Sina
-
İçerik sayısı
884 -
Kayıt tarihi
-
Son ziyareti
-
Kazandığı günler
4
İletiler bölümüne Sina kullanıcısının eklediği dosyalar
-
-
@Sina: Kısaca Nakamura'nın kederinin sebebi senin de bahsettiğin gibi arzuladığı yaşam tarzını -ki bu geleneksel toplum normları, kurallar ve diğer sınırlamaların ötesinde, özgürlükçü hata anarşistdir- yaşayamamaktadır. Nakamura'nun Takao'nun Saeki'nin kıyafetlerini çalışını görmesi, onun da kendisi gibi bir -sapkın- olduğunu düşünmesine neden oluyor :) Peki bu sapkın yaşam tarzının öncüleri kimler bilmek ister misin? Tabiki animeye ismini veren Kötülük Çiçeklerinin şairi Charles Baudelaire :) Aşağıda yaptığım çevireden bir kesit var. Baudelare'in öncüsü olduğu akımı ve mangaya hayat veren felsefeyi anlamamıza yardımcı olacaktır.
Bir yerden yakalayabilmişim konuyu, mutlu oldum nedense sebepsiz yere :D Başta da hiç dikkat etmeden okudugum için suçlu hissediyorum, keşke altında yatan derin anlamları vesaire önceden fark edip araştırsaymışım. Geç olsun güç olmasın gene yeni bir şeyler ögrendim :D
Seriyi anlamama yardımcı olduğun için teşekkürler, zahmet oldu sana da :D
-
@Sina: Öncelikle yorumun için teşekkürler. Seni yeniden managaya göz atmaya teşvik edebildiysem inceleme amacını ulaşmış demektir. Cümlelerin arasındaki anahtar kelime umutsuzluk. Aslında myanimelist'de http://myanimelist.net/manga/24705/Aku_no_Hana, czxcjx isimli kullanıcının, manga için yazdığı felsefi ve edebi çözümlemede senin umutsuzluk olarak tanımladığın duygu 'keder' olarak tanımlanıyor. Düşünce ve hisler neredeyse aynı. Bu çözümlemeyi Türkçe'ye çevirmem neredeyse bitti buradan yayınlayacağım. Fakat ingilizcesini okuyabiliyorsan manga'nın ve Nakamura'nın duygularını olmasada arkasında yatan düşüncülerini anlamak ve manga'ya tamamen farklı bir açıdan bakmak için bu harika bir fırsat. :)
Dediğim gibi seriye rast gele başlamıştım ve pek dikkat etmemiştim. Kendime bile hayret ettim.
Bir daha okur isem karakterlerin içinde bulunduğu durumu daha bir anlarım diye düşünüyorum.
Tamamen başkalarının görüşlerini veya serinin sana anlatmak istediklerini başka şekilde ögrenmek istemiyorum, kendim fark ettigimde daha çok hoşuma gidiyor ama biraz göz gezdirmedim değil :D
Yani hayatta istediklerini, arzuladıklarını elde edemeyen kişilerin bunu bir şekilde doldurmaya çabalaması durumu falan gibi bişey mi? Şu an pek anlam veremedim kedere. Yokluğunu çektigi şeyleri, ne yapsalar yapsınlar dolduramadıkları için mi kederliler?
Yok ben seriyi bir kere daha okumadan düzgün yorum yapamayacagım.
Gene sonsuz teşekkürler, sayende belki daha önce güzelligini göz ardı ettigim mükemmel bir seriyi tekrardan keyif alarak okuyabilecegim :D Hele ki bu devirde güzel yapımlar bulmak zor iken :D
-
Gerçekten başarılı bi inceleme olmuş, Şahsen serinin animesini tam bitiremedim, mangalardan zaten hep daha fazla etkilenmişimdir ,çoğu animelerin bende o mangalarının yarattığı hissi yaratamadığını düşünüyorum. Serinin animesi mangası kadar olmasa da değişik tarzıyla beni etkilemişti.
Seride beni çeken şey ana karakterin içinde bulunduğu umutsuzluk oldu. Neden bilmiyorum ama kendimi o tür karakterlere yakın hissediyorum. Genelde böyle giden karakterler tam dibe vurmaya hazır iken karşılarına biri çıkıyor ve hayatları tepe taklak oluyor. Buna rağmen o içlerinde yaşadıkları boşluk fark etmeseler bile doldurulmuş oluyor. Bir süre sonra o kişiye bağımlı kalıyorlar. Farkına bile varmadan. İşte daha fazla sevdiğim şey de bu.
