Pøllux

Merhaba arkadaşlar, forumda benimki home basic,starter tema ekleyemiyorum diye yakınanları gördüm.
Zaten konu doğru yerdemi onuda bilmiyorum ama neyse hemen açıklamaya başlayayım.
İlk önce universal theme patcher indirip kurmanız gerekiyor
http://forum.turkani...ekleme-anlatim/
Buran indirebilirsiniz, bilinen şeyleri açıklama gereği duymuyorum.
http://forum.turkani...ekleme-anlatim/
Burda Theia arkadaşımız açıklamış zaten. Bunu indirip patch yaptıktan ve bilgisayarı yeniden başlattıktan sonra
(eğer önceden indirip yaptıysanız bir daha gerek yok yapmanıza) Personalization Panel indiriyorsunuz.
http://winaero.com/download.php?view.3
Bunu kurmak cidden kolay, kuramayan olursa ss ile anlatırım. Bunu da kurduktan sonra Pc yeniden başlatmak isteyecek, yeniden başlatın. Artık tema kurabilirsiniz :)
Not 1: Tamamen benim anlatımımdır, hiçbir yerden alıntı yapmadım.
Not 2: Windows 7 home basic 64 bit denenmiştir.(denedim :) )
Not 3: Windows 7 starter da deneyen biri olursa mesaj atsın olup olmadığını.
Not 4: personalization panel aero özelliğide ekler.

Anime zaten çizgi filmdir. Çizgi filmin senaryosu her şekilde olabilir. Anime , Animetion 'un kısaltılmış halidir. Kim bunun aksini savunuyorsa o kendi egosuna yenik düşmüştür. "Anime çizgi film değil" diyerek sanki kendi izlediği şey çok özel ve farklı bir şeymiş gibi göstermeye çalışmış, kendi izlediği şeyin aynı bokun farklı rengi olmadığını ve kendini diğer "eziklerden" ayırmak istediği için yapmıştır. Halbuki hepimiz aynı şeyi izliyoruz ve hiçbir fark yok. Bu kadar basit.
Dediğin şey olan fanboyluk ise çok saçma bana göre. 13 Yaşındayım ve 9 yaşında bile anime izleyen arkadaşlarım var, ama hiçbiri fanboyluk yapmıyor. Ama 19 yaşındaki kişiler, "Bleach iğrenç, En iyi anime Naruto" gibi yorumlar yapabiliyor. Fanboyluk yaşla alakalı değildir bana göre. Animeye bağlılığın üst düzeye çıkılmış halidir. Bunu düzeltmenin yolu ise başka başka animelere izlemek ve yeni türler görmektir. Böylece anime hakkında deneyim kazanırsınız.

Açıkçası online oyun oynamakla alakası olduğunu düşünmüyorum.Ben bir çok online oyun oynadım ve evet senin de dediğin gibi en büyük hayallerimden biriydi sword art onlinedaki olay.Ama anime bunu işlemekte çok başarısızdı.Bir sürü frp bağımlısını çok fena heyecanlandırabilecek konuya sahipken saçma saçma çocuksu aşk hikayelerine falan dönüştürdüler.Benim gibi biri bile (online oyunları çok seven demek istiyorum) beğenmez oldu.Kıssadan hisse 2.sezonu çıkmamalı.Zaten birincinin içine ettiler.Toparlayabileceklerini hiç sanmıyorum.

Bakalım Haziran ayında "Temmuzda da Filler Bizi Bekliyor." diye konu açılacak mı? :(

Bana Ecchi önermen çok tuhaf :D . Yazın sanırım 70 kadar ecchi bitirdim ve B Gata H Kei'de en harikalarındandı :D
Oraya Naruto'yu mu koymuşum lan, ilk defa fark ettim sabah kafasıyla :D . Olsun boşver :D .

Eveeeeeeet gelelim bu günün (29 Nisan) anlam ve önemine... Uykusundan dersinden bölüp bu video için göbeğini çatlatan ben ve forum ahalisi gururla sunar :D :D Doğum günün kutlu olsun fiber bro Hokage_Minato :D

Uzun süredir aranızda değildim, yavaş yavaş dönüyorum! :D
Herkese merhaba, ve Map'in geyikli anime yorumlama şeysinin 6. Bölümüne hoş geldiniz!
Bugün'ün animesi , (TamamArtıkİstemeyiBırakınAlınYorumluyorumHeTamam) Death Note!

