Jump to content

Liderlik Tablosu

Popüler İçerik

Showing content with the highest reputation on 11/13/20 tüm alanlarda

  1. Kurallara aykırı açılmış bir konuya yanıt vermek sizin de uyarı almanıza sebep olabilir. Selam ve dua ile...
    3 points
  2. Arkadaşlar öncelikle merhaba, @Lycaenidae ile bir etkinlik yapmayı düşündük. Hem kitap okuyup yorumlamak isteyen olursa hem de okuyacak kitap arayan varsa diye forumda kitap incelemeleri yapmak istedik. Tabii fikir anası Lyca ama fikri icraata geçirmek bana kaldı :D Emel abla bize yeni bir başlık açacağını söyledi ama şimdilik böyle yazacağız. Şimdiden keyifli okumalar :) Konu başlığından da anlaşıldığı üzere Stefan Zweig'in eserleri olan "Bilinmeyen bir kadının mektubu" ve "Bir kadının hayatından 24 saat" adlı öyküler hakkında yorum yapacağım. Ben direkt olarak iki tane öykünün birleştirilmiş halini sayın aldım ama dileyen iki öyküyü de ayrı ayrı kitaplar şeklinde bulabilir. Kitabın kapağını aşağıdaki görselde görebilirsiniz; BİLİNMEYEN BİR KADININ MEKTUBU Yazar adı: Stefan Zweig Orijinal adı: Brief einer Unbekannten Tür: Roman Sayfa sayısı: 68 Kitap bir yazarın doğum gününde iş gezisinden dönüp, evine geçmesi ile başlıyor. Kahyası yazar evde olmadığı zamanlarda biriken mektupları getiriyor ve yazar kendince önemli olan mektupları okuyor. Daha sonra el yazısı ile yazılmış kalınca bir mektubu merak edip okumaya başlıyor, mektup "Beni hiç tanımamış olan sana" diye başlıyor. Yazar mektubun direkt olarak kendisine gönderilip gönderilmediğini anlamıyor ama merak ettiği için okumaya başlıyor. Kitabın başlangıcı bu şekilde, yazarın veya mektubu gönderen kadının ismi hiçbir zaman geçmiyor. Hikaye tamamen kadının mektubu hakkında, yazara ait çok az bir kısım var. Hikaye bir küçük kızın binalarına taşınan yazara olan aşkını anlatıyor. Onu nasıl sevdiğini, onunla karşılaşmak için neler yaptığını, çocukça olan masum aşkından yetişkinliğe gelip şehvetle arzuladığı aşkına kadar olan olayları anlatan bir mektup. Bunu direkt olarak bir cinsiyete yüklemek istemiyorum, yani sonuçta aşk sadece bir cinsiyete ait değildir ve her cinsiyet gayet de derin bir aşk duygusu yaşayabilir. Hikaye sadece mektupta bir insanın diğerine olan aşkını anlatışını konu alıyor. Aslında ben bütün hikayenin mektupla sınırlı olmayacağını düşünüyordum ve hatta öyle olursa sıkılırım diye düşünmüştüm ama öyle olmadı. Kitabı 1.5-2 saat gibi bir sürede bitirdim ve gayet de akıcıydı. Aşk unsuru hikayede çok güzel işlenmiş ve sürükleyici bir şekilde devam etmiş. Bir çocuğun gözünde ki masum aşk ve çocuğun büyüyüp yetişkin olmasıyla birlikte duyduğu şehvet hissine kadar betimlemelerle zenginleştirilmiş ve okuyucuya aktarılmış. Yazarın anlatmak istediği "mutlak aşk" kavramını kimisi saplantı olarak görebilir ama en nihayetinde şu sonuca varıyoruz ki "aşkın gözü kördür." Çünkü burada çocuk aşkından dolayı öyle bir hale geliyor ki kapı kollarını öpüyor veya adamın sigara izmaritlerini toplayıp saklıyor. Çocuk sürekli olarak aşık olduğu yazarla ilgili düşler kuruyor, yazar olduğu için sağdan soldan topladığı kitapları gazeteleri okuyor ki ona yaraşır bir insan olsun. Çocukluk dönemi bitip büyüdüğünde bile yazarın onu fark edeceğini umarak hayatını yaşıyor ve başka hiçbir erkekle evlenmek istemiyor. Kitaptaki bazı ilgimi çeken olayları spoiler içerisinde anlatacağım. Güncellenecek... Arkadaşlar vizeler yaklaşıyor onun için bütün hepsini tek oturuşta yazma fırsatım olmuyor :) Ara ara gelip güncelleyeceğim :)
    1 point
  3. 5. bölüm eklenmiştir. İyi seyirler.
    1 point
This leaderboard is set to İstanbul/GMT+03:00
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli bilgi

Forum kurallarımızı okudunuz mu? Forum Kuralları.