Ama iş Nakamura olunca daha da değişik hissediyorum onun hakkında, başından beri kendi gibi birini mi arıyordu, yalnızlık mı çekiyordu. Nakamura güçlü bir insan değil bana göre, bütün o davranışları kendi içindeki boşlugun üstünü örtmeye çalışıyordu gibi geliyor bana. Fakat tek bildigim şey Takao ile Nakamura birbirlerinin boş yanlarını tamamlıyor.
Sevdigim bir seri midir, pek değildir. Neden bilmiyorum daha önce hiç bu kadar derin düşünmemiştim bu seri hakkında, teşekkürler sayende serinin değerini anladım. Boş zamanımda bir daha mangasını okumalıyım :D
-
birşey dicem ama aileninde gul olması gerekmez mi acaba
Sorun yok yemek serbest. Ghoul isen cesete kadar yiyebiliyosun. :D
-
İnsan olsam herhalde CCG'ye katılırdım, Arima'nın yanından ayrılmazdım. Birlikte ghoul avına çıkardık :D
Ghoul olsam korkun benden, milletin işine gücüne bulaşırdım öteki ghoulları CCG'ye ispiyonlardım. CCG ile çalışmak istediğim kesin ama. Hiç olmadı kötü ghoulları avlar kendi kendime adaleti yerine getirirdim :D
Belki de Tsukiyama'nın yardımcısı falan olmak isterdim, birlikte ziyafet çekerdik. (Tabi sadece Ghoul yicez. İnsan yemem.)Yanında olsam da yeterdi gerçi, beni yese bile rağzıyım :D
-
Slaine ölecek sonda. Beyaz/açık renkli anime karakterleri hep ölür. :D
Şöyle üzücü bir son gelse de ben bir kez daha aşık olsam Slaine :D
Yani bekliyorum sırf öyle bir son bekliyorum. Inaho'nun ölmeyeceği kesin ama.
-
Bu liste neye göre sıralanmış acaba.
Gene güzel liste ama o kadar listeye girememiş mükemmel animeler izledim bu sene. Onların hepsini listede görmek isterdim.
O kadar güzelim anime var, bu listede sadece beğendigim 16-17 tane anime var, kim bunları seçip sıraladı merak ettim :D (Loli manyakları falandır herhalde fkjdsgfsd :( )
-
2. sezonun opening'i
http://www.youtube.com/watch?v=VjXEleH3PV0
Bu opening 1. bölümde verilenin japonca versiyonu. İngilizce versiyonu da iyiydi ama.
Ayrıca videosu çok depresyonik olmuş, ağlamalar falan.
Bi sahnede ilk defa bu kadar üzüldüm Inaho için, az daha duygularını yüz ifadesine dökmeli,
Üzgün karakterleri hep seviyorum, Slaine gibi acı çekse daha da sevicem. Sadistligim gene son seviyede.
Bu arada yeni bölüm güzeldi. Aksiyon gene en iyisi, uzayda mecha izlemeyeli uzun zaman oldu, özlemişim aslında uzayda geçen mechaları :D Bakalım artık bu sezon hep uzayda geçecek gibi.
Lemrina'yı nedense daha çok sevdim. Asseylum'dan daha akıllı çıktı kız.
Ayrıca Durarara!'da bir Aldnoah.zero referansı daha,
-
Para doğru kullanılır ise mutluluk getirir.
Ama kesinlikle getirir, çünkü hayatımız boyunca belki de imkanlar yüzünden hep bir şekilde geri çektik kendimizi, isteklerimizden çok ihtiyaçlarımıza yöneldik. Yeri geldi ihtiyaçlarımızı bile karşılamayadık.
Kısaca para her şeydir, parası olanın sağlık imkanlarından faydalanması daha kolaydır, parası olan daha güzel görünebilir, parası olan iyi bir eğitim alabilir, parası olan güzel yerlerde tatile gidebilir bu liste uzar da uzar. Kısaca güzel ve huzurlu bir hayat istiyorsan bu dünyada, paran olmalı.
Hayır tamam belki çoğu insan para olmadan mutlu olabileceğin çok şey var diyor, ama paran olsa da bu şeylere gene sahip olabilirsin.
Ayrıca zenginleştikçe insanın masrafları da artar, para doğru orantılı bir şeydir. Doğru kullanılması bilinmeli, çarçur edilen bir paranın ne bi yararı olur ne de getirdiği mutluluk kalıcı olur.
Çoğu insan mutlulugu bir çocuğun gülümsemesinde bile bulabilir, mutluluk bulması kolay bir şeydir. Fakat kalıcı değildir. Bu gün bir olaya sevinen bir insan ertesi hafta yaşadığı başka bir olay yüzünden mutsuz olabilir. Fakat paranın getirdiği mutluluk daimidir.
Ayrıca şu an mutluyum, paraya ihtiyacım yok, kendi kazandığım para bana yetiyor diyen insanlar kendini kandırıyor. Bana göre kendine yalan söylüyor. Her insan hayal kurar, elde edemeyeceklerini ister. Televizyonda gördüğü o şeylere, o arabalara, evlere kim sahip olmak istemez ki?. Para paradır, para zamandır, para mutluluktur, para sağlıktır, para bir insanın toplumdaki statüsüdür, para herşeydir. Yani toplumdaki statünü bile para belirler. Yaşadığımız dünya budur, olan şeyi inkar edemem.
İnsan aç gözlüdür, her zaman daha iyisini ister. Hepsini ister. Her şeye sahip olan bir insan elbette mutlu olmaz mı?
-
Alphonse ile Edward kardeşleri seslendiren seiyuuların ikisinin de kadın olması beni çok şaşırtmıştı zamanında.
Neden bilmiyorum ama bu kadının seslendirdiği karaktere -artık içime falan mı doğuyorsa- bayılıyorum.
Gerçekten yetenekli bi seiyuu, kadın olmasına rağmen erkek karakterleri çok iyi seslendiriyor. Ama bana göre nedense sesi daha çok Hanji'ye yakışıyor.
-
2015'de de hep eski animeler geri geliyor, Önce Evangelion şimdi de Ghost in the Shell. Büyük bi yıl olacak ne diyeyim.
Ya ben bunun dizisi olacak sanıyordum şoke oldum ..
Bende öyle bir söylenti duydum da film olarak, ama pek sanmıyorum. Dreamworks vesaire bi kaç şey duydum ama, söylentimi kesin mi belli değil. Yani şahsen ben bilmiyorum.
-
Hala mı Gen Urobuchi diyosunuz... <_<. Bir bırakın adamın yakasını artık :D. Adam ilk 3 bölümü yazıp bıraktı, şu anda senaryoyla ilgilenen kişi [Katsuhiko Takayama](http://myanimelist.net/people/7034/Takayama_Katsuhiko).
Ayrıca durarara baya referanslı başladı ya baya bir animeye gönderme yaptı :D
Olsun ben inanıyorum bu psikopatlık ondan geçti Slaine. Ayrıca dediğin kişinin (Katsuhiko Takayama) Boku no Pico'nun yapımında olduğunu biliyorsundur umarım. Hiçbir şey rastlantı değil! :D
Durarara'da bir sürü Light Novel referansı yakaladım, Miyuki'li kapı da dahil. :D İşte Durarara'yı sevme nedenlerimden biri daha :D
-
Dota oynuyordum, malesef şimdi pek bilgisayar oyunu oynayamıyorum. Yaza doğru hala 5 kişi arıyor olacaksan oynarız da yetenek köreldi bende muhtemelen.
Uzun süredir Lol falan da oynamadım, online oyunlar sıfır şu an bende...
-
Sabah mesajları okuyunca eski hava geri geldi diye havalara uçtum cidden :D Öhöm, çeviride ufak tefek hatalar var, ayrıca bölüm içinde çalan şarkı ve op u karaoke yapıp v2 linkini vereceğim ama şifreli *-* Şifresiz vermiyorum :D Bölüme gelecek olursak çoğu kişi benle aynı yorumları yapmış o yüzden spoiler da bir şey koymayacağım :D Sadece, çok şaşırtıcı bir bölümdü benim için, artık Slaine i hiçbir şekilde savunamayacağım sanırım ya cidden dönek oldu ya da numara yapıyor çok fena :D Inaho için sevindim duygusal olmuş :D V2 linkini verirken daha fazla edit ekleyeceğim ^^
Ellerine sağlık çeviri için. :D
Gen Urobochi işte ne diyeyim. Herkesi psikopata bağattırıyor, şimdi sıra Slaine'de. Hele o son sahnede dedim aha gitmiş bu. Ama hala Slaine'ciyim.
Bu arada Durarara'nın yeni sezonunda Aldnoah.Zero referansı vardı,
-
İngilizce altyazısı da daha yeni çıktı sanırım izlemeye başlayacağım birazdan.
Ayrıca
Teşekkürler Inaho sayende Slaine kafayı yedi.
-
Yaşa ! Bunu anlatmaya çalıştım , ama sen daha iyi anlattın :D Ooo ... Rusya'yla aran iyi gibi . "Vodkaaaa" XD Doğru söylüyorsun ben de örnek verem :
1- Yunanistan ile Türkiye'nin milli mücadele yüzünden iyi anlaşamaması
2-Japonya , İtalya ve Almanya'nın 2. dünya savaşında ittifak kurması
3-Dahası Ukrayna'nın Rusya'dan uzaklaşıp bağımsızlığını ilan etmesi
4-Amerika'nın İngiltere'den ayrılıp bağımsızlık istemesi
5-İngiltere'nin büyüye ve peri gibi şeylere olan inancı
Rusya benim biricik oğlum, gerçekte de Rusya'yı ülke olarak severim yani.
Soğuk yerler her zaman ilgimi çeker ;)< ;)>
Ayrıca Hetalia savunulması gereken bir anime, aslında hiç bir animeyi yedirtmem kimseye de kjdsflgsd :D< :D>
-
işte bu yazdıkların dalga geçmek olmuyor mu :D
Kendimi olaya atlama zorunluluğunda hissettim. :D
Dalga geçme değil de gönderme yapma/benzetme gibi düşün. Her ülkenin kendi kişilikleri var. Bu kişilikleri de ülkeleri yansıtıyor.
-Düşün, örnegin Rusya soguk kanlı ve herkes ile pek iyi geçinemeyen bi karakter.
-Amerika ile Rusya'nın iyi geçinememesi. (Nedeni ise soğuk savaş.)
-Yada Amerika ile Kanada'nın kardeş olması. Birbirleri ile olan ilişkileri de aslında gerçek ülkeleri yansıtıyor.
Bir şey ile dalga geçmek, tamamen onu küçümsediğini gösterir. Emin ol anime ülkeler ile dalga geçmiyor.
-
Çok çok çok başarılı bir seiyuu. Kelimelerle anlatmaya yetmez o derece. Her seslendiridiği karakteri dikkatli dinlemez iseniz aynı kişi olduğuna inanamazsınız. Hele Nabari no Ou'yu izledikten sonra sonra bakınca Miharu'yu seslendirdiğini fark etmiştim. Kendimi aptal gibi hissetmiştim. Halbuki seslendirdiği bir çok animeyi izlememe rağmen. Üstelik konu seiyuular olunca büyük takıntılarım vardır.
Hatta o kadar başarılı bulunan bir seiyuu ki Gintama'da sanırım yanlış hatırlamıyorsam Gintoki bir bölümde Kagura'nın seiyuusu Kagura gibi bir karakterde harcanıyor gibi bir şeyler demişti. (Tabi hafızam beni yanıltıyor da olabilir
Benim gönlümü Kagura ile çeldi. Belki bunun sebebi Kagura'nın karakteristik özellikleridir, ama bilemiyorum. En beğendigim en çok yakıştırdığım rol Kagura.
-
Rusya favorim Hetalia'da. Nedense çok seviyorum. Nedensiz. :D
Onun dışında Amerka'nın hareketleri tepkileri falan çok iyi, fikirleri çok saçma ama o kadar da komik. Sanırım Hetalia'yı Hetalia yapan bu saçmalıklar diyebilirim :D
Ayrıca animeyi tavsiye ederim, zaman öldürmek için keyifli bi yol. Eğlencelidir şahsen.
-
Bu Mahouka Koukou no Rettousei'nin Sao'yu geçmesine ne kadar sevindim anlatamam. :D
Kagepro nereden başladı nerelere geldi, gurur duydum. :'D
-
Asuna, neden şaşırmadım acaba...Eh 20 yaş altı oylamış sonuçta normaldir, ne diyeyim.
Free! erkekleri de doldurmuş gene listeyi.
Arakita'nın 5. olmasına şaşırdım. Şu ana kadar gördüğüm en garip anime karakterleri arasında :D
Şahsen ben Akane'yi daha iyi bi yerde görmek isterdim. Mikoshiba'yı da. Kaneki'yi de.
-
-
Hiç şaşırmadım, Gintama zaten japonlar arasında çokça izlenen ve popüler olan bir anime olduğu için ilklerde olması normal,
Cardcaptor Sakura'nın da eski bir anime olduğu için tekrar izlenmek istenmesi normal bence.
-
Aldnoah.Zero [FC] (Spoiler İçerir)
| FanClubs
Mesaj tarihi:
Lelouch'umsu bi amacı var gibi geldi bana. ;)
Ama ne bölümdü be, yürü be Slaine :D O kadar laf ettiniz fakat şu an Inaho'nun yaptığından daha çok başarı elde etti. En düşük rütbeden en yükseklere çıktı :D
Ayrıca çeviri için teşekkürler :D