen Takeda’nın oğlu Katsuyori’yi Nagashino’da mağlup eder. Bu ateşli silahların Japonya’da ilk defa kullanıldığı savaştır. 1576: Nobunaga, Azuchi kalesini inşa ettirir. 1576: Nobunaga Hongan-ji tapınağının keşişleriyle neredeyse savaşa girer ama tapınağın şefi Kousa Kennyo’nun yönetimi oğluna bırakması karşılığında savaştan vazgeçer. 1582: Outomo, Arima ve Oumura Daimyo’ları Roma’ya diplomatlar gönderirler. (Sekiz yıl sonra döneceklerdir.) 1582: Nobunaga’nın en sadık adamlarından biri olan Mitsuhide Akechi, Nobunaga’ya ihanet eder ve Honno-ji tapınağında konaklamakta olan Nobunaga’ya saldırır. Nobunaga intahar eder. Nobunaga’nın diğer sadık generalleri Ieyasu Tokugawa ve Hideyoshi Hashiba Akechi’yi kim idam ederse büyük onur kazanacağını bildikleri için Akechi’nin peşine düşerler. Tokugawa çok uzakta olduğundan Akechi’ye ulaşamaz. 1582: Hashiba, Akechi’yi Tennou dağının yanında yakalar ve onu öldürür. (Yamazaki Muharebesi) 1583: Hashiba, Nobunaga Oda’nın ölümünden sonra isyan eden Katsuie Shibata’yı Shizugatake’de yener. Nobunaga’nın kız kardeşi Ichi intahar eder. 1583: Osaka kalesinin inşaası başlar. Tokugawa ile Hashiba’nin arası bozulur. 1584: Hashiba ve Tokugawa, Nagakute’de sonucu belirsiz olan bir çatışmaya girerler. 1585: Tokugawa, Hashiba’ya teslim olur. 1585: Hashiba, Chousokabe klanını yenerek Shikoku adasını kontrol altına alır. 1585: Hashiba, kanpaku (“imparator nağibi”) olur. 1586: Hashiba, Başbakan olur ve soyadını Toyotomi olarak değiştirir. 1587: Toyotomi, Kyushu adasını fetheder. 1587: Toyotomi “Kılıç Avını” başladır. Buda’nın devasa bir heykelini inşaa ettirmek için halktan kılıçları ve içinde demir bulunan herşeyi toplatır. Esas amacı ise isyan çıkmasını engellemek için binlerce kılıca el koymaktır. 1587: Toyotomi, Cizvit (Jesuit) papazlarını Japonya’dan kovmak için emir verir ama emir bilinmeyen bir nedenle uygulanmaz. 1588: “Tenshou Ouban”, dünyanın en büyük metal parası basılır. 1589: Japonya’ya ilk baskı makinesi getirtilir. 1589: Toyotomi, Odawara ve Touhoku bölgelerini kontrol altına alır. Neredeyse tüm Japonya artık Toyotomi’nin kontrolündedir. 1591: Toyotomi, büyük çay seremonisi ustası Sen-no-Rikyu’ya intahar etmesini emreder. Rikyu emre uyar. 1591: İlk İnciller Japonya’da ortaya çıkmaya başlar. 1592: Toyotomi, Çin’i işgal etmek amacıyla Kore’ye bir ordu gönderir. 1594: Toyotomi Fushimi kalesini inşaa ettirir. 1595: Japonya’nın Robin Hood’u olarak bilinen Goemon Ishikawa’nın 21 yıllık kariyeri yakalanması ve canlı olarak haşlanarak idam edilmesi ile sonra erer. 1597: Toyotomi, Kore’ye ikinci bir ordu gönderir. 1597: Toyotomi’nin emri ile Nagazaki’de 26 misyoner ve Hristiyan idam edilir. 1598: Toyotomi ölür. 1600: Der Liefde adında bir Hollanda gemisi yanlışlıkla Bungo bölgesine gelir. Gemide görevli İngiliz denizci William Adam, Tokugawa’nın danışmanlarından biri olur. (Adams’ın hikayesi ileride “Shogun” adlı kitapta ve televizyon dizisinde popülerleştirilecektir.) 1600: 21 Ekim’de gerçekleşen Sekigahara Muharebesi’nde, Tokugawa’nın komutasındaki “Doğu Ordusu”, Toyotomi’ye sadık kalan Mitsunari Ishida’nın komutasındaki “Batı Ordusu”nu yener. Bu Japon topraklarında gerçekleşmiş en büyük savaş olacaktır. Ishida, birkaç gün sonra idam edilir. Sengoku çağı sona erer. Bu kanlı dönemden sonra, artık yıllar süren savaşlardan bıkan Japon halkı, kısmen de olsa, Tokugawa Shogunluğunun liderliğinde uzun süren bir barış dönemine girmişlerdir. Bu dönem “Edo Çağı” olarak geçer. Tokugawa barış sağlandıktan sonra gözünü tehdit olarak gördüğü Hristiyanlara çevirir ve 1612 yılında Hristiyanlığı Japonya’da resmi olarak yasaklar. Kyoto ve diğer şehirlerde ki kiliseler yakılır ve 1622 yılında 55 Hristiyan idam edilir. Tokugawa’nın yaptığı başka saçma sapan işler, 1603 yılında kadınların Kabuki dansı yapmalarına izin vermesi ve 1629’da “ahlakı bozuyor” diye yasaklaması ve kendine isyan çıkmasın diye ülkede tekerlekli araçları yasaklayarak, ülkenin ekonomisinin içine etmesidir. Bunun dışında yabancı ülkelerin gemilerini yasaklayarak ülkeyi içe kapatması ve ülke vatandaşlarının Japonya’dan ayrılması ve ayrılanların da geri alınmalarına izin vermemesi gibi zeka harikası icraatları olmuştur. SHINOBI (NİNJA) Normalde bunu sonlara yazacaktım ama bu aralar herkesin ninjalarla kafayı yemesi nedeniyle eklemezsem içimde kalır diye düşündüğüm için buraya ekledim. 80’li yıllarda ki popülerliklerini bir kenara bırakırsak, bugün hiçbir tarihçi Ninja’ların gerçekten var olup, olmadığı hakkında kesin bir bilgi sahibi değil. Frank Dux ve Masaki Hatsumi gibi dallamaların iddaalarının tam tersine, bu meşhur gölge savaşçılarının varlığı hala tartışılan bir olay. Wikipedia’da Ninjalar ile ilgili makalenin kaynaklarının çoğu Oxford mezunu ve Cambridge Üniversitesi profesörü Steven Turnbull’un 2003 yılında yazdığı Osprey Publishing tarafından yayınlanan "Ninja AD 1460-1650" adlı kitabından alınmış. İşin ilginç yanı, Turnbull 2014 yılında yayınladığı "Ninjas - An inverted Tradition" adlı makalesinde 2003 yılında yazdığı şeylerin çoğunu geri alarak, kitabın büyük bir kısmını teyit ettirmediğini itiraf ediyor. Burada yazan bilgiler genelde bu kitaptan ve Amerikalı gazeteci Andrew Adams'ın "Ninja: The Invisible Assassins" adlı kitabından derlenmiştir. Ne kadar doğru olup olmadığına artık siz karar vereceksiniz. (Bir zahmet teyit kısmını siz halledin. Herşeyi benden beklemeyin.) "Zorluklara dayanmak Ninja'nın görevidir. Ninja ailesini unutmalıdır. Bizim en büyük yükümüz budur. - Ninja Atasözü(?)" Filmlerde, oyunlarda ve animelerde gördüğümüzün tam tersine, Sengoku döneminde, Ninja'lar korku ve nefret ile anılırlardı. Ortalama bir Japon, Ninja'ların varlığını bilir ama korkudan ya da hiç karşılaşmadığı için bahsetmekten çekinirdi. Konuşanlarda, onlara "Ninja" diye hitap etmezdi. Ninja'lar için kullanılan terim "Shinobi" idi. Bu "Ninja" kelimesi yazıldığında kullanılan ilk kanji sembolünden geliyordu. İlginçtir ki, "Shinobi" kelimesi Japonca'da "Gizlilik" manasına gelir. Bir sıfat olarak kullanılan bu kelime, ninjaların kullandığı ekipmanları da tanımlamak için kullanılmıştır. Örneğin, Ninjaların kullandığı kılıçlara, "Ninja-to" adı verilmekteydi. ("to" burada "kılıç" anlamına geliyor.) Ninjalar için kullanılan bir başka gelime ise "Kusa" dır yani "Çimen". Bu hedeflerinden sadece bir kaç metre uzaktayken uzun çimenlerin arasına saklanabilmelerinden gelmektedir. Shinobi klanları Samuray klanlarına organizasyon açısından çok benzerler. Klanların kendilerine göre siyasi ve dünyevi görüşleri olmuştur. Bazıları güç dengesini sağlamak için savaşmış, bazıları sadece tek bir daimyo için savaşmış, bazıları ise en yüksek ücreti ödeyenler için savaşmışlardır. Bazı klanlar arasında rekabette vardır. (Hanzo ve Fuma klanları arasındaki hayali rekabet gibi) Diğer klanlar tarafsız kalırken, bazıları sadece saldırıldıkları takdirde savaşa girmişlerdir. Diğer ninja klanlarını kardeş gibi görüp, gerektiğinde beraber savaştıkları da olmuştur. En meşhur klanlar, Omi bölgesinde bulunan Iga ve Koga (okunuşu "Koka") köyleridir. Organizasyon Klanın başındaki kişiye "Jounin" adı verilir. Onun hemen altında ikinci liderler, "Chunin" ve "Genin" vardır. Chunin'ler, yöneticiler, öğretmenler, Klan'ın büyükleri vardır. Genin'ler ise günlük aktiviteleri düzenleyen ve görevleri ve operasyonları seçen kişilerdir. Mafya terminolojisi ile alakalıysanız, Chunin'ler "Caporegime", Genin'ler ise askerlerdir. Bazı klanlarda, Jonin'ler daimyo'lar gibi kalelerde yaşarlar ve göz önündedirler ama sadece birkaç kişi o şahsın bir Ninja klanı lideri olduğundan haberdardır. Normalde bir samuray olan Hattori Hanzo'nun garip bir şekilde bir ninja ustası olarak resmedilmesinin nedenlerinden biri de budur belki de. Shinobi-do "Ninja'nın yolu" Aşağıda okuyacağınız maddeler, yukarıda bahsedilen kaynaklara ek olarak toplanan bilgilerle hazırlanmıştır. Doğruluklar tıpkı Ninja'ların kendileri gibi tartışmalıdır. Ninja'ların "ninpo" adı verilen tekniklerinin ne kadar gizli olduklarını düşünürsek (gerçekten varlarsa tabi) tarihsel açıdan ne kadar gerçek oldukları size kalmış. Bunları klanların genel felsefeleri ve kuralları olarak düşünebiliriz. Asla klanına ihanet etme. Görevini tamamla ; başarısızlık gibi bir seçenek yok. Klanını ve görevini kendinden üstte tut. Yakalanırsan, kaç. Kaçamazsan, kendi canını al. Canını alamazsan, karşı koy. Eğer bir yoldaşını kurtaramıyorsan, canını al. Ölüm, tutsak olmaktan iyidir. Chunin'e ve Jonin'e sorgulamadan itaat et. Gölgelerin içinde yaşa; asla gerçek yüzünü gösterme. Eğer görevin tamamlanması için öldürmen gerekmiyorsa, öldürme. Eğer öldürmen gerekiyorsa, çekinme. Tanrıları onurlandır. Aynı klandan kimseye saldırma. Klandan kaçmak ölümdür. Kaçak Shinobi'lerin (Nukenin) yaşamalarına izin verilmeyecektir. Ustanın düşmanları senin de düşmanlarındır. Görevleri sadece Chunin'den al. Kendi başına asla bir görevi kabul etme. Verilen görevi asla sorgulama ve geri çevirme. Her konuda, huzur, aydınlanma ve denge için çabala. Birgün evinden kaçman gerekirse, yakında bir yere malzeme ve erzak gizle. Her zaman kendi klanından bir genin'e yardım et. Asla "Ninja" , "Shinobi" ve "Suikastçı" kelimelerini halk arasında kullanma. Metaforlar ve şifreler kullan ki, ne kendini, ne görevini ne de klanını tehlikeye sok. Her zaman etrafını ve diğer insanları izle Her zaman izlendiğini asla unutma. Her zaman. Şimdilik bu kadar. Devam edecek. (Belki. Canım isterse...) Bizi izlemeye devam edin.
    1 point
  2. COĞRAFYA Jeoloji Japonya dağlık bir ülke olduğundan çiftçilerin ekinlerini biçebilmeleri için çok uğraşmaları gerekir. Kanto (Japonya’nın “pirinç sepeti”) bölgesinde yaşayan bir çiftçi ekinlerini ekmekte sorun yaşamaz ama dağlık Kai bölgesi gibi bir yerde durum çok farklıdır. Dağlık bölgeler Japon adalarının %90nı kapladığı için Japonya eski çağlarda hep açlık tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Volkanlar Japonya’da bu kadar çok kaplıca bulunmasının nedeni Japon adalarında çeşitli çaplarda 290 kadar yanar dağ bulunmasından gelir. Japonya’da 36 tane aktif yanardağ vardır ama çoğu uyuyan volkanlardan oluşur. Meşhur Fuji dağı bile hazırda bekleyen bir doğal felakettir. (Japonca’da Fuji dağına “Fujisan” denir. “Fujiyama” değil. O farklı bir dağ.) Dağ patlamaları (“püskürmeler”) günlerce hatta haftalarca sürebilir. Neyse ki, Sengoku zamanında bile bu tür felaketler çok ama çok nadiren gerçekleşmiştir. Deprem Depremler ise farklı bir konudur. Japonya, insanları uykusundan uyandıran hafif titremelerden, kaleleri yutabilen korkuç sarsıntılara kadar her türlü depremi yaşamıştır. Filmlerde görüğünüz gibi yerde açılan yarıkların insanları yuttuğu tür bir deprem göremezsiniz. Bu tür depremler de vardır ama bunlar sadece yer altının madenler gibi tünelli ya da mağaralı olduğu bölgelerde gerçekleşir. Depremin ölüm riskleri düşen bir enkazın altında kalmak ya da yanmakta olan bir binada yanarak ölmekle sınırlıdır. En azından Japonya’da deprem nedeniyle ölümler genelde böyle gerçekleşir. Hatırlamanız gereken detay 20. Yüzyıla kadar Japonya’da binalar tahta ya da kağıttan yapılırdı. Betondan duvarlar bile tahta iskeletlerin üstüne inşa edilirdi. Eğer depreme dışarda yakanırsanız yapmanız gereken ayaklarınızı sıkı bir şekilde yere basıp karada sörf yapıyormuşcasına dengede kalmaya çalışmaktır. Genelde iki tip deprem türü vardır: Kayan depremler ve zıplatan depremler. Toprağın yana doğru kayıp geldiği depremler yerden gelen, nesneleri havaya fırlatan depremlerden daha az zarar verir. Deprem olduğunda ilk fark etmeniz gereken şey hangi tür bir deprem olduğudur. Eğer zıplatan bir depremse derhal dayanıklı bir nesnenin altına ya da kapı aralığına girilmeli ve düşen nesnelere dikkat edilmelidir. Volkanların aksine, maalesef depremler Japonya’da sürekli gerçekleşen doğal felaketlerdir. Hatta o kadar fazladırlar ki, çoğu zaman olduğunu bile farketmezler ya da görmezden gelirler. Hava Şartları Ekvator’un yukarısındaki çoğu ülke gibi Japonya’da ülkenin kuzeyinde hava daha soğukken, güneyinde daha sıcaktır. Yağmurlar ise sıkça yağar. Özellikle eylül ve ekimde ki yağmur sezonları inanılmazdır. Günde metrekareye 10 ya da 20 santimetre küp yağmur yağabilir. Güney de ki Kagoshima bölgesine ise daha erken muson yağmurları ile karşılaştığı için Haziran ve Temmuz, ülkenin kuzeyine göre daha ıslaktır. En sıcak ay genelde Ağustostur ve hava sıcaklığı 30 santigrat dereceye kadar çıkabilir. Kagoshima’da ise 32 dereceye kadar çıkabilir. Ocakta hava sıcaklığı, ülkenin iç kısımlarında 9 dereceye Kagoshima’da ise 12 dereceye kadar düşebilir. Bu görünen sıcaklığa rağmen Honshu’da kar yağışı kaçınılmazdır. Şehirlerde günlük hayatı yavaşlatacak kadar en az iki kere ağır kar yağışı olur. Yüksek irtifada bulunan Koufu ve Heizan gibi şehirlerde kar daha ağır etkilere sebep olur. DAVRANIŞLAR & GELENEKLER Görgü Kuralları Derlerki, “Silahlı bir toplum, kibar bir toplumdur”. Sengoku çağında Japonya tepeden tırnağa silahlanmış bir milletti. Eski Japonya’da statü ve makam ne kadar önemli olursa olsun, görgü kuralları toplumun hareket etmesini sağlayan çarklar gibidir. Bir kişinin statüsü ne kadar düşükse, kendinden yüksek statüde birine saygıda kusur etmemesi o kadar önemliydi. Neredeyse her sosyal etkileşmelerde üç kesin durum vardır: Üstünüz olan biriyle, sizinle aynı statüde olan biriyle ve sizin altınızda olan biriyle. Düşük rütbeli bir samuray kendiyle eşit statüde bulunan biriyle, bir istekte bulunmayacağı sürece, normal bir şekilde konuşur. Eğer karşısında ki aynı statüde biriyle onun üstüymüş gibi konuşursa bu duruma göre bir hakaret ya da espri olarak görülebilir. Eğer aynı samuray efendisi ile sanki arkadaşı gibi konuşuyorsa bu büyük bir “Leje Majeste” (efendisine saygısızlık) örneğidir. Bu kendisini efendisi ile eşit gördüğü anlamına gelir ve çok ciddi bir şekilde cezalandırılmasına hatta idam edilmesine bile neden olabilir. Eğilmek Eğilmek, Japonya’da hem selamlamak hem de veda etmek için kullanılır. Kimin ne kadar eğildiği ile ve ne kadar süre eğildiği ile iki kişiden hangisinin daha yüksek statüye sahip olduğunu anlayabilirsiniz. Eşit statüde olanlar ve arkadaşlar, boyunlarını birkaç santim eğerler ama bunun dışında resmi bir görüşmede doğru düzgün eğilmeniz gerekir. En saygı gösteren eğilme şekli secde eder gibi alnınızın yere değecek şekilde eğilmektir. (Çince’de buna “Kow-tow” adı verilir.) Bu genelde sarayda ya da bir daimyo’nun karşısında yapılır. Ama bir köylü eğer çok yüksek rütbeli biri tarafından (büyük bir samuray ya da bir daimyo) çağılırsa bunu yapması ve diz çökmüş halde konuşmaya devam etmesi gerekebilir. Eğer birisi büyük bir hata yapmışsa, gücendirdiği kişiye karşı bu şekilde özür dilemeye çalışabilir. Eğer düzgün ve içten yapıldıysa, gücenen kişi büyük ihtimalle affedecektir. Neticede içten bir özür, olduğunuz yerde durup “pardon yav” demekten çok daha fazla kabul görür. Konuşma Şekli Bir insanın konuşma şekli ve diksiyonu sosyal statüsünün bir aynasıdır. Japonların biriyle konuşurken kullandıkları “konuşma seviyeleri” vardır. Hatta belirli insanlar için kullanılan fiiller bile bulunur. Örneğin aynı statüden insanlar oturup yemek yiyeceklerse, “taberu”, eğer sizden daha üstün biri yemek yiyecekse, “meshiagaru” kelimesi kullanılır. Eşit statüde biri bir şey yapacaksa, “suru” (yapmak); üstün statüde biri bir şey yapacaksa “nasaru”, sizden alt statüde biri bir şey yapacaksa “itasu” kelimesi kullanılır. Bu farklı türden kelimeler bir araya getirildiğinde, sadece kullanılan kelimelerden bir insanın statüsünü anlayabileceğiniz ilginç bir sistem ortaya çıkar. İnsanlar kendilerinden üstün statüde biriyle konuştuklarında genelde o kişiye hitap ederken 3. Şahıs kullanırlar. Örnek: “Lord’um bu görevi benim tamamlamamı isterler mi?” Evlere Giriş Bir eve girerken, tahtadan zemine ya da tatami minderlerine basmadan önce ayağa ne giyildiyse çıkartılır. Çıkartmamak hem hijyenik olarak büyük bir hata hem de büyük bir hakarettir. Bazı zengin kişilerin evinde “zori” ve “geta” adı verilen sandaletleri hazırlayan hizmetçiler bulunur. Bu nedenle, mesela bir bahçeyi gezmek istendiğinde, kapıdan ayakkabı almak gereksizdir. Hanlarda bile müşteriler için sandaletler bulunur. Evlerde duvarlar kağıttan ve tahtadan yapıldığı için, ses çok çabuk yayılı bu nedenle yüksek sesle konuşmak kabaca bir harket olarak görülür. Diğer odalarda insanların konuşmaları, duymamak her ne kadar zor da olsa, hoş karşılanmaz. Birinin Huzuruna Çıkmak Bir lordun ya da başka önemli birinin karşısına çıkıldığında her zaman ya görünür bir yerde ya da duvarların arkasında, lordun çağırdığı zaman duyabileceği kadar uzaklıkta, muhafızlar bulunur. Her zaman resmi bir şekilde eğilinir ve birkaç metre uzakta yere oturulur. Oturmak için her zaman minder verilmeyebilir. Görüşme sırasında odadaki en yüksek rütbeli kişi (genelde o bölgenin lordu ya da bir daimyo) odanın en arkasında “dai” adı verilen taht gibi bir koltukta, diğer herkes yerde oturur. Dışarıda ise, lordun oturacağı tatami minderlerinden oluşan bir platform ya da tabure vardır. Lordun bağlı olduğu klanın sembolünün üzerinde bulunduğu sancaklar etrafına yerleştirilir. “Kagemusha” gibi filmleri izlediyseniz neye benzediğini anlamışsınızdır. Bazen, dışarıda görüşme sırasında lord verandada otururken, diğerleri verandanın önünde, yere otururlar. Bu çok fazla kişinin olduğu bir toplantıda, tek bir odada toplanmanın zor olması nedeniyle daha pratik bir yöntem olarak görülür.
    1 point
  3. Hana to Alice Seri tamamlanmıştır. Mangaka: Dowman Sayman Yıl: 2015 Bölüm Sayısı: 14 Tür: Gizem, Hayattan Kesitler, Doğaüstü, Dram Çeviri&Edit: Zakkyliar Proje: Mavi Manga Konusu: Shunji Iwai’ın Hana&Alice filminin öncesini anlatan aynı adlı animesinin manga versiyonu. İndirme ve Online Linkleri: https://mavimanga.wordpress.com/2015/12/04/hana-to-alice/ http://www.manga-tr.com/manga-hana-to-alice.html
    1 point
  4. Reinhard vo Lohengramm (Legend of the Galactic Heroes) & Aslan Jade Callenreese (Banana Fish) albüm kapağındaki resmi daha çok benzediği için onu da koydum Yukino Yukinoshita (Yahari Ore no Seishun...) & Sakurajima Mai (Seishun Buta Yarou...) Gotou Kiichi (Mobile Police Patlabor) & Kondou Masami (Koi wa Ameagari no You ni) Vanilla Vartla (Armored Trooper Votoms) & Favaro Leone (Shingeki no Bahamut Genesis) Todoroki Shouto (Boku no Hero Academia) & Karma Akabane (Ansatsu Kyoushitsu) Yomi İsayama (Ga-Rai: Zero) & Yuuko Kanoe (Tasogare Otome - Amnesia) Kusanagi Motoko (Ghost in the Shell) & Hot Ice Hilda (Outlaw Star)
    1 point
  5. 1999 ve sonrası gelen nesilde bir sıkıntı var.Ciddi sıkıntı var 1999-2005 arası ciddi ciddi sıkıntılı büyük ihtimal 2005liler de 2009 sonrasını sıkıntılı bulacak...
    0 points
This leaderboard is set to İstanbul/GMT+03:00
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli bilgi

Forum kurallarımızı okudunuz mu? Forum Kuralları.