Öncelikle şunu söyleyeyim, Death Note anime olduğunu bilerek izlediğim ilk animeydi . Onun sayesinde anime izlemeye ve animeyi sevmeye başladım denebilir. Ama şimdi yıllar sonra bir anime yorumlayıcısı olarak ona kazık atmayacağım anlamına gelmez > :D .
Öncelikle Anime'nin konusu, Yagami Light adlı bir çocuk, dünya'nın işleyişinden , suçlardan , sayısız ölümden bıkmış. Hayatın boş olduğunu düşünürken, okulda gökten bir defter düştüğünü fark ediyor. Okul çıkışında gidip o defteri alıyor. Üstünde "Death Note" yani ölüm defteri yazdığını fark ediyor. İçini açtığında karşısına kurallar çıkıyor. İlk olarak "Bu deftere adı yazılan kişi ölür" . Yazıyor. Light önce bunun bir şaka olduğunu zannediyor ama yinede içinde bir ümitle onu eve götürüyor. Odasına çıktığında televizyonda , bir adamın birkaç anaokulu çocuğunu kaçırdığı haberini görür. Televizyonda adamın ismi gözükünce Light , "Nede olsa o bir suçlu, zaten ölecek." deyip , deftere adamın ismini yazar ve adam ölür. Bunun üzerine Light önce şok olur, ardından kendi kendine biraz düşünür ve bir karar alır. Dünyadaki neredeyse bütün suçluların isimlerini yazarak onları öldürecektir. Böylece herkes suç işlemekten ve ölmekten korkacak ve dünya barış dolu bir yer olacaktır. Ama bu yolda Light'ın geçmesi gereken belirli engellere olacak bazı şeyler var.Kesinlikle izlenmesi gereken bir anime bence , tabi sizin seçiminiz :D
________________________________________________________________
Bu kısmdan sonrası senaryo ve hikaye hakkında bilgi (spoiler) vermektedir. Eğer seriyi izlemediyseniz okumanız önerilmez.
________________________________________________________________
L benim hayranlık duyduğum ilk havalı karakterdi ^.^ . Adamın oturuşu falan bile şekildi. Onun gibi oturup animenin bölümlerini bitirdiğim günleri hala hatırlıyorum. Annem ne çizgi filmi izliyon falan diyordu ouahfwyıagıaw. Onun gibi zeki olup numara yapan tipleri çok severim Death Note izlediğimden beri. Light'da aynı şekilde. 2 Zekinin savaşı gibi birşeydi. Ryuk'un elma hastalığı ve onun gibi şeyler seneler sonra hala aklımda :D . Anime'nin çizimleri yılına göre gayet güzel bana göre.Senaryosu gerçekten hoş bir animedir kendileri. İlk sezon harikaydı bana göre. L'in ölümüne her ne kadar üzülsem de, Light'ın hafızasını silme numaraları, ve Misa, Misa,Misa,Misa! :D . Misa'yı çok severdim ve hala en çok sevdiğim kız karakter sayılabilir. Şu an Rika, Yuno ve Misa savaşıyor hatta :P . Dediğim gibi, 1. Sezon çok güzeldi, ancak ondan sonra Near (Near'dı galiba, ismini bile takmıyorum) gelince çok pis kıl olmuştum , bana göre çok düşük bir karakterdi, L'in çakmacılığını yapmaktan başka birşey yapmıyor gibi geliyordu bana şu herif. Anime'nin openingleri de gayet güzel bu arada. Maximum the Hormone dinlemeye başlamama da sebep olmuştur Death Note. Final sahnesi her ne kadar biraz saçmaya kaçmış olsada affedilebilir yapım olmuştur ve benim kalbimde ilk animem olarak yer edinmiştir. Her ne kadar çizimleri düşük olsada, bazı yerlerde ufaktan da olsa senaryo delikleri olmuş olsada benden zorda olsa geçmiş olan bir animedir.
Yine kısa kesiyorum çünkü çok tembel bir forumuz ve kimse uzun şeyleri okumayı sevmiyor! :P . Değerlendirmeye geçelim!
_______________________________________
Final Oylama:
İçerik : 8.5/10
OST : 8/10
İzlenilebilirlik : 8.5/10
Senaryo : 8/10
Çizim : 7/10
Karakterler: 9/10
Genel: 8/10
______________________________________
Kesin bir olay çıkıcak yorumlarda, hayırlısı be gülüm :D . Okuyan yada okumayan, beğenen yada beğenmeyen herkese teşekkürler, görüşürüz!

Uzun süredir aranızda değildim, yavaş yavaş dönüyorum! :D
Herkese merhaba, ve Map'in geyikli anime yorumlama şeysinin 6. Bölümüne hoş geldiniz!
Bugün'ün animesi , (TamamArtıkİstemeyiBırakınAlınYorumluyorumHeTamam) Death Note!

Öncelikle şunu söyleyeyim, Death Note anime olduğunu bilerek izlediğim ilk animeydi . Onun sayesinde anime izlemeye ve animeyi sevmeye başladım denebilir. Ama şimdi yıllar sonra bir anime yorumlayıcısı olarak ona kazık atmayacağım anlamına gelmez > :D .
Öncelikle Anime'nin konusu, Yagami Light adlı bir çocuk, dünya'nın işleyişinden , suçlardan , sayısız ölümden bıkmış. Hayatın boş olduğunu düşünürken, okulda gökten bir defter düştüğünü fark ediyor. Okul çıkışında gidip o defteri alıyor. Üstünde "Death Note" yani ölüm defteri yazdığını fark ediyor. İçini açtığında karşısına kurallar çıkıyor. İlk olarak "Bu deftere adı yazılan kişi ölür" . Yazıyor. Light önce bunun bir şaka olduğunu zannediyor ama yinede içinde bir ümitle onu eve götürüyor. Odasına çıktığında televizyonda , bir adamın birkaç anaokulu çocuğunu kaçırdığı haberini görür. Televizyonda adamın ismi gözükünce Light , "Nede olsa o bir suçlu, zaten ölecek." deyip , deftere adamın ismini yazar ve adam ölür. Bunun üzerine Light önce şok olur, ardından kendi kendine biraz düşünür ve bir karar alır. Dünyadaki neredeyse bütün suçluların isimlerini yazarak onları öldürecektir. Böylece herkes suç işlemekten ve ölmekten korkacak ve dünya barış dolu bir yer olacaktır. Ama bu yolda Light'ın geçmesi gereken belirli engellere olacak bazı şeyler var.Kesinlikle izlenmesi gereken bir anime bence , tabi sizin seçiminiz :D
________________________________________________________________
Bu kısmdan sonrası senaryo ve hikaye hakkında bilgi (spoiler) vermektedir. Eğer seriyi izlemediyseniz okumanız önerilmez.
________________________________________________________________
L benim hayranlık duyduğum ilk havalı karakterdi ^.^ . Adamın oturuşu falan bile şekildi. Onun gibi oturup animenin bölümlerini bitirdiğim günleri hala hatırlıyorum. Annem ne çizgi filmi izliyon falan diyordu ouahfwyıagıaw. Onun gibi zeki olup numara yapan tipleri çok severim Death Note izlediğimden beri. Light'da aynı şekilde. 2 Zekinin savaşı gibi birşeydi. Ryuk'un elma hastalığı ve onun gibi şeyler seneler sonra hala aklımda :D . Anime'nin çizimleri yılına göre gayet güzel bana göre.Senaryosu gerçekten hoş bir animedir kendileri. İlk sezon harikaydı bana göre. L'in ölümüne her ne kadar üzülsem de, Light'ın hafızasını silme numaraları, ve Misa, Misa,Misa,Misa! :D . Misa'yı çok severdim ve hala en çok sevdiğim kız karakter sayılabilir. Şu an Rika, Yuno ve Misa savaşıyor hatta :P . Dediğim gibi, 1. Sezon çok güzeldi, ancak ondan sonra Near (Near'dı galiba, ismini bile takmıyorum) gelince çok pis kıl olmuştum , bana göre çok düşük bir karakterdi, L'in çakmacılığını yapmaktan başka birşey yapmıyor gibi geliyordu bana şu herif. Anime'nin openingleri de gayet güzel bu arada. Maximum the Hormone dinlemeye başlamama da sebep olmuştur Death Note. Final sahnesi her ne kadar biraz saçmaya kaçmış olsada affedilebilir yapım olmuştur ve benim kalbimde ilk animem olarak yer edinmiştir. Her ne kadar çizimleri düşük olsada, bazı yerlerde ufaktan da olsa senaryo delikleri olmuş olsada benden zorda olsa geçmiş olan bir animedir.
Yine kısa kesiyorum çünkü çok tembel bir forumuz ve kimse uzun şeyleri okumayı sevmiyor! :P . Değerlendirmeye geçelim!
_______________________________________
Final Oylama:
İçerik : 8.5/10
OST : 8/10
İzlenilebilirlik : 8.5/10
Senaryo : 8/10
Çizim : 7/10
Karakterler: 9/10
Genel: 8/10
______________________________________
Kesin bir olay çıkıcak yorumlarda, hayırlısı be gülüm :D . Okuyan yada okumayan, beğenen yada beğenmeyen herkese teşekkürler, görüşürüz!

Merhaba arkadaşlar :D Ben, Haruka ve birkaç sınıf arkadaşımız resim odasının duvarlarını boyadık. Uzun süredir yılmadan çalışıyoruz. Çok büyük sorunlar yaşadık. :( Biz çizip boyadıktan sonra duvara badana yaptılar falan. Ama şuan her şey çok güzel gidiyor ve okula animeleri aşılıyoruz. Buyrun çalışmalarımız. :D
Edit: Bunlar bayağı büyük aslında. Buradan anlaşılamayabilir ama öyle :D
One Piece: Bunu başta tonlama yaparak boyamıştık ama badanadan sonra mahvoldu. Biz de böyle devam ettik. Sanırım en çok bunda uğraştık. -_-



Bleach: İlk göz ağrımız. :wub:



Fairy Tail: Bu ne kadar hızlı bitti öyle ya :o



Gintama: Bunu da bugün yaptık. Hala bitmedi ama çok bir şey de kalmadı. -_-

Neyine iddalı geliyor ya? X-Men de çok iddalıydı gördük şanını. İzleme zahmetine bile girmeyeceğim.

Dangoyu görünce hemen girdim ama dizi izlemem ki ben :lol:

13milyonfalan

13milyonfalan

Özet olarak One Piece candır diyebilirim.
Zaten ileride buna bir yorumlama yapacağım için burada anlatmayayım :3
Edit: Ben önceki yorumlara bakmamıştım hemen el atayurun ;
Kişinin zevkine göre değişebiliyor, bazı kişiler kompleksli olabiliyor ve One Piece'de aşırı mutluluk gördükleri için sevmiyorlar, One Piece sadece anlayana ve kendini eğlencesine bırakana güzel. Naruto'nun anlama kitlesi ise daha küçük olduğundan (Shippuuden'den bahsetmiyorum.) çoğunlukla beğenildi. Ancak benim Naruto'da tek beğendiğim Nokta SP'de belirli bölümlerdi. Itachi bölümleri, Jiraiya ve Pain kısımları çok güzeldi, onun dışında savaştanda bir zevk almadım, ondanda bundanda, mangasını da sırf zaman kazanmak için okuyorum. Bu uzun soluklu animelerde zaten her zaman en iyi kısımlar olmuştur. Mesela One Piece'de Sabaody ve Marineford en iyi arclardır benim gözümde. Çünkü,sadece harikalar :3. Dediğim gibi En iyi anime diye birşey yoktur, çünkü hiçbir insan aynı değildir. "Benim gözümde en iyi anime" diye de birşey yoktur çünkü buna biz karar veremeyiz. Hiçbir anime hiçbirinden üstün değildir. Ama sende tutup Higurasi ile rastgele bir animeyi karşılaştırmazsın. Belirli animeler vardır ki, insan izleyince anime hakkında bilgi edinir ve "NARUTOĞĞĞĞ,BİLİİİİÇ" mantığından biraz uzaklaşıp daha değişik animelere yön verir. İşte o zaman, eğer sen yeterince seri izlediysen ve hala burada gelip "Narutooğğğğ yada Van piys" diyebiliyorsan , sana hak veririm.

Şu an olduğu yeri araştırıyorum hemen. Wikide yazıyor her bölümün hangi mangalar olduğu.

Ne tuhaftır ki bizim ülkemizdeki kimse düşünmüyor ki bu adamlar bu kadar uğraşıyor bu programı bu hizmeti bize sunuyor biz şunlara hak ettikleri parayı verelim diye. Herkes gidip crack indiriyor. Yazık ..

Hahah tamam susalım canım. :lol: :*

Bir zamanlar anime önerisi için Forum adlı diyara gelen miniik bir kız varmış. (Ufalsın da cebime girsin.) Kız meydanda durup etrafa bakmış. Samimi bir ortam olduğunu hemen fark etmiş ve sokaktan çevirdiği bir gence "Buraların en iyi animesi nedir?" diye sormuş. "Toradora" demiş oğlan. Daha sonra teşekkür edip uzaklaşıvermiş kız. Geldiği yere dönüp kankasına gördüklerini anlatmış. Bu küçük ama samimi Forum'a katılan kızlarımız çok tatlı insanlarla tanışmış. Kız, kardeşim dediği kişinin ona öneri yapan Hitsu olduğunu görmüş. Sonra kızın karşısında burnu havada bir oğlan çıkmış. Uzaktan çok soğuk görünürmüş bu oğlana Snowy derlermiş. Kız onu tanıdıkça aslında öyle olmadığını öğrenmiş. Kızımız onunla da çok iyi anlaşmış. Oğlan ona Pika demeye başlamış. Zaman geçtikçe iyice kaynaşmış forum ahalisi. Nur-chan, Beti, Haruka, Snowy ve Hitsu birbirlerinin dertlerini dinlemiş. Özellikle Beti ve Hitsu çok iyi anlaşırmış. Etrafta evlilik şakaları yapılmaya başlanmış. Düğünümüze bekleriz, ben şunu yapacağım bunu giyeceğim falan.. Pika, pikachu kostümüyle düğüne gideceğini belirtmiş. Bu şaka uzayıp giderken işler değişivermiş. Şaka gerçeğe doğru adım adım ilerlemiş. Önce forum ahalisi şaka sanmış ama birbiriyle çok iyi anlaşan Hitsu ve Beth birbirlerini sevdiklerini fark edivermiş. Pika ve dostu Haruka bu duruma çok sevinmiş. Hitsu'yu kardeşleri bilip sevmişler.
Forumdaki halk kötü bir sürprizle karşılaşmış. Kral forumun kapılarını kapatmış. Binalar üzerlerine yıkılmasın diye yüce kral Forum'da düzenleme yapmak için ahaliyi uzaklaştırmış. Pika ve arkadaşları dört bir yana savrulmuşlar. Hepsi birbirini görecekleri güne kadar sabretmişler. Pika'nın ve Haruka'nın memleketinde geçmesi gerek sınavlar varmış bu yüzden Forum'un kapıları açıldığında herkesle vedalaşmak için son bir kez gitmiş. Herkes çok üzülmüş, gitme demişler. " Biz sizsiz naparız?? " Buna üzülen Pika her gün işleri bittiğinde Forum'un yolunu tutmuş. Gecesi gündüzü orada geçmiş ama kumrulardan haber alamamış. Onlar Forum'dan uzaklara gitmişler ve çok nadir bu bölgeye ayak basmışlar.
Bir yıl geçmiş Pika ve Haruka Forum'a geleli. Hitsu'nun doğum günü yanaşmış. Bunu hatırlayan Pika gün boyu ne yapsam diye düşünmüş. Sonra Haruka ona hediyesini göstermiş ben şöyle bir şey düşündüm diye. Elindeki tek fikri, Haruka'nın onun yapacağından 10 kat daha güzel yaptığını gören Pika üzülmüş. Çalışamamış oturmuş düşünmüş. Elinden bir şey gelmediğini, beceriksiz olduğunu anlamış. Sonra eline kuş tüyünü ve mürekkebini alıp parşömene bu arkadaşlık ve dostluk hikayesini kendini ön planda tutup diğerlerini de üstünden geçerek anlatmış. Sonra bunu uzaktaki Hitsu ve Beti'ye yollayayım demiş. Yollarken "Daha çok kendi hikayemi anlattım ben bunu niye yolluyorum ki ? İnşallah beğenirler. " demiş. Ulakla yollayıvermiş yazıyı. Yazıyı okuyan Hitsu ve Beti atlarına atlayıp gelmişler Forum'a. O mutlu gün Forum'da bayram havasında kutlanmış. Bir yılı daha kalplerde geçirmenin mutluluğuyla dans edip eğlenmişler. Akıllarda bir anı olarak kalsın diye Hitsu'ya verilen parşömen herkesin görebileceği bir yere asılmış. Forum'un büyük aşkının ve büyük dostluklarının nasıl başladığını gelecek nesil görsün diye dört bir yana kopyası yollanmış. Bu dostluk hikayesi Forum'da kulaktan kulağa dolanmış.

Japonya Büyükelçiliği, The Japan Foundation ve Goethe-Institut Ankara’nın işbirliği ile düzenlen 10. Ankara Japon Filmleri Festivali 27 Şubat'ta başlıyor. Programla ilgili ayrıntılı bilgi ve detaylar için:

http://www.tr.emb-japan.go.jp/T_04/Kulturel_Etkinliklerimiz/2013/Film_Festivali/Film_Festivali.htm

İlgilenebilecek tanıdıklarınızla paylaşmayı unutmayınız.

Kaynak : AF


Programa baktım Japon filmlerinin dışında Yaz Savaşları, Kayıp Seslerin Peşinde, ve Hayao Miyazaki yapımı Ruhların Kaçışı olarak 3 tane anime yer almakta. Ankaralılar çok şanslı, gidenlere iyi seyirler :)

Tunç ben tek başıma pasta yapmayı beceremediğimden ortaklaşa bir çalışma yapmak için bir kaç arkadaş buldum yanıma bana yardımcı olacak. Buyur pastan.


Bu da hediyen hacı bilmiyorum bunu beğenir misin ? Şansımı deniyorum. :D


Doğum günün kutlu olsun kankam. Umarım beğenmezsen bunu burada dile getirmezsin. Çünkü hangisini sevdiğini bilmiyorum. :( İzlemediğimden dolayıdır ki..Nice senelere. :D

Villian doğum günün kutlu olsun nice mutlu senelere :)

burasıda olmasa kimin doğum günü ne zaman bilemeyeceğiz ^ ^
iyi ki doğdun tunç nice sağlıklı mutlu yıllar dilerim :)

Birkaç haftaya İstanbuldakileri geçicez sen merak etme :D

2013′ün en çok beklenen animelerinden biri olan Shingeki no Kyojin’in (Attack on Titan) yapımcısı Wit Studio aynı zamanda romantizm ve bilim kurgu türlerinde “Hal” adlı anime filmini hazırlıyor. Guilty Crown’dan tanıdığımız Makihara Ryotaro tarafından yönetilecek olan anime filminde hikaye ve sunuma çok önem verdiğini belirtiyor yapımcılar. Kurumi ve Hal’ın mutlu hayatları uçak kazası sonucunda bambaşka bir hale gelmiştir. Hal’ı kaybeden Karumi, beraberinde yaşama isteğini de kaybeder. Hal’ın yerine geçen robot Hal, O’nun tarafından kabul edilip Karumi’ye yaşama isteğini geri verebilecek midir?
Oldukça duygusal olacak Hal 8 Haziran’da çıkışını gerçekleştirecek. Bu da yayımlanan tanıtım videosu;
http-~~-//www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=tNXhoXiufGk

Alıntıdır: animefantastica